Zo ile Başlayan Kelimeler

ZO ile başlayan 48 kelime bulunuyor. Başında ZO olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Zo ile biten kelimeler. İçinde zo olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

ZONGULDAKLILIK27

12 Harfli Kelimeler

ZORLAYICILIK24, ZORLAŞTIRMAK21

11 Harfli Kelimeler

ZONGULDAKLI23, ZORLAŞTIRMA20

10 Harfli Kelimeler

ZORLAMASIZ20, ZORUNLULUK17, ZONKLATMAK15

9 Harfli Kelimeler

ZONGULDAK20, ZORLAYICI20, ZORLAŞMAK17, ZORSUNMAK16, ZONKLAMAK14, ZONKLATMA14, ZORLANMAK14

8 Harfli Kelimeler

ZOOLOJİK23, ZORLAYIŞ18, ZORLAŞMA16, ZORLANIŞ16, ZORSUNMA15, ZORBALIK15, ZORUNLUK14, ZORLUKLA13, ZORLAMAK13, ZOOTEKNİ13, ZONKLAMA13, ZORLANMA13

7 Harfli Kelimeler

ZOOLOJİ22, ZOOSPOR18, ZORGULU17, ZORBACA16, ZORUNLU13, ZORLAMA12

6 Harfli Kelimeler

ZOOLOG16, ZODYAK14, ZORLUK11, ZORAKİ10

5 Harfli Kelimeler

ZORGU14, ZORCA12, ZORBA11, ZORUN10, ZORLU10, ZORLA9

4 Harfli Kelimeler

ZONK8, ZONA8, ZOKA8

3 Harfli Kelimeler

ZOM8, ZOR7

ZOR (Kelime Kökeni: Farsça zūr)

[sıfat]

  • Sıkıntı veya güçlükle yapılan, kolay karşıtı

    Sabır güzel, faydalı fakat zor şeydir. - Burhan Felek

[isim]

  • Sıkıntı, güçlük, rahatsızlık

    Dün gece bütün sinirlerimi bir kâbus işkencesinin zoru altına koyan buhranlı saatler yaşadım. - Etem İzzet Benice

[isim]

  • Yüküm, mecburiyet

    Artık kızının evinde kalışının zordan olduğunu biliyordu. - Necati Cumalı

[isim]

  • Baskı

    Hocaların zoru ile çıkarılmış olan bu kanun yürümedi. - Memduh Şevket Esendal

[zarf]

  • Güçlükle

    El ele vermiş polisler kaldırımlardan taşan halk kitlesini zor zapt ediyorlardı. - Haldun Taner

[ünlem]

  • `Yapamazsın` anlamında kullanılan bir söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zora binmek
  • zora gelememek
  • zora koşmak
  • zor gelmek
  • zor kullanmak
  • zor oyunu bozar
  • zoruna gitmek
  • zorunda bırakmak
  • zorunda kalmak (veya olmak)
  • zorun ne?
  • zoru olmak

Birleşik Kelimeler: zor alım, zor bela, zoru zoruna, zar zor, idrar zoru, sidik zoru

ZONK

[isim]

  • `Zonklamak` anlamındaki zonk zonk atmak, `vücudun bir yeri çok zonklamak` anlamındaki zonk zonk zonklamak deyimlerinde geçer

    Sağ koluma bir ok saplanmıştı sanki, bir yerden bir sinir zonk zonk atıyordu. - Nazlı Eray

ZONA (Kelime Kökeni: Latince)

[isim]

[tıp]

  • Deride, sinirler boyunca, özellikle gövde, bacak ve yüzde birtakım ağrılı fiskelerle beliren, mikroplu bir hastalık

ZOKA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Büyük balıkları tutmakta kullanılan, küçük balık biçiminde, ucu iğneli kurşun parçası

[argo]

  • Aldatıcı şey, tuzak, hile

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zokayı yutmak

ZOM

[sıfat]

