Zar ile Biten Kelimeler
ZAR ile biten 35 kelime bulunuyor. Sonu ZAR olan kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Zar kelimesinin anlamı nedir? Zar ile başlayan kelimeler. İçinde zar olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
13 Harfli Kelimeler
MASLAHATGÜZAR28
11 Harfli Kelimeler
DEPREMYAZAR23, NOKTAİNAZAR15
10 Harfli Kelimeler
BİLGİYAZAR21, SARFINAZAR21
9 Harfli Kelimeler
İVMEYAZAR21, MÜSTAHZAR20, YENİPAZAR18, ESKİPAZAR17, SÜREYAZAR17, OKURYAZAR16
8 Harfli Kelimeler
BERGÜZAR19, BAŞYAZAR18, PEMBEZAR18, ŞENPAZAR18, İSTİHZAR16, SESYAZAR15
7 Harfli Kelimeler
İŞGÜZAR19, DOKUZAR14, İNTİZAR10, LALEZAR10
6 Harfli Kelimeler
MAHZAR14, OTUZAR11, İTİZAR9
5 Harfli Kelimeler
HIZAR13, HAZAR12, İHZAR12, PAZAR12, BİZAR10, YAZAR10, MEZAR9, LEZAR8, NAZAR8
4 Harfli Kelimeler
AZAR7
3 Harfli Kelimeler
ZAR6
ZAR
- İnce perde veya örtü
- İnce ve yumuşak yaprak biçimindeki organlar veya organ bölümleri, çeper
-
Birbirine sımsıkı yapışık hücre veya moleküllerden oluşan ve bitkilerin çeşitli bölümlerini bir kın gibi saran ince tabaka, cidar, çeper
Çekirdek zarı. Hücre zarı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- zar gibi
Birleşik Kelimeler: zar kanatlılar, birinci zar, dış zar, iç zar, ikinci zar, ince zar, örümceksi zar, sert zar, sümüksü zar, akciğer zarı, beyin zarı, göz zarı yangısı, göze zarı, karın zarı, kemik zarı, kızlık zarı, kulak zarı, tohum zarı, yumurta zarı
-
Tavla ve başka oyunlarda kullanılan kemik, fil dişi, plastik vb. maddelerden küp olarak yapılan ve altı yüzünde, birden altıya kadar benekler bulunan oyun aracı
Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar? - Bedri Rahmi Eyuboğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- zar almak
- zar atmak
- zar atmak
- zar gelmek
- zarını bozmak
- zar kesmek
- zar tutmak
Birleşik Kelimeler: cıvalı zar
- Car (II)
AZAR (Kelime Kökeni: Farsça āzār)
- Paylama
Ata Sözleri ve Deyimler
- azar işitmek
LEZAR (Kelime Kökeni: Fransızca lézard)
- Kertenkele derisinin sepilenmesiyle elde edilen bir deri türü
NAZAR (Kelime Kökeni: Arapça naẓar)
- Belli kimselerde bulunduğuna inanılan, kıskançlık veya hayranlıkla bakıldığında insanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere kötülük verdiğine inanılan uğursuzluk, göz
-
Bakış, bakma, göz atma
İlk nazarda mağrur, azametli tesirini veriyor. - Sermet Muhtar Alus
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... nazarıyla bakmak
- nazara gelmek
- nazar değmek
- nazarı değmek
Birleşik Kelimeler: nazar boncuğu, nazarıdikkat, nazarıitibar, noktainazar, sarfınazar
İTİZAR (Kelime Kökeni: Arapça iʿtiẕār)
- Özür dileme
Ata Sözleri ve Deyimler
- itizar etmek
MEZAR (Kelime Kökeni: Arapça mezār)
-
Ölünün gömülü olduğu yer, gömüt, kabir, sin(I), makber, metfen
Yurdumuzun on dört yerinde Yunus'a ait olduğu söylenen türbe ve mezarlar vardır. - Ahmet Kabaklı
Ata Sözleri ve Deyimler
- mezardan çıkarmak
- mezarını kazmak
Birleşik Kelimeler: mezar kaçkını, mezar soyguncusu, mezar taşı, anıt mezar
İNTİZAR (Kelime Kökeni: Arapça intiẓār)
-
Birinin gelmesini, bir şeyin olmasını bekleme, gözleme
Hastanede ilk günü ve ilk gecesi bu ümit ve intizar ile geçti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- İlenme, beddua, inkisar
Ata Sözleri ve Deyimler
- intizar etmek
LALEZAR (Kelime Kökeni: Farsça lālezār)
- Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi
BİZAR (Kelime Kökeni: Farsça bīzār)
-
Tedirgin, bezmiş, usanmış, bezginlik getirmiş bir biçimde
Kendinden bizar, dünyadan, insanlardan, her şeyden bizar, eve döndü. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- bizar etmek
- bizar olmak
YAZAR
-
Bilim, edebiyat, sanat alanlarında kitap yazan veya kitap hazırlayan, bir eseri ortaya koyan ve eserin sahibi olan kimse, kalem erbabı, müellif
Her tarih eseri, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak yazarın hayat tecrübesine bağlıdır. - Cemil Meriç
- Özellikle gazete ve dergilerde herhangi bir konuda yazı yazan kimse, kalem erbabı, muharrir
- Yazma özelliği olan
Birleşik Kelimeler: yazarçizer, yazar hakkı, yazar kasa, basınçyazar, başyazar, bilgiyazar, depremyazar, ivmeyazar, okuryazar, sesyazar, süreyazar, komedi yazarı, köşe yazarı, oyun yazarı, söz yazarı
OTUZAR
- Otuz sayısının üleştirme sayı sıfatı
- Her defasında otuzu bir arada, her birine otuz
HAZAR (Kelime Kökeni: Arapça ḥażar)
- Barış
- VI-X. yüzyıllar arasında Hazar Denizi'nin ve Kafkasların kuzeyinde yaşamış bir Türk boyu veya bu boydan olan kimse
İHZAR (Kelime Kökeni: Arapça iḥżār)
- Hazırlama, hazır etme
Birleşik Kelimeler: ihzar müzekkeresi
PAZAR (Kelime Kökeni: Farsça bāzār)
-
Satıcıların belirli günlerde mallarını satmak için sergiledikleri belirli geçici yer
Perşembe pazarı. Salı pazarı.
-
Belli bir şeyin satıldığı yer
Balık pazarı.
-
Alışveriş
Allah hayırlı pazar versin.
-
Cumartesi ile pazartesi arasındaki gün
Pazar sabahı odalarına çay istemişlerdi. - Yusuf Atılgan
Ata Sözleri ve Deyimler
- pazara çıkarmak
- pazar ola!
Birleşik Kelimeler: pazarbaşı, pazar kayığı, açık pazar, dış pazar, iç pazar, kara pazar, pazar yeri, akşam pazarı, amele pazarı, avrat pazarı, balık pazarı, bitpazarı, can pazarı, çarşamba pazarı, çiçek pazarı, esir pazarı, sosyete pazarı, tutsak pazarı
- Rize iline bağlı ilçelerden biri
- Tokat iline bağlı ilçelerden biri
HIZAR (Kelime Kökeni: Farsça ḫarās)
- Tahta ve kereste biçmeye yarayan, elektrik ve su gücüyle çalışan büyük bıçkı