ÇALIMSIZLIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

ÇALIMSIZLIK harflerini içeren 6 harfli 26 kelime bulunuyor. 6 harfli ÇALIMSIZLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇIKMAZ14, SIZILI13, AÇILIM12, KILSIZ12, MIZIKA12, SIZMAK12, SIKMAÇ12, SIÇMAK12, AZIKLI11, AÇKILI11, ALÇILI11, ÇAMLIK11, ÇAKILI11, ÇALILI11, ILIKÇA11, SAZLIK11, ZAMKLI11, ILIMLI10, LAZLIK10, ASILLI9, ASKILI9, ALIMLI9, ILIMAK9, MISKAL9, SALKIM9, AKILLI8

AKILLI

[sıfat]

  • Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil

    İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem]

  • Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz

[alay yollu]

  • Uyanık geçinen

    Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
  • akıllı geçinmek
  • akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
  • akıllım
  • akıllı olmak

Birleşik Kelimeler: akıllı başlı, akıllı uslu, adamakıllı, horoz akıllı, sivri akıllı, uslu akıllı, yarım akıllı

ASILLI

[sıfat]

  • Bir kökene dayanan, kökenli

    İngiliz asıllı genç.

ASKILI

[sıfat]

  • Askısı olan

    Askılı, uzun, tiril tiril bir elbise giymişti. - Elif Şafak

ALIMLI

[sıfat]

  • Alımı olan, çekici, cazibeli, albenili, cazip, cazibedar, kişmiri

    Hepsi, bu gelinler gibi nazlı, süslü ve alımlı hanımlar. - Abdülhak Şinasi Hisar

Birleşik Kelimeler: alımlı çalımlı

ILIMAK

[nesnesiz]

  • Ilınmak

MISKAL (Kelime Kökeni: Farsça mūsīḳār'dan)

[isim]

[eskimiş]

[müzik]

  • Her biri başka perdede bir sıra kamış boğumundan yapılmış düdük, musikar

SALKIM

[isim]

  • Üzüm gibi, birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan meyve

    Bunu görünce Behzat da iki salkım muzu oradakilere dağıtmış. - Memduh Şevket Esendal

[bitki bilimi]

  • Ana saptan çıkan yan çiçekleri, sapları hep aynı uzunlukta olan çiçek durumu

[bitki bilimi]

  • Baklagillerden, salkım durumunda mor çiçekler açan ve çoğu asma gibi çardağa sarılan bir tür ağaç ve çiçeği (Wistaria sinensis)

[eskimiş]

[askerlik]

  • Topla atılan demir parçaları

Birleşik Kelimeler: salkım ağacı, salkım başak, salkım küpe, salkım saçak, salkım salkım, salkım söğüt, salkım topu, morsalkım, sarısalkım, üzüm salkımı

ILIMLI

[sıfat]

  • Düşünce, iş vb.nde aşırıya kaçmayan, ölçülü, mutedil, itidalli

    Eski ılımlı sesiyle hikâyesini bitiriverdi. - Halide Edip Adıvar

  • Siyasette aşırı görüşler arasında ortalama bir görüşü savunan

LAZLIK

[isim]

  • Laz olma durumu
  • Laz gibi davranma

AZIKLI

[sıfat]

  • Azığı olan

[mecaz]

  • Yoksulları doyuran

AÇKILI

[sıfat]

  • Açkı yapılmış, perdahlanmış, perdahlı

ALÇILI

[sıfat]

  • İçinde alçı bulunan

    Alçılı sular.

  • Alçı ile sarılmış olan

    Alçılı bacak. Alçılı kol.

Birleşik Kelimeler: alçılı sargı

ÇAMLIK

[isim]

  • Çam ağaçları çok olan yer
  • Çam korusu

    Merdivenleri, çamlığı ve çardağı bir geyik gibi sekerek koştu. - Falih Rıfkı Atay

ÇAKILI

[sıfat]

  • Çivi, kazık vb. bir şeyle tutturulmuş

    Duvara çakılı büyük rakkaslı saati tamire götüren hademe, Reşat'ın omzuna adamakıllı bindirmiş. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Çakılmış, bir şeye bağlı

    Genç kadın, forsaların çakılı bulunduğu oturak dairesini görmeyi merak ediyordu. - Feridun Fazıl Tülbentçi

  • Yeri değişmez, sabit

    Gülnaz için için ağlıyor, gözleri hep öyle döşemeye çakılı. - Emine Işınsu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çakılı kalmak

ÇALILI

[sıfat]

  • Çalısı olan