ÇALAPAÇA ile Oluşan Kelimeler (ÇALAPAÇA Kelime Türetme)

ÇALAPAÇA harflerinden oluşan 18 kelime bulunuyor. ÇALAPAÇA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çalapaça kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

8 Harfli Kelimeler

ÇALAPAÇA18

5 Harfli Kelimeler

ÇAPLA12, ÇALAP12, PAÇAL12

4 Harfli Kelimeler

ÇAPA11, PAÇA11, ÇAÇA10, LAPA8, PALA8

3 Harfli Kelimeler

ÇAP10, ALP7, LAP7, PAL7, ÇAL6, ALA3

2 Harfli Kelimeler

5, AL2, LA2

AL

[isim]

  • Kanın rengi, kızıl, kırmızı

[sıfat]

  • Bu renkte olan

    Al bayrak. Al çuha.

  • Dorunun açığı, kızıla çalan at donu

[sıfat]

  • Bu renkte olan (at)
  • Yüze sürülen pembe düzgün, allık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al elmaya taş atan çok olur
  • al giymedim ki alınayım
  • al gömlek gizlenemez
  • alı alına, moru moruna
  • alı al, moru mor
  • al kanlara boyanmak
  • al kiraz üstüne kar yağmış

Birleşik Kelimeler: albasma, albastı, al bayrak, alkarısı, al sancak, alyuvar

[isim]

[eskimiş]

  • Aldatma, düzen, tuzak, hile

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz

[kimya]

  • Alüminyum elementinin simgesi

LA (Kelime Kökeni: İtalyanca la)

[isim]

[müzik]

  • Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
  • Bu sesi gösteren nota işareti

[kimya]

  • Lantan elementinin simgesi

ÂLÂ (Kelime Kökeni: Arapça aʿlā)

[sıfat]

  • İyi, pekiyi, daniska

    Beni Konya Lezzet Lokantası'na götürdü, âlâ bir öğle yemeği çekti. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: arşıâlâ, ne âlâ, pekâlâ, dik âlâsı

[sıfat]

  • Karışık renkli, çok renkli, alaca

    Ala kilim eskimiş.

[isim]

  • Alabalık

[halk ağzında]

  • Açık kestane renginde olan, ela (göz)

[isim]

[halk ağzında]

  • Kekliğin boynundaki siyah halka

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ala keçi her vakit püsküllü oğlak doğurmaz

Birleşik Kelimeler: alabacak, alabalık, alabaş, alaçam, ala gün, alakarga, ala sulu, alatav, dağ alası, deniz alası, göl alası

[sıfat]

  • Yemek yemesi gereken, tok karşıtı

    Aç ne yemez, tok ne demez. - Divanü Lügati't-Türk

  • Yiyecek bulamayan

    Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de tam 23 saattir açım. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[mecaz]

  • Gözü doymaz, haris

    Ne aç adam!

[mecaz]

  • Çok istekli, hevesli

    Her zamanki gibi bilgiye aç, her zamanki gibi ağızları lafla, kafaları düşünceyle dolu çalçene yaratıklarız. - Ayla Kutlu

[zarf]

  • Karnı doymamış olarak

    Ben aç yattım mı kötü kötü rüyalar görürüm nedense. - Orhan Kemal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acından kimse ölmemiş
  • acından ölmek
  • aç açık kalmak
  • aç aç ile yatınca arada dilenci doğar
  • aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez
  • aç at yol almaz, aç it av almaz
  • aç ayı oynamaz
  • aç bırakmak
  • aç doymam, tok acıkmam sanır
  • aç doyurmak
  • aç elini kora sokar
  • aç esner, âşık gerinir
  • aç gezmektense tok ölmek yeğdir
  • açın gözü ekmek teknesinde olur
  • açın imanı olmaz
  • açın karnı doyar, gözü doymaz
  • açın koynunda ekmek durmaz
  • açın kursağına çörek dayanmaz
  • açın uykusu gelmez
  • aç ile dost olayım diyen peşin karnını doyursun
  • aç ile eceli gelen söyleşir
  • aç kalmak
  • aç köpek fırın deler
  • aç kurt aslana saldırır
  • aç kurt gibi
  • aç kurt yavrusunu yer
  • aç ne yemez, tok ne demez
  • aç susuz kalmak
  • aç tavuk kendini arpa ambarında sanır
  • aç, yanından kaç

Birleşik Kelimeler: aç açına, aç biilaç, açgöz, aç karnına, gözü aç, karnı aç

ÇAL

[isim]

[halk ağzında]

  • Taşlık yer, çıplak tepe

[isim]

  • Denizli iline bağlı ilçelerden biri

ALP

[sıfat]

  • Yiğit, kahraman

Birleşik Kelimeler: alperen, alpyıldızı

LAP

[isim]

  • Yumuşak ve ağır bir şey düştüğünde çıkan ses

    Hamur lap diye yere düştü.

Birleşik Kelimeler: lap lap

PAL

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Bir cins güvercin

LAPA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Nişastalı tanelerin, su ile kaynatılarak bulamaç kıvamına getirilmiş durumu

    Bulgur lapası. Pirinç lapası.

  • Keten tohumu vb. bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen, sıcak olarak tülbent içinde vücuda dıştan uygulanan ilaç

    Keten tohumu lapası. Hatmi lapası.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lapa gibi
  • lapa vurmak

PALA (Kelime Kökeni: İtalyanca pala)

[isim]

  • Kavisli, kısa, uç bölümü geniş, kabzasına doğru daralan bir tür kılıç

    Belindeki kısa palasıyla ve omuzunda gri tüfeğiyle masanın kenarına oturdu. - Falih Rıfkı Atay

  • Kürek vb. araçların, enli ve yassı bölümü
  • Bir yere çaprazlama konulan yassı kiriş veya kereste

Ata Sözleri ve Deyimler

  • pala çalmak (veya sallamak)
  • pala çekmek
  • pala sürtmek

Birleşik Kelimeler: pala bıyık

[isim]

[halk ağzında]

  • Bez parçalarından dokunan basit kilim veya yaygı

    Kendi ürettiği kocaman sürünün yünlerinden Fadime Nine ne güzel palalar dokumuş. - Halide Edip Adıvar

  • Eski, kullanılmış eşya veya giysi

ÇAÇA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Ticaret gemilerinde eski ve usta gemici

[argo]

  • Genelev işleten kadın, abla, mama (II)

Birleşik Kelimeler: çaça balığı

ÇAP

[isim]

  • Cisimlerin genişliği, kutur

    Tüfeklerin çaplarını sorsanız cevabını veremezler. - Ömer Seyfettin

  • Büyüklük

    Gövdesi ise yaklaşık dört karış çapında ve üç karış yüksekliğindeydi. - İhsan Oktay Anar

  • Ölçü, ölçek

    Bir romanım Türkiye çapında ilk kez bu kadar çok okunuyordu. - Adalet Ağaoğlu

  • Yapının veya arsanın boyutlarını ve sınırlarını gösteren harita

[mecaz]

  • Bilgi, deneyim ve yeteneklerin tümü, kalibre

    Dostumuza da düşmanımıza da hürmet etmeyi, onun çapını doğru tayin etmeyi bilmeliyiz. - Necip Fazıl Kısakürek

[matematik]

  • Uç noktaları dairenin çevresi üzerinde bulunan ve çemberin merkezinden geçen doğru parçası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çaptan düşmek

Birleşik Kelimeler: açısal çap, dış yarıçap, iç yarıçap, yarıçap, küçük çapta, ufak çapta

[sıfat]

  • Bozuk, eğri, dolaşık, aykırı

[zarf]

  • Bozuk, eğri, dolaşık, aykırı bir biçimde

ÇAPA

[isim]

  • Tarlalarda toprağı işlemek için kullanılan ağaç veya demir saplı kazı aracı

    Hiç keser, çapa elinden düşmüyordu, yeri kazıyor kazıyordu. - Muzaffer İzgü

  • Çapalama işi

Birleşik Kelimeler: kör çapa

PAÇA (Kelime Kökeni: Farsça pāçe)

[isim]

  • Pantolon, don, şalvar vb. giyeceklerde bacakların çıktığı aşağı bölüm
  • Kasaplık hayvanların ayağı
  • Bu ayaktan yapılan çorba

Ata Sözleri ve Deyimler

  • paçalarından akmak
  • paçalarından kibarlık akmak
  • paçaları sıvamak
  • paçasından tutup atmak
  • paçasını çekecek (veya toplayacak) hâli olmamak
  • paçası tutuşmak
  • paçayı kaptırmak
  • paçayı kurtarmak (veya sıyırmak)

Birleşik Kelimeler: paça günü, paça kasnak, paçası düşük, bol paça, boru paça, çalapaça, dar paça, duble paça, düz paça, geniş paça, İspanyol paça, yaka paça

ÇAPLA

[isim]

  • Maden kazımak için kullanılan çelik kalem