YIRTMAÇLI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

YIRTMAÇLI harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli YIRTMAÇLI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YAMÇI12, AYRIÇ11, ÇAYIR11, ÇAYLI11, YATÇI11, ÇALIM10, ARTÇI9, AYRIM9, ÇALTI9, TAÇLI9, YILMA9, YALIM9, YARIM9, YATIM9, AYRIT8, ILIMA8, YATIR8, ARTIM7, ATILI7, MARTI7, TIRIL7, TIMAR7, TARIM7, ILTAR6

ILTAR

[isim]

[halk ağzında]

  • Çoban köpeklerinin boğazına takılan çivili demir

ARTIM

[isim]

[halk ağzında]

  • Artış

ATILI

[sıfat]

  • Atılmış, ertelenmiş, tehirli

Ata Sözleri ve Deyimler

  • atılı bulunmak

MARTI (Kelime Kökeni: İtalyanca martin)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Martıgillerden, çoğu beyaz renkte, eti yenmez, yüzücü, perde ayaklı deniz kuşlarının ortak adı (Larus)

    Martıların ve askerlerin oranın en sadık nöbetçileri olduğunu her geçişimde gördüm. - Asaf Halet Çelebi

Birleşik Kelimeler: küçük martı

TIRIL

[sıfat]

[teklifsiz konuşmada]

  • Çıplak ve zayıf

[mecaz]

  • Parasız, züğürt

    Validenin hâli malum ... O benden tırıl... - Ercüment Ekrem Talu

TIMAR (Kelime Kökeni: Farsça tīmār)

[isim]

  • Binek hayvanlarının kıllarını, derisini temizleme

    Tımar tam bir saat sürüyor, yarım saat hayvanın bir tarafı, yarım saat öbür yanı. - Haldun Taner

  • Ağaç bakımı

    Merkeplere atladılar, şeftali bahçelerinden geçtikten sonra tımar görmemiş sık, gür bir ayvalığa daldılar. - Refik Halit Karay

  • Yara bakımı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tımar etmek

Birleşik Kelimeler: tımarhane, deve tımarı

[isim]

[tarih]

  • Anadolu Selçukluları ve Osmanlılarda, belirli görev ve hizmet karşılığında kişilere verilen, yıllık geliri 3.000-20.000 akçe olan toprak

TARIM

[isim]

  • Bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretilmesi, kalite ve verimlerinin yükseltilmesi, uygun koşullarda korunması, işlenip değerlendirilmesi ve pazarlanması, ziraat, kültür

Birleşik Kelimeler: tarım coğrafyası, ekolojik tarım, kuru tarım, organik tarım, sulu tarım

AYRIT

[isim]

[matematik]

  • İki düzlemin ara kesiti

    Bir küpün on iki ayrıtı vardır.

ILIMA

[isim]

  • Ilımak işi

YATIR

[isim]

  • Doğaüstü gücü bulunduğuna ve insanlara yardım ettiğine inanılan kimsenin mezarı

ARTÇI

[isim]

  • Geçmiş bir sanat veya edebiyat çığırını sürdüren sanatçı veya hareket

[askerlik]

  • Yürüyüş durumunda bulunan bir askerî birliğin güvenliğini sağlamak için arkadan gelmek üzere bırakılan kıta, dümdar, öncü karşıtı

[sıfat]

  • Arkadan gelen, sonra olan, öncü karşıtı

Birleşik Kelimeler: artçı deprem, artçı sarsıntı, artçı şok

AYRIM

[isim]

  • Ayırma işi, tefrik

    Kuvvetler ayrımı.

  • Bir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, fark

    Bu arada silinen ayrımlar ve ayrımcıklar, bulanıklığı iyiden iyiye artırıyor. - Tomris Uyar

  • Alt bölüm

[mantık]

  • Cinsleri ve türleri birbirinden ayıran ana karakter, fark
  • Ayrılma noktası

    Yol ayrımı.

[sinema]

[televizyon]

  • Bir veya daha çok sahne içinde geliştirilip olayın tamamlanmış bir parçasını veren film bölüğü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayrımında olmak
  • ayrım yapmak

Birleşik Kelimeler: ince ayrım, ırk ayrımı, sönüm ayrımı, yol ayrımı

ÇALTI

[isim]

[halk ağzında]

  • Diken, çalı

TAÇLI

[sıfat]

  • Tacı olan

[bitki bilimi]

  • Taç yaprağı olan

YILMA

[isim]

  • Yılmak işi