[isim]

[bitki bilimi]

• Bitkilerin sağlıklı biçimde gelişmelerini engelleyen böcek, kurt vb. canlılara verilen genel ad

[-i]

• Zonklamasına yol açmak, zonklamasına sebep olmak

  Yeri göğü zonklatarak tepeden aşağı yürüdü. - Lâtife Tekin

[-i]

• Bir konuda en iyi sonucu almak için en iyi, en uygun süreyi belirlemek

• Bir işin sürdürülmesi için zamanı planlamak

[nesnesiz]

• Zamklama işine konu olmak

[isim]

• Zikredilmek durumu

[isim]

• Zikrolunmak durumu

[isim]

• Zimmetlemek işi

[isim]

• Sanılma

[isim]

• Sanma

[isim]

• Sanılma

[nesnesiz]

• Vurma, çarpma, delme sonucu berelenmek, ezilmek

• Zarar görmek

  Örselenir, zedelenir ne kadar kollasan / Bu büyülü nakışlar bir tutam toz olacak - Behçet Necatigil

[sıfat]

• Zembereği olan

  Zemberekli saat.

[isim]

• Zincirlemek işi

[sıfat]

• Birbirini izleyen, art arda gelen, müteselsil, teselsül

  Zincirleme laflarla karşı tarafın ekmeğine kat kat yağ sürerler. - Haldun Taner

[isim]

• Olması gerekme, olduğundan başka olmama, zorunlu olma, mecburluk, mecburiyet, mecburilik, zaruret, ıztırar, zorunluk, zarurilik

  Bu zorunluluk, başkalarınca savsaklanmış görevi yerine getirmekten doğuyor. - Salâh Birsel

[isim]

[eskimiş]

• Arap zamkı