Ç ile Başlayan 5 Harfli Kelimeler

Ç harfleri ile başlayan 5 harfli 216 kelime bulunuyor. Başında Ç olan 5 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "ç ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde Ç olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÇÖPÇÜ23, ÇÖZGÜ23, ÇÖĞÜR23, ÇÖZÜŞ22, ÇÖĞME22, ÇÖPLÜ20, ÇÖVEN20, ÇÖZÜM20, ÇÖZÜK19, ÇÖKÜŞ19, ÇÖMEZ18, ÇÖZME18, ÇUVAŞ18, ÇÖMÇE18, ÇAVUŞ18, ÇİĞDE17, ÇIĞIR17, ÇOĞUL17, ÇOĞUN17, ÇÖKÜM17, ÇIRAĞ16, ÇIVMA16, ÇIFIT16, ÇÖMME16, ÇÖRKÜ16, ÇÖRTÜ16, ÇÖKÜK16, ÇAĞMA16, ÇAĞRI16, ÇİĞLİ15, ÇİZGE15, ÇİZGİ15, ÇİĞİT15, ÇİĞİN15, ÇİĞİL15, ÇUVAL15, ÇÖKME15, ÇAĞLA15, ÇAVLI15, ÇAVMA15, ÇEPEZ15, ÇAVUN15, ÇİVİT14, ÇİZİŞ14, ÇINGI14, ÇIPIR14, ÇIRPI14, ÇİFTE14, ÇÖREK14, ÇOPUR14, ÇÖKEK14, ÇÖKEL14, ÇEVİK14, ÇEVRE14, ÇEVRİ14, ÇAYCI14, ÇIKIŞ13, ÇULCU13, ÇULHA13, ÇUPRA13, ÇOCUK13, ÇOKÇU13, ÇOLPA13, ÇOPRA13, ÇORAP13, ÇEYİZ13, ÇAPLI13, ÇAPMA13, ÇAPUL13, ÇAPUT13, ÇARPI13, ÇALGI13, ÇEBİÇ13, ÇİPİL12, ÇİROZ12, ÇİZİM12, ÇİZME12, ÇİGAN12, ÇUBUK12, ÇUŞKA12, ÇÜKÜR12, ÇOKÇA12, ÇIDAM12, ÇANCI12, ÇAPAK12, ÇAPAR12, ÇAPLA12, ÇARŞI12, ÇAŞIT12, ÇATIŞ12, ÇAMÇA12, ÇAKIŞ12, ÇALAP12, ÇALIŞ12, ÇAMAŞ12, ÇEMÇE12, ÇEMİÇ12, ÇEMİŞ12, ÇENGİ12, ÇEPEL12, ÇEPER12, ÇEPİN12, ÇEPNİ12, ÇERGE12, ÇEŞME12, ÇELGİ12, ÇEHRE12, ÇÜNKÜ12, ÇÜRÜK12, ÇABUK11, ÇİNCE11, ÇİRİŞ11, ÇİŞİK11, ÇİZER11, ÇİZİK11, ÇIYAN11, ÇİÇEK11, ÇOBAN11, ÇORBA11, ÇORUM11, ÇIBAN11, ÇANDI11, ÇADIR11, ÇERÇİ11, ÇEREZ11, ÇEŞİT11, ÇEŞNİ11, ÇAYIR11, ÇAYLI11, ÇECİK11, ÇEÇEN11, ÇEKÇE11, ÇEKİÇ11, ÇEKİŞ11, ÇİMME10, ÇIKIK10, ÇIKIN10, ÇIKIT10, ÇIKMA10, ÇIKTI10, ÇUKUR10, ÇUMRA10, ÇOKLU10, ÇOMAK10, ÇOMAR10, ÇORLU10, ÇOTUK10, ÇAMUR10, ÇAKIM10, ÇALIM10, ÇAYAN10, ÇEDİK10, ÇEKÜL10, ÇİMEK9, ÇİMEN9, ÇİNKO9, ÇİTME9, ÇIKAK9, ÇIKAN9, ÇIKAR9, ÇIKRA9, ÇINAR9, ÇIRAK9, ÇITAK9, ÇOKAL9, ÇOLAK9, ÇORAK9, ÇOTRA9, ÇANLI9, ÇARIK9, ÇASAR9, ÇATIK9, ÇATKI9, ÇAMAT9, ÇALTI9, ÇAKIL9, ÇAKIN9, ÇAKIR9, ÇAKMA9, ÇALIK9, ÇALKI9, ÇALMA9, ÇATMA9, ÇELME9, ÇEMEN9, ÇELLO9, ÇELİM9, ÇEKEM9, ÇEKİM9, ÇEKME9, ÇİLEK8, ÇİLLİ8, ÇİNLİ8, ÇİTAR8, ÇİTEN8, ÇANAK8, ÇANTA8, ÇARKA8, ÇATAK8, ÇATAL8, ÇAKAL8, ÇAKAR8, ÇAKER8, ÇAKRA8, ÇALAK8, ÇALAR8, ÇENEK8, ÇENET8, ÇETİN8, ÇELİK8, ÇEKEL8, ÇEKER8, ÇEKİK8, ÇELEK8, ÇELEN8, ÇEKEK8

ÇİLEK

[isim]

[bitki bilimi]

  • Gülgillerden, sapları sürüngen, çiçekleri beyaz bir bitki
  • Bu bitkinin güzel kokulu, pembe, kırmızı renkli meyvesi

Birleşik Kelimeler: çilek kompostosu, çilek reçeli, çilek suyu, çilek üzümü, ağaç çileği, dağ çileği, Frenk çileği, yaban çileği

ÇİLLİ

[sıfat]

