YUMUŞAKLIK ile Oluşan Kelimeler (YUMUŞAKLIK Kelime Türetme)

YUMUŞAKLIK harflerinden oluşan 149 kelime bulunuyor. YUMUŞAKLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Yumuşaklık kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

10 Harfli Kelimeler

YUMUŞAKLIK19

8 Harfli Kelimeler

YAMUKLUK13

7 Harfli Kelimeler

UYLAŞIM15, UYUŞMAK15, YUMUŞAK15, KUMAŞLI13, KUŞAKLI12, UŞAKLIK12, UYULMAK12

6 Harfli Kelimeler

UYUŞMA14, ULAŞIM12, YAŞLIK12, KUŞLUK11, UŞAKLI11, UYULMA11, UYUMAK11, KIYMAK10, KIŞLAK10, KUŞLAK10, KUYMAK10, KALKIŞ10, UYAKLI10, YIKMAK10, YILMAK10, KUMALI9, KUMLUK9, ULUMAK9, KILMAK8

5 Harfli Kelimeler

KAYIŞ11, MUŞLU11, YAKIŞ11, YAŞLI11, KUŞKU10, KUYUM10, KUMAŞ10, KAMIŞ10, MUYLU10, MAŞUK10, UYUMA10, YUMUK10, AŞLIK9, ALKIŞ9, AKKUŞ9, KIYMA9, KIYAM9, KIŞLA9, KUŞAK9, KAŞIK9
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

AŞIM9, UYUM9, AŞIK8, ALIŞ8, AKIŞ8, KUYU8, UŞAK8, UYKU8, UYMA8, ULAŞ8, YUMA8, AYIK7, AYLI7, KIYA7, KAYI7, UYAK7, ULUM7, YAKI7, YALI7, ALIM6
Tümünü Gör

3 Harfli Kelimeler

MUŞ8, YAŞ8, AŞI7, KUŞ7, KIŞ7, MAŞ7, ŞUA7, ŞIK7, ŞAM7, AŞK6, AYI6, KAŞ6, ŞAL6, ŞAK6, UMU6, YIL6, KUM5, KAY5, ULU5, YAL5
Tümünü Gör

2 Harfli Kelimeler

ŞU6, AŞ5, AY4, YA4, AM3, MA3, AK2, AL2, LA2

AK

[isim]

  • Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı

[sıfat]

  • Bu renkte olan
  • Beyaz leke

    Bir gözünde akı var.

[sıfat]

[mecaz]

  • Temiz

[sıfat]

[mecaz]

  • Dürüst

[sıfat]

[mecaz]

  • Sıkıntısız, rahat

    Ak günler göresin.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ak akçe kara gün içindir
  • ak dediğine kara demek
  • ak don kara don geçitte belli olur
  • ak gün ağartır, kara gün karartır
  • akı ak karası kara
  • akı karası geçitte belli olur
  • akım derken bokum demek
  • ak koyun kara koyun geçit başında belli olur
  • ak koyunu gören içi dolu yağ sanır
  • ak koyunun kara kuzusu da olur
  • ak köpeğin pamuk pazarına zararı vardır
  • akla karayı seçmek
  • ak sakaldan yok sakala gelmek

Birleşik Kelimeler: ak ağa, akağaç, akamber, akasma, akbaba, akbakla, akbalık, akbalıkçıl, akbasma, akbaş, ak benek, akbuğday, akburçak, akciğer, akçöpleme, akdarı, ak demir, akdiken, akdoğan, akdut, ak gözlü, akgünlük, akhardal, ak kan, akkaraman, akkarınca, akkavak, akkefal, akkelebek, akkor, akkuş, akkuyruk, aklevrek, ak madde, akmantar, ak pak, akpas, akpelin, ak saçlı, aksakal, ak sakallı, aksedir, aksoğan, aksöğüt, aksu, aksuna, aksungur, ak sülümen, aktaş, aktavşan, aktöre, aktutma, ak yazı, ak yel, ak yem, Ak Yıldız, akyuvar, akzambak, yüzü ak, göz akı, yumurta akı, yüz akı

AL

[isim]

  • Kanın rengi, kızıl, kırmızı

[sıfat]

  • Bu renkte olan

    Al bayrak. Al çuha.