  • Çok sarhoş

[argo]

  • Olgun (kimse)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zom olmak

ZORLA

[zarf]

  • Zor kullanarak, cebren, zecren, metazori

    Ekrem'i zorla yatıştırıp bizim eve götürdüm. - Ahmet Ümit

  • İstemeyerek, isteksiz olarak, zoraki

    Adama beş lira verdik, zorla başımızdan savdık. - Burhan Felek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zorla güzellik olmaz

ZORAKİ (Kelime Kökeni: Farsça zūr + Yunanca)

[sıfat]

  • İstemeyerek yapılan

    Sinirli ve zoraki bir gülüşle güldü. - Haldun Taner

[zarf]

  • İstemeye istemeye, istemeyerek, zorla

    Pek çok okuyucum bunu zoraki okumuştur. - Burhan Felek

ZORUN

[isim]

  • Mecburiyet

    Biz artık ilkel insan anlayışımızı değiştirmek zorununu duyuyoruz. - Melih Cevdet Anday

ZORLU

[sıfat]

  • Güçlü, kuvvetli, şiddetli

    Zorlu bir yağmur.

  • Tuttuğunu koparan, baskı yapabilecek ölçüde güçlü (kimse)

    Ne zorlu bir amir olduğunu daha ilk gününden belli etti. - Haldun Taner

  • Zor, güç yapılan

    Millî Mücadele'nin bazı zorlu safhalarında onun âdeta, işlere seyirci kalır gibi bir kayıtsız, ilgisiz duruşu olurdu ki... - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Zorbalık yapan

ZORLUK

[isim]

  • Sıkıntı veya güçlükle yapılma durumu, zor olma, güçlük, zahmet

    Seyfi, zorluk karşısında kalırsa birini yakalayıp silah atmadan buraya dönecek. - Samim Kocagöz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zorluk çıkarmak (veya göstermek)

Birleşik Kelimeler: geçim zorluğu

ZORBA (Kelime Kökeni: Farsça zūrbāz)

[sıfat]

  • Gücüne güvenerek hükmü altında bulunanlara söz hakkı ve davranış özgürlüğü tanımayan (kimse), müstebit, mütegallibe, despot, diktatör

ZORLAMA

[isim]

  • Zorlamak işi, zecir

    İlk gençliğimin en büyük sıkıntısı bu şiir zorlamasıdır. - Falih Rıfkı Atay

[tıp]

  • Özellikle oynaklarda ara keseciklerinin fıtığı olarak beliren, bir organın zorlanmış olmasıyla ortaya çıkan aksaklık veya bozukluk

[sıfat]

  • Zorlanarak sağlanan, cebrî

    Melodram ile vodvilin temelde eş yapıda, zorlama türler olduğunu yazar durmadan. - Necati Cumalı

[sıfat]

  • İçten gelmeyen

ZORCA

[sıfat]

  • Biraz zor

[zarf]

  • (zo'rca) Zor bir biçimde

    Şişman zat, kapıdan biraz zorca sığarak Galip'in yanına geldi. - Samim Kocagöz

ZORLUKLA

[zarf]

  • Zor bir biçimde, güçlükle

    Kalabalık içinde zorlukla boş bir masa bularak oturdum. - Ahmet Haşim

ZORLAMAK

[-i]

  • Birine bir şey yaptırmak amacıyla güç kullanmak, boyun eğdirmeye çalışmak, zor kullanmak, mecbur etmek

    Bir realite hissi ile değil, bir tarih hissi ile kendimizi zorluyorduk. - Falih Rıfkı Atay

  • Açılması, kırılması, sökülmesi gereken şeyler için güç kullanmak

    Gece kapıyı zorlamışlar.

[nesnesiz]

  • Üstelemek, ısrar etmek

    Bütün köylü zorladı da bu sefer izin alabildi. - Ömer Seyfettin