  • Çili olan

ÇİNLİ

[isim]

  • Çin halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

ÇİTEN

[isim]

[halk ağzında]

  • Saman taşımak için arabalara konulan ince dallardan örülmüş büyük sepet veya çit
  • Kuzu ağılı

ÇANAK

[isim]

  • Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan, çukurca kap

    Oradaki sigara çanağından bir Gelincik alıp yaktıktan sonra anlattı. - Burhan Felek

  • Göz çukuru

    Kanlı çanaklarından fırlayan iri parlak gözleri, pek korkunç bakıyordu. - Ömer Seyfettin

[bitki bilimi]

  • Çiçeğin en dışında bulunan yeşil yaprakların tümü

[coğrafya]

  • Çevresine göre alçakta bulunan, derinliği genişliğinden az olan arazi

[sıfat]

[mecaz]

  • Göstermelik, yalan yanlış, önceden belirlenmiş sonucu almaya yönelik

    O sayfaları hazırlayanlar karşımızdaki cephenin dolduruşuyla bir çanak anket düzenlediler. - Refik Erduran

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çanağa ne doğrarsan kaşığında o çıkar
  • çanak tutmak (veya açmak)
  • çanak yalamak

Birleşik Kelimeler: çanak ağızlı, çanak anten, çanak çömlek, çanak üzengi, çanak yalayıcı, çanak yaprak, Çanakkale, ayrı çanak yapraklılar, bitişik çanak yapraklılar, bülbül çanağı, çadır çanağı, çirişçi çanağı, dilenci çanağı, ışık çanağı, şarap çanağı

ÇANTA

[isim]

  • Kösele, meşin, kumaş vb. hafif malzemeden yapılıp büyüklüğüne göre para, evrak, yiyecek vb. koyup taşımaya yarayan kap

    Yanından hiç ayırmadığı çantasında bir kütüphane bulursunuz. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çantadan yetişmek

Birleşik Kelimeler: çanta çiçeği, çantada keklik, şifreli çanta, avcı çantası, beslenme çantası, çobançantası, ecza çantası, el çantası, evrak çantası, ilk yardım çantası, para çantası, plaj çantası

ÇARKA

[isim]

[tarih]

  • Osmanlı ordusunda öncü görevi

ÇATAK

[isim]

  • İki dağ yamacının kesişmesi ile oluşmuş dere yatağı

    Karakaçanı, Armutdere çataklarında bu Bozdayı tepelediydi. - Memduh Şevket Esendal

[sıfat]

  • Yapışık, ikiz (meyve)

[sıfat]

  • Kavgacı

Birleşik Kelimeler: çatak bayrak

[isim]

  • Van iline bağlı ilçelerden biri

ÇATAL

[isim]

  • İki veya daha çok kola ayrılan değnek
  • Yol, ağaç gibi kollara ayrılan şeylerin ayrılma yeri
  • Dallı olan şeylerin her kolu
  • Yemek yerken kullanılan iki, üç veya dört uzun dişli çoğunlukla metal araç

    Çatalı elinden düştü, ağzı açık kaldı. - Peyami Safa

  • Dirgen
  • Bir tür olta iğnesi

[sıfat]

  • Ucu kollara ayrılmış

    Çatal yol.

[sıfat]

  • İki taraflı

    Evlerinin önü çatal pınarlar / İçerler suyunu beni anarlar - Halk türküsü

[sıfat]

  • İki anlamlı, iki türlü anlaşılabilir

    Çatal söz.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çatal görmek
  • çatal matal kaç çatal

Birleşik Kelimeler: çatal ağız, çatal aşı, çatal ayak, çatal bel, çatal bıçak takımı, çatal çivi, çatal don, çatal flama, çatal iğne, çatal kaldıraç, çatalkara, çatal kargı, çatal kazık, çatal kundak, çatalkuyruk, çatal sakal, çatal ses, çatal yürek, çatal zıpkın, üççatal

ÇAKAL (Kelime Kökeni: Farsça şaġāl)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Etoburlardan, sürü hâlinde yaşayan, kurttan küçük bir yaban hayvanı (Canis aureus)

    Korkunç geceler, çakalların ulumaları, köpeklerin haykırışları bu ruhu da karartan gecelerde sinirleri büsbütün gevşetiyor. - Etem İzzet Benice

[argo]

  • Kurnaz, yalancı, düzenci, aşağılık kimse

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Titiz, huysuz

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Görgüsüz

Birleşik Kelimeler: çakal armudu, çakalboğan, çakal eriği, çakal yağmuru

ÇAKAR

[isim]

[denizcilik]

  • Denizde, açığa veya kıyılara yerleştirilen, düzenli aralıklarla ve sürekli belirli aralıklarla yanıp sönen küçük fener, şimşekli fener
  • Genişliği on, uzunluğu yaklaşık iki yüz elli kulaç olan balık ağı

    Kolyoz çakarı. Uskumru çakarı.

ÇAKER (Kelime Kökeni: Farsça çāker)

[isim]

[eskimiş]

  • Kul, köle, cariye, yanaşma

    Ayağınızın türabıyım, çakeriniz, efendimizi dünyada bırakmam. - Memduh Şevket Esendal

ÇAKRA (Kelime Kökeni: Sanskrit)

[isim]

  • İnsan bedeninde bulunan enerjiyi tüm vücuda dağıtan enerji noktaları

ÇALAK (Kelime Kökeni: Farsça çālāk)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eline ayağına çabuk, atik, çevik

[zarf]

  • Eline ayağına çabuk, atik, çevik bir biçimde

    Norveçli bir seyyah gibi çalak, köprüye indim ve vapura bindim. - Yahya Kemal Beyatlı

ÇALAR

[isim]

  • Ayırtı