  • Dorunun açığı, kızıla çalan at donu

[sıfat]

  • Bu renkte olan (at)
  • Yüze sürülen pembe düzgün, allık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al elmaya taş atan çok olur
  • al giymedim ki alınayım
  • al gömlek gizlenemez
  • alı alına, moru moruna
  • alı al, moru mor
  • al kanlara boyanmak
  • al kiraz üstüne kar yağmış

Birleşik Kelimeler: albasma, albastı, al bayrak, alkarısı, al sancak, alyuvar

[isim]

[eskimiş]

  • Aldatma, düzen, tuzak, hile

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz

[kimya]

  • Alüminyum elementinin simgesi

LA (Kelime Kökeni: İtalyanca la)

[isim]

[müzik]

  • Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
  • Bu sesi gösteren nota işareti

[kimya]

  • Lantan elementinin simgesi

AM

[isim]

[kaba konuşmada]

  • Dişilik organı

[kimya]

  • Amerikyum elementinin simgesi

AY

[ünlem]

  • Birdenbire duyulan acı, ağrı, şaşırma, ürkme veya sevinç anlatan bir söz

    Ay! Sen mi idin? Ay, ne güzel!

[isim]

  • Art arda gelen iki yeni ay arasında geçen süre
  • Yılın on iki bölümünden her biri, mah, meh

    Mart ayı. Nisan ayı. Mayıs ayı.

  • Bir ayın herhangi bir gününden ertesi ayın aynı gününe kadar geçen veya yaklaşık otuz gün olarak kabul edilen süre

    Bu iş ancak üç ayda biter. Temiz iş altı ayda çıkar.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ay ayakta çoban yatakta, ay yatakta çoban ayakta
  • ay aydın, hesap belli
  • ay gibi
  • ay harmanlanmak
  • ayı gördüm, yıldıza itibarım (veya minnetim) yok
  • ayı görmeden bayram etme
  • ay var yılı besler, yıl var ayı beslemez

Birleşik Kelimeler: ay balığı, ay balta, aybaşı, ay başı, aybeay, ay çekirdeği, ayçiçeği, ay çöreği, aydede, aydemir, ay dönümü, ayevi, ay gün takvimi, ay gün yılı, ay hâli, ay ışığı, ay karanlığı, ay modülü, ay örümceği, ay parçası, ay takvimi, ay yıldız, ay yılı, ayda yılda bir, aydan aya, ayrıksı ay, dolunay, dönencel ay, gücük ay, kamerî ay, küçük ay, mübarek ay, yarım ay, yeni ay, aşure ayı, bayram ayı, büyük mevlit ayı, büyük tövbe ayı, cicimayı, döl ayı, küçük mevlit ayı, küçük tövbe ayı, matem ayı, orak ayı, ayın on dördü, üç aylar, tövbe ayları

[isim]

[gök bilimi]

  • Dünya'nın uydusu olan gök cismi, kamer, mah, meh

Birleşik Kelimeler: Ay tutulması

YA (Kelime Kökeni: Arapça yā)

[ünlem]

  • `Ey, hey` anlamlarında bir seslenme sözü

    Yürü ya mübarek!

[edat]

  • Evet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ya Allah
  • ya Rabbi (veya Rab)
  • ya sabır
  • ya sabır çekmek
  • ya ya ya şa şa şa

Birleşik Kelimeler: yalelli

[bağlaç]

  • Şaşma, şaşkınlık bildiren bir söz

    Ya, bu adam kim?

  • Bir düşüncenin karşıtı düşünülürken kullanılan bir söz

    Yetişirim diyorsun, ya yetişemezsen?

  • Gereklik ve onay bildiren cümlelerde yargının onaylandığını bildiren bir söz

    Biz de gelelim mi? -Gelin ya.

  • Dilek ve geniş zaman kiplerinde yargıyı güçlendiren bir söz

    Bu, söylenecek söz mü? -Söylenir ya. Azıcık yardımcı olsa ya.

  • Bilinen, görülen, hatırlanıp anlatılan bir olay dolayısıyla da sorulan başka bir konu için kullanılan bir söz

    Sen geldin, ya Ahmet? Siz karnınızı doyurdunuz, ya ben ne yapayım?

  • Bir düşüncede sıra ile yer alan ayrı cins ögelerden biri ötekilerden üstün görüldüğünde `hele, özellikle` anlamlarında kullanılan bir söