ZENGİNLEME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ZENGİNLEME harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli ZENGİNLEME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Zenginleme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Zenginleme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GİZEM13, GEZME13, EZGİN12, GENİZ12, GELME10, ELGİN9, ENGEL9, ENGİN9, ENZİM9, ELZEM9, GELEN9, GENEL9, GELİN9, İZLEM9, MELEZ9, ZEMİN9, EZELİ8, EZİNE8, ENEZE8, NEZLE8, ZENNE8, ELEME6, ENLEM6, ENEME6, NEMLİ6

ELEME

[isim]

  • Elemek işi, eliminasyon

[spor]

  • Çeyrek sona katılacak sporcu ve takımları ayırmak için düzenlenen seçme yarışı

Birleşik Kelimeler: eleme sınavı, ön eleme

ENLEM

[isim]

[coğrafya]

  • Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi

Birleşik Kelimeler: enlem dairesi

ENEME

[isim]

  • Enemek işi

NEMLİ

[sıfat]

  • Nemi olan, az ıslak, rutubetli, kuru karşıtı

    Hafif bir rüzgâr dalgası nemli saçlarının arasından geçti. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Yaşlı (göz)

EZELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ezelī)

[sıfat]

  • Öncesiz

[mecaz]

  • Eski

    Bu kitap ezelî bir imkânsızlığı anlatıyor. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: ezelî rekabet, ezelî takdir

EZİNE

[isim]

  • Çanakkale iline bağlı ilçelerden biri

Birleşik Kelimeler: Ezine peyniri

ENEZE

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Cılız, zayıf, güçsüz

NEZLE (Kelime Kökeni: Arapça nezle)

[isim]

[tıp]

  • Soğuk almaktan ileri gelen, burun akması, aksırma ile beliren hastalık, ingin, tumağı, dumağı, çaputlama, zükâm, nevazil

    Havaların değişik gitmesi, bir sıcak bir soğuk olması adamcağızı nezle etmiş, üstelik nezle göğsüne inmiştir. - Burhan Felek

Birleşik Kelimeler: nezle otu, bahar nezlesi, İspanyol nezlesi, saman nezlesi

ZENNE (Kelime Kökeni: Farsça zenāne)

[isim]

[eskimiş]

  • Kadın

    Zenne çorabı.

[tiyatro]

  • Orta oyununda veya Karagöz'de kadın rolüne çıkan erkek oyuncu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zenneye çıkmak

ELGİN

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yabancı, gurbette yaşayan, garip

ENGEL

[isim]

  • Bir şeyin gerçekleşmesini önleyen sebep, mâni, mahzur, müşkül, pürüz, mânia, handikap, ket

    Seçme ve aracılık işlevini yerine getiren dünyanın önünde ise öyle aşılması güç engeller yok gibi. - Adalet Ağaoğlu

  • Hemzemin geçitlerde kara yolu güvenliğini sağlamak için kullanılan açılır kapanır düzenek, bariyer
  • Herhangi bir yolu kapamak için konulan nesne, bariyer
  • Kara yollarının kenarlarına yapılan korkuluk, bariyer

[spor]

  • Engelli koşularda, her yarışçının üzerinden atlaması gereken tahta düzenek, bariyer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • engel çıkarmak
  • engel olmak
  • engel tanımamak

Birleşik Kelimeler: engel balığı, engel sınavı, kutup engel, güvenlik engeli

ENGİN

[sıfat]

  • Ucu bucağı görünmeyecek kadar geniş, çok geniş, vâsi

    O engin denize benzersin ki yavaş yavaş coşar ve coşunca da pek hırçın olursun. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

[isim]

  • Açık deniz

    Enginden dönen deniz kuşları sessiz kanatlarıyla başımın üstünde dolaşıyorlar. - Reşat Nuri Güntekin

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Değer ve fiyatı düşük olan

    Engin mal.

  • Yüksekte olmayan, alçak (yer), ingin, münhat

    Engin olur bizim elin ovası / Yüksek olur yaylaların havası - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • engin dallardan murt yememek

Birleşik Kelimeler: engin gönüllü

ENZİM (Kelime Kökeni: Fransızca enzyme)

[isim]

[biyoloji]

  • Bir kimyasal tepkimeyi gerçekleştiren ve onu hızlandıran, çoğunlukla protein yapısında olan organik madde

ELZEM (Kelime Kökeni: Arapça elzem)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Çok gerekli, vazgeçilmez

    Hükmün muteber olması için ittifakla alınması elzemdir. - Tarık Buğra

GELEN

[sıfat]

  • Gelme işini yapan (kimse veya nesne)

[fizik]

  • Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gelen ağam giden paşam
  • gelene git denilmez
  • gelen gideni aratır (veya gelen gidene rahmet okutur)

Birleşik Kelimeler: gelen geçen, gelen giden, ileri gelen