ZAPTURAPT Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
ZAPTURAPT harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli ZAPTURAPT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
PUPA13,
TAAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭāʿat)
- Allah'ın buyruklarını yerine getirme, ibadet etme
TART (Kelime Kökeni: Arapça ṭard)
- Kovma, çıkarma
Birleşik Kelimeler: tart suçu, tardetmek
- Kalıpta pişen bir tür meyveli pasta
TURA
- Tuğra
- Metal paranın resimli yüzü
- Halat gibi örülmüş iplik çilesi
- Bazı oyunlarda, vurmak için kullanılan düğümlenmiş mendil
- Ucu düğümlenmiş bir mendil aracılığıyla yanan veya yanılanların ebe tarafından cezalandırıldığı bir tür çocuk oyunu
Birleşik Kelimeler: yazı tura
ARAZ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraż)
- İlinek
-
Belirti
Bu hastalığın gösterdiği çeşitli araz üzerindeki sayısız müşahedelerim bana bir nevi pratik ihtisas temin etmişti. - Reşat Nuri Güntekin
- Belirtiler
AZAR (Kelime Kökeni: Farsça āzār)
- Paylama
Ata Sözleri ve Deyimler
- azar işitmek
AZAT (Kelime Kökeni: Farsça āzād)
- Serbest bırakma
- Okullarda paydos
- Serbest bırakılmış olan
Ata Sözleri ve Deyimler
- azat etmek (veya eylemek)
- azat olmak
Birleşik Kelimeler: akşam azadı
TARZ (Kelime Kökeni: Arapça ṭarz)
-
Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr
Annesi o tarz yaşayıştan hoşlanır mı? - Ahmet Muhip Dranas
-
Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi
Artık bu tarzda hayat hakları aramanın mevsimi geçtiğini sanıyorum. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept
Gotik tarzda bir yapı. Nedim tarzında bir gazel.
-
Biçim, yol
Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır. - Asaf Halet Çelebi
Birleşik Kelimeler: bakış tarzı, hayat tarzı
ZARA
- Sivas iline bağlı ilçelerden biri
ARPA
-
Buğdaygillerden bir bitki (Hordeum vulgare)
Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda? - Falih Rıfkı Atay
- Bu bitkinin ekmek ve bira yapımında kullanılan, hayvanlara yem olarak verilen taneleri
- Rüşvet
Ata Sözleri ve Deyimler
- arpa eken buğday biçmez
- arpa ektim, darı çıktı
- arpa samanıyla, kömür dumanıyla
- arpası çok gelmek
- arpa unundan kadayıf olmaz
- arpa verilmeyen at, kamçı zoruyla yürümez
Birleşik Kelimeler: arpa ekmeği, arpa güvesi, arpa suyu, arpa şehriye, yemlik arpa
ARUZ (Kelime Kökeni: Arapça ʿarūż)
- Aruz vezni
Birleşik Kelimeler: aruz ölçüsü, aruz vezni
ARZU (Kelime Kökeni: Farsça ārzū)
-
İstek, dilek
Zaten insanın en büyük hususiyeti, içinde bulunduğu hâlden kurtulma arzusudur. - Ahmet Muhip Dranas
-
Heves
İçimde nice zamandan kalma bir arzu var. - Attila İlhan
Ata Sözleri ve Deyimler
- arzu duymak
- arzu etmek
- arzusu kalmak
ARAP
- Fotoğrafın negatifi
- Fellah
Ata Sözleri ve Deyimler
- arap gibi olmak
- arap olayım
- Orta Doğu ile Kuzey Afrika'nın büyük bir bölümünde yaşayan halk ve bu halkın soyundan olan kimse
- Koyu esmer
Ata Sözleri ve Deyimler
- Arap'ın yalellisi gibi
- Arap uyandı (veya Arap'ın gözü açıldı)
Birleşik Kelimeler: Arap alfabesi, Arap rakamları, arap sabunu, arapsaçı, Arap tavşanı, Arap zamkı
PARA (Kelime Kökeni: Farsça pāre)
-
Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit
Çıkarken elini göğsüne sokup bir kese çıkardı, keseden alabildiği kadar para alıp delikten attı. - Fikret Otyam
-
Kazanç
Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir. - Sait Faik Abasıyanık
- Kuruşun kırkta biri
Ata Sözleri ve Deyimler
- para akmak
- para basmak
- para bozmak
- para çekmek
- para çıkarmak
- para çıkışmamak
- paradan çıkmak
- para dökmek (veya akıtmak)
- para dönmek
- para etmek
- para etmemek
- para getirmek
- para ile değil
- para ile değil, sıra ile
- para kesmek
- para kırmak
- paranın üstü
- paranın yüzü sıcaktır
- para parayı çeker
- para peşin, kırmızı meşin
- para saçmak
- para saymak
- parasını çekmek
- parasını çıkarmak
- parasını sokağa atmak
- parasını yemek
- parasıyla rezil olmak
- para sızdırmak (veya koparmak)
- para tutmak
- paraya çevirmek
- paraya kıymak
- paraya para (veya pul) dememek
- para yapmak
- paraya sıkışmak
- para yatırmak
- para yedirmek
- para yemek
- parayı araya değil, paraya vermeli
- parayı basmak (veya bastırmak)
- parayı denize atmak
- parayı veren düdüğü çalar
Birleşik Kelimeler: para aktarımı, para arzı, para babası, para basma, para birimi, para canlısı, para cezası, para çantası, para değişimi, para dolaşımı, paragöz, para kısıtlaması, para pul, para şişkinliği, anapara, artı para, beş para, bloke para, bozuk para, büyük para, cari para, çürük para, demir para, haram para, hazır para, kâğıt para, kara para, kırk para, madenî para, nakit para, on para, sağlam para, sağ para, sıcak para, taze para, temiz para, tutulmuş para, ufak para, yüz para, başlık parası, boyunduruk parası, ekmek parası, hava parası, kahve parası, kan parası, kefen parası, palamar parası, uğur parası, yakıt parası, yol parası
PATA (Kelime Kökeni: İtalyanca patta)
- Oyunda yenen ve yenilen olmaması, berabere kalma
Ata Sözleri ve Deyimler
- pata çakmak
- pata gelmek
- pata olmak
TRAP (Kelime Kökeni: Fransızca trappe)
- Hendek, tuzak
- Sahnede yerde bulunan kapak