ZEBANİ ile Oluşan Kelimeler (ZEBANİ Kelime Türetme)
ZEBANİ harflerinden oluşan 39 kelime bulunuyor. ZEBANİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Zebani kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
ZEBANİ11
5 Harfli Kelimeler
BENİZ10, BAZEN10, İZABE10, ZEBAN10, EZANİ8
4 Harfli Kelimeler
İZBE9, EZAN7, İZAN7, NİZA7, NAZİ7, ZİNA7, BANİ6, BİNA6, İBNE6, NEBİ6, İANE4
3 Harfli Kelimeler
BİZ8, BEZ8, BAZ8, EZA6, NAZ6, ZEN6, ZAN6, ABE5, ABİ5, BİN5, BAN5, BEN5, ANİ3
2 Harfli Kelimeler
AZ5, İZ5, ZE5, AB4, BE4, AN2,
AN (Kelime Kökeni: Arapça ān)
-
Zamanın bölünemeyecek kadar kısa olan parçası, lahza, dakika
Zira göçebelerin hayatı her an yardımlaşmalarını gerektirir. - Cemil Meriç
Ata Sözleri ve Deyimler
- anı anına uymamak
- an meselesi
Birleşik Kelimeler: anbean, bir an, eş anlı
- İki tarla arasındaki sınır
-
Zihin
An bulanıklığı. An yorgunluğu.
EN
-
Bir yüzeyde boy sayılan iki kenar arasındaki uzaklık, genişlik, boy, uzunluk karşıtı
Kumaşın eni. Yolun eni. Kâğıdın eni.
- Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret
-
Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime
En iyi adamını yollamış buraya. - Ahmet Ümit
Ata Sözleri ve Deyimler
- en kötü günümüz böyle olsun
Birleşik Kelimeler: en aşağı, en azından, enberi, enöte
İN
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk
- Mağara
Ata Sözleri ve Deyimler
- in gibi
- İnsan
Ata Sözleri ve Deyimler
- in cin
- in cin top oynamak
- in cin yok
- in misin, cin misin
NE
- Türk alfabesinin on yedinci harfinin adı, okunuşu
- Neon elementinin simgesi
- Hangi şey
-
Her şey
Ne görse ister. Kimin nesi varsa. Ne isterse yapar.
-
Birçok şey
Neler söylüyor? İnsan aklı neler keşfediyor?
-
Hangi
Güzel heykel, ne yandan bakarsan, ne yana çevirirsen gene güzeldir. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
-
Nasıl
Bu ne kıyafet?
-
Neden
Efendi, sen de ne üstüme abanıyorsun? - Burhan Felek
-
Şaşma veya abartı bildiren bir söz
Ne sıcak, ne sıcak! Ne güzel çiçekler! Ne kaba adam!
-
`Sana ne, bana ne` gibi sorularda `ne ilgisi var` anlamına gelen bir söz
Zahmeti ben çekeceğim, sana ne?
-
Soru biçiminde şaşma bildiren ünlem
Ne, yıkıldı ha!
Ata Sözleri ve Deyimler
- ne âlem
- ne âlemde?
- ne alıp veremiyor?
- ne arar (veya onda ... ne gezer)
- ne arıyor
- ne biçim?
- ne buyrulur?
- ne çare
- ne çıkar
- ne çiçektir, biliriz
- ne dedim de
- ne demek?
- ne demek olsun
- ne demeye
- ne denir (veya dersin)
- ne denli
- ne de olsa
- ne dese beğenirsin?
- nedir ki
- ne diye?
- ne ekersen onu biçersin
- ne fayda
- ne gam
- ne gezer
- ne gibi?
- ne gözle bakmak
- ne güne duruyor?
- ne günlere kaldık!
- ne haber?
- ne hacet
- ne haddine!
- ne hâlde?
- ne hâli varsa görsün
- ne hikmetse (veya hikmettir)
- ne idiği belirsiz
- ne imiş?
- ne ise
- ne istediğini bilmek
- ne iyi!
- ne kadar
- ne kadar olsa
- ne kadar varsa
- ne lazım
- neler
- neler de neler, maydanozlu köfteler
- neler neler
- ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
- ne mene
- ne menem
- ne mümkün
- ne münasebet!
- ne o?
- ne olacak!
- ne olduğunu bilememek
- ne oldum delisi olmak
- ne olur (veya olursun veya olursunuz)
- ne olursa olsun
- ne oluyor?
- ne pahasına olursa olsun
- ne söylüyorsun?
