ÇAPALAYIŞ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
ÇAPALAYIŞ harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli ÇAPALAYIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
APIŞ12,
AYLA
- Hale
- Bazı kutsal kişilerin başı etrafında gösterilen ışık çevresi
Birleşik Kelimeler: ışık aylası
AYAL (Kelime Kökeni: Arapça ʿiyāl)
-
Karı, eş
Çocuklar uyumuştur / Efendi gazete okur / Ayali dikiş dikmektedir - Orhan Veli Kanık
ALAY
-
Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk
Düğün alayı. Fener alayı.
- Bayram, cenaze vb. törenlerde sıralı olarak giden insan topluluğu, kortej
-
Hayvan topluluğu
Bizim alayımız leylek alayı / Havada uçarız dolayı dolayı - Halk türküsü
-
Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu
Topçu alayı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- alaya çıkmak
Birleşik Kelimeler: alay alay, alay beyi, alaybozan, alay malay, bir alay, miralay, bayram alayı, cenaze alayı, düğün alayı, fener alayı, gelin alayı, gidiş alayı, kılıç alayı, mevlit alayı, muhafız alayı, sürre alayı, süvari alayı
- Bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapma
Ata Sözleri ve Deyimler
- alaya almak
- alaya bozmak
- alaya vurmak
- alay etmek
- alay geçmek
- alay gibi gelmek
Birleşik Kelimeler: alay yollu
AYLI
-
Üzerinde ay biçimi bulunan
Üzerlerinde kırmızı aylı beyaz bayrakların sallandığı geniş çadırların önünde öteye beriye gidip gelen doktorlar dolaşıyor. - Nazım Hikmet
-
Ay ışığı olan, mehtaplı
Gölün üstünde güneşin doğuşuna batışına, aylı gecelere doyum olmuyordu. - Necati Cumalı
- Gebe
YALI (Kelime Kökeni: Rumca)
- Sahil
-
Su kıyısında yapılmış büyük, görkemli ev
Yalıda panjurları açık bir pencereye / Sarmaşıklar içinden bir merdiven dayalı - Enis Behiç Koryürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- yalı kazığı gibi
Birleşik Kelimeler: yalı ağası, yalı boyu, yalı bülbülü, yalıçapkını, yalı uşağı, yalı yar
ALÇI
-
Alçı taşının pişirilip toz durumuna getirilmesinden elde edilerek yapılarda, sanatta, mimarlıkta ve dişçilikte kullanılan madde
Bir sanatkâr eliyle alçıdan yapılmış, bembeyaz, tertemiz bir kabartma. - Peyami Safa
Ata Sözleri ve Deyimler
- alçıya almak (veya koymak)
Birleşik Kelimeler: alçı kalıp, alçı levha, alçıpan, alçı taşı
ALIÇ (Kelime Kökeni: Farsça aluça)
-
Hünnapgillerden, kırlarda kendiliğinden yetişen, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan, sert odunlu bir ağaç, gövem eriği, geyik dikeni, akdiken (Crataegus monogyna)
Sık pırnallıklar, erguvan, defne, alıç kümeleri yer yer yolu boğuyor. - Necati Cumalı
- Bu ağacın mayhoş yemişi
Birleşik Kelimeler: alıç marmeladı
ALIŞ
- Alma işi
Birleşik Kelimeler: alış fiyatı, alışveriş, efektif alış
ÇALI
-
Böğürtlen, ahududu gibi küçük, dalları dibinden çatallanan ve sapları odunsu bitki
Tozlu geçidimde durmuş, iki çalı arasından başımı uzatıyor, pencereden bakıyorum. - Adalet Ağaoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- çalı gibi
Birleşik Kelimeler: çalı bülbülü, çalı çırpı, çalı dikeni, çalı fasulyesi, çalı horozu, çalı kakıcı, çalı kuşu, çalı süpürgesi, karaçalı, sarıçalı, süpürge çalısı, tespih çalısı
LAPA (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Nişastalı tanelerin, su ile kaynatılarak bulamaç kıvamına getirilmiş durumu
Bulgur lapası. Pirinç lapası.
-
Keten tohumu vb. bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen, sıcak olarak tülbent içinde vücuda dıştan uygulanan ilaç
Keten tohumu lapası. Hatmi lapası.
Ata Sözleri ve Deyimler
- lapa gibi
- lapa vurmak
PALA (Kelime Kökeni: İtalyanca pala)
-
Kavisli, kısa, uç bölümü geniş, kabzasına doğru daralan bir tür kılıç
Belindeki kısa palasıyla ve omuzunda gri tüfeğiyle masanın kenarına oturdu. - Falih Rıfkı Atay
- Kürek vb. araçların, enli ve yassı bölümü
- Bir yere çaprazlama konulan yassı kiriş veya kereste
Ata Sözleri ve Deyimler
- pala çalmak (veya sallamak)
- pala çekmek
- pala sürtmek
Birleşik Kelimeler: pala bıyık
-
Bez parçalarından dokunan basit kilim veya yaygı
Kendi ürettiği kocaman sürünün yünlerinden Fadime Nine ne güzel palalar dokumuş. - Halide Edip Adıvar
- Eski, kullanılmış eşya veya giysi
AYÇA
- Hilal
- Bayrak ve sancak direklerinin tepesindeki pirinçten yapılmış ay yıldızlı süs, alem
AYAŞ
- Ankara iline bağlı ilçelerden biri
YAŞA
-
Hoşnutluk, sevinç vb. duyguları anlatmak için söylenen bir söz, yaşasın, ole, oley
Ey vatan, ey mübarek vatan, bin yaşa! - Tevfik Fikret
AŞÇI
-
Yemek pişirmeyi meslek edinen kimse
Ben bu aşçı kadar çılgın ve aksi insan görmedim. - Reşat Nuri Güntekin
- Yemek pişirip satan kimse
- Yemek yenilen dükkân, aşevi, lokanta
Birleşik Kelimeler: aşçı baltası, aşçıbaşı