ZİRZOPLAŞMA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ZİRZOPLAŞMA harflerini içeren 5 harfli 37 kelime bulunuyor. 5 harfli ZİRZOPLAŞMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Zirzoplaşma ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Zirzoplaşma olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

PİZZA15, APOŞİ13, ŞOPAR13, PLAZA12, PALAZ12, PAZAR12, ŞARAP12, ŞARPİ12, LİPOM11, AMPİR10, İMROZ10, OLMAZ10, POLAR10, RAMPA10, APRİL9, AZAMİ9, ALMAŞ9, İŞMAR9, İLZAM9, MİRZA9, MARİZ9, MARAZ9, MALAZ9, ŞİMAL9, ŞAMİL9, ŞAMAR9, ZORLA9, ZAMİR9, ZALİM9, ARİZA8, ARAZİ8, AŞARİ8, AROMA7, MORAL7, ARAMİ6, ALARM6, MARAL6

ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)

[isim]

  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

ALARM (Kelime Kökeni: Fransızca alarme)

[isim]

  • Bir uyarıyı, bir tehlikeyi bildirmek için verilen işaret
  • Bu işareti veren düzenek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alarma geçmek

MARAL (Kelime Kökeni: Moğolca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Dişi geyik

AROMA (Kelime Kökeni: İtalyanca aroma)

[isim]

  • Hoş koku

MORAL (Kelime Kökeni: Fransızca morale)

[isim]

  • Bir insanın ruhsal gücü, manevi güç, maneviyat

    Morali bozuk bir insan.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • moral bulmak
  • morali bozulmak
  • moralini bozmak
  • moral vermek

Birleşik Kelimeler: moral çöküntüsü, moral eğitimi, moral eğitim merkezi

ARİZA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarīża)

[isim]

[eskimiş]

  • Yüksek bir makama sunulan mektup veya dilekçe

ARAZİ (Kelime Kökeni: Arapça arāżī)

[isim]

[coğrafya]

  • Yeryüzü parçası, yerey, toprak

    Kurulan heyet şehrin arka tepelerinde kondu kurulacak uygun bir arazi bulma işiyle görevlendirildi. - Lâtife Tekin

  • Yer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arazi açmak
  • arazi olmak
  • araziye uymak

Birleşik Kelimeler: arazi aracı, arazi otomobili, arazi taraması, arazi yarışı, vakıf arazisi

AŞARİ (Kelime Kökeni: Arapça aʿşārī)

[isim]

[eskimiş]

[matematik]

  • Ondalık

APRİL (Kelime Kökeni: İngilizce april)

[isim]

[halk ağzında]

  • Nisan

AZAMİ (Kelime Kökeni: Arapça aʿẓamī)

[sıfat]

  • En çok, en üst, en büyük, en yüksek (derece, nicelik), maksimum, maksimal

    Ben azami derecede haşarı ve uçarı bir çocuktum. - Yahya Kemal Beyatlı

[matematik]

  • Maksimum

ALMAŞ

[isim]

  • İki veya daha çok şeyin sıra ile değiştirilerek kullanılması veya kendiliğinden değişerek çalışması, keşikleme, münavebe

[mantık]

  • Birinin doğru olması ötekinin yanlışlığını gerektiren iki önermenin oluşturduğu sistem

İŞMAR (Kelime Kökeni: Ermenice)

[isim]

[halk ağzında]

  • El, göz veya baş ile yapılan işaret

Ata Sözleri ve Deyimler

  • işmar etmek (veya geçmek)

İLZAM (Kelime Kökeni: Arapça ilzām)

[isim]

  • Cevap veremez duruma getirme, susturma
  • Herhangi bir iş yerinin gelirlerini toplama işini üzerine alma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilzam etmek

MİRZA (Kelime Kökeni: Farsça mīrzā)

[isim]

[eskimiş]

  • Bazı Türk topluluklarında ve İran'da kullanılan bir soyluluk sanı

MARİZ (Kelime Kökeni: Arapça marīż)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Hastalıklı, hasta olan