- ne var ki
- ne yaparsın (veya yapmalı) ki
- ne yapıp yapıp
- ne yaptığını bilmemek
- ne yazar
- ne yazık ki
- neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
- neyin nesi (kimin fesi)
- neyleyim
- neymiş
- ne yüzle
Birleşik Kelimeler: ne âlâ, neme gerek, neme lazım
ANİ (Kelime Kökeni: Arapça ānī)
-
Ansızın yapılan
Ani bir hareketle Çakır'ın omzunu kavradı, öne itti, sonra aynı kuvvetle geri çekip bastırdı, - Tarık Buğra
-
Ansızın ortaya çıkan
Birkaç ay devam eden bu ani hastalık alınan birçok tıbbi tedbirlere rağmen gittikçe ziyadeleşiyordu. - Asaf Halet Çelebi
-
Ansızın, birdenbire
Öyle ani ve haşin çıkmıştı ki bu soru, karşıdaki boş bulunup ismini söyledi. - Elif Şafak
İANE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāne)
-
Yardım
Sen birkaç kuruş iane verirsen belki bir şey olur. - Memduh Şevket Esendal
AB (Kelime Kökeni: Farsça āb)
- Su
Birleşik Kelimeler: abıhayat, abıkevser, abuhava
BE
- Türk alfabesinin ikinci harfinin adı, okunuşu
-
`Ey, hey` anlamlarında bir seslenme sözü
Namluna dayanır, yola dalarsın / Duruşun bakışın yaman, be Ali! - Faruk Nafiz Çamlıbel
- Berilyum elementinin simgesi
ABE
- Seslenmek ve dikkati çekmek için özellikle Rumeli'de kullanılan bir söz
ABİ
- 343 ağabey
BİN
- Dokuz yüz doksan dokuzdan sonra gelen sayının adı
- Bu sayıyı gösteren 1000 ve M rakamlarının adı
- On kere yüz, dokuz yüz doksan dokuzdan bir artık
-
Pek çok, çok sayıda
En nihayet bin güçlükle ancak küçük parçalar hâlinde imha edilebilmiş. - Ahmet Kabaklı
Ata Sözleri ve Deyimler
- bin bilsen de bir bilene danış
- bin can ile
- bin derde deva
- bin dereden su getirmek
- bin dost az, bir düşman çok
- bini aşmak
- bini bir paraya
- binin yarısı beş yüz (o da bizde yok)
- bin işçi, bir başçı
- bin kalıba girmek
- bin nasihatten bir musibet yeğdir
- bin ölçüp bir biçmeli
- bin pişman olmak
- bin tarakta bezi olmak
- bin tasa (veya merak) bir borç ödemez
- bin yaşa!
Birleşik Kelimeler: binbaşı, binbir, bindallı, binkat, bin kere, bin kez, bin türlü, binyıl, binde bir
BAN (Kelime Kökeni: Hırv. ban)
- Osmanlı Devleti'nde Macaristan ve Hırvatistan'da sancak beylerine ve küçük prenslere verilen unvan
BEN
-
Çoğu doğuştan, tende bulunan ufak, koyu renkli leke veya kabartı
Dedim tane tane olmuş benlerin / Dedi zülfüm değdi tel yarasıdır - Âşık Ömer
- En çok üzümde görülen olgunlaşma belirtisi
- Saçta, sakalda beliren beyazlık
Birleşik Kelimeler: örümceksi ben, et beni
- Olta veya tuzağa konulan yem
- Kuşun yavrusuna taşıdığı yem
-
Teklik birinci kişiyi gösteren söz
Bütün sevgileri atıp içimden / Varlığımı yalnız ona verdim ben - Ahmet Kutsi Tecer
- Kişiyi öbür varlıklardan ayıran bilinç
- Bir kimsenin kişiliğini oluşturan temel öge, ego
Ata Sözleri ve Deyimler
- benden
- benden günah gitti
- benden paso
- benden söylemesi
- ben hancı, sen yolcu oldukça
- benim diyen
- benim oğlum bina okur, döner döner yine okur
- beni sokmayan yılan bin (yıl) yaşasın
- ben şahımı (veya şeyhimi) bu kadar severim
- ben yokum (veya ben bu işte yokum)
Birleşik Kelimeler: benbenci, beniçinci, benmerkezci, albeni, incitmebeni, unutmabeni
AZ
-
Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı
Heykel konularının parmakla sayılacak kadar az olduğunu ileri sürüyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
- Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik olarak
Ata Sözleri ve Deyimler
- aza çoğa bakmamak
- aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz
- aza sormuşlar: "nereye?", "çoğun yanına" demiş
- az ateş çok odunu yakar
- az bulmak
- az buz olmamak
- az değil
- az gelmek
- az görmek
- az günün adamı olmamak
- azı çoğa saymak (veya tutmak)
- az kaldı (veya kalsın)
- az kaz, uz kaz, boyunca kaz
- az olsun, uz olsun
- az söyle, çok dinle
- az tamah çok ziyan getirir
- az veren candan, çok veren maldan
- az yiyen çok uyur, çok yiyen güç uyur
Birleşik Kelimeler: az az, az alıcı, az buçuk, az çok, az daha, azel, az gelişmiş, az sonra, en az, azar azar, en azından
- Azot elementinin simgesi
İZ
-
Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare
Nihayet bir dönemeçte izlerin sahibini gördüm. - Sait Faik Abasıyanık
-
Bir şeyin dokunmasıyla geride kalan belirti
Yüzünde birtakım diş ve tırnak izleri vardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Bir olay veya bir durumdan geride kalan belirti, ipucu, emare
Cinayet izleri.
-
Bir olay, bir durum veya yaşayıştan geride kalan belirti, eser
O çağ uygarlığından iz kalmadı.
- Bir düzlemin başka bir düzlemle veya bir doğru ile kesişmesinden doğan ara kesit
Ata Sözleri ve Deyimler
- iz bırakmak
- izi belirsiz olmak
- izinden yürümek
- izine basmak
- izine dönmek
- izine düşmek
- izine uymak
- izini düşürmek
- izini kaybetmek
- izi silinmek
- iz sürmek
Birleşik Kelimeler: iz düşümü, ayak izi, parmak izi