YÖNELMELİ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
YÖNELMELİ harflerini içeren 4 harfli 22 kelime bulunuyor. 4 harfli YÖNELMELİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÖYLE12,
ENLİ
-
Eni büyük olan, geniş
Kenarları gençliğinde işlediği enli dantellerle çevrili patiska örtülü minderlerde oturuyordu. - Cahit Uçuk
ELLİ
- Kırk dokuzdan sonra gelen sayının adı
- Bu sayıyı gösteren 50 ve L rakamlarının adı
- Beş kere on, kırk dokuzdan bir artık
Birleşik Kelimeler: ellibir, elli binlik
-
Eli olan
Bu kocaman elli, muhteşem babadan bile korkmuyordu. - Sait Faik Abasıyanık
Birleşik Kelimeler: açık elli, ağırelli, it elli, kadife elli
İLLE
- İlla
Birleşik Kelimeler: ille velakin
EMİN (Kelime Kökeni: Arapça emīn)
-
Güvenli
Bebesini emin ellere mi bırakmıştı acaba? - Ayşe Kulin
-
Sakıncasız, emniyetli, tehlikesiz
Dağlar hiçbir zaman emin değildir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Şüphesi olmayan
Pek büyük bir serveti olduğundan emin idiler. - Halit Ziya Uşaklıgil
-
Osmanlı Devleti'nde bazı devlet görevlerindeki sorumlu kişi
Şehremini.
Ata Sözleri ve Deyimler
- emin olmak
Birleşik Kelimeler: yediemin, defter emini, sandık emini, sürre emini, şehremini
EMEN
- Bağ çubuğu, ağaç veya sebze dikmek için açılan çukur
EMEL (Kelime Kökeni: Arapça emel)
-
Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek
Bu emele vasıl olmak için bütün gayretimi sarf edeceğim, elimden geleni yapacağım. - Etem İzzet Benice
Ata Sözleri ve Deyimler
- emel beslemek
- emeline alet etmek
ELİM (Kelime Kökeni: Arapça elīm)
-
Acıklı
Geçirmiş olduğum elim sergüzeştin ve sefaletin nihayete ermiş olduğu bir gündü. - Yahya Kemal Beyatlı
ELEM (Kelime Kökeni: Arapça elem)
-
Acı, üzüntü, dert, keder
Bu derdi huy edinenler elem çekmez. - Necip Fazıl Kısakürek
İNME
-
İnmek işi
Büzülüp kaldığım köşede sabahın bir an evvel olmasını, güneşin bir saat evvel arza inmesini bekliyorum. - Etem İzzet Benice
- Vücudun bir bölümünde hareket ve hissetmenin kalkması, felç, nüzul, paralizi
Ata Sözleri ve Deyimler
- inme inmek
Birleşik Kelimeler: dağdan inme, tepeden inme
İLME
- İlmek işi
LİME (Kelime Kökeni: Farsça līme)
- Parça
Birleşik Kelimeler: lime lime
MİNE (Kelime Kökeni: Farsça mīnā)
- Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı
- Saat kadranı
- Dişlerin taç kısmını kaplayan beyaz ve sert doku
- İnce ve parlak nakış
Birleşik Kelimeler: mine çiçeği, ağaç minesi
MENİ (Kelime Kökeni: Arapça menī)
- Erkeklerin cinsel organından salgılanan madde, er suyu, bel (III), atmık, dikel, sperm, sperma
NİYE
-
Niçin, neden
Böyle hiddetlenecektin, niye razı oldun? - Ahmet Kabaklı
YENİ
-
Kullanılmamış veya az kullanılmış olan, eski karşıtı
Yeni giysi. Yeni ayakkabı.
-
Oluş veya çıkışından beri çok zaman geçmemiş olan
Yeni haber. Yeni moda.
-
En son edinilen
Yeni eve taşındık.
-
İşe henüz başlamış
Yeni öğrenci. Yeni asker.
-
O güne kadar söylenmemiş, görülmemiş, gösterilmemiş, düşünülmemiş olan
Yeni bir buluş. Yeni bir düşünce.
-
Tanınmayan, bilinmeyen
Yeni imzalara rastlıyoruz.
-
Daha öncekilerden farklı olan
Yeni ihtiyaçlarımız var.
-
Eskisinin yerine gelen
Yeni vali çok çalışkanmış.
-
Biraz önce, çok zaman geçmeden
Yeni tanıştığım orman uzmanları çok nazik ve kibar insanlardı. - Çetin Altan
Birleşik Kelimeler: yeni ay, yenibahar, yeni baştan, Yeni Çağ, yeniçeri, yeni dalga, yenidoğan, yenidünya, Yeni Dünya, yeni Eflatuncu, yeni eleştirici, yeni gerçekçi, yeni gümüş, yeni izlenimci, yeni sene, yeni Türk harfleri, yeni yazı, yeni yeni, yeni yetme, yeni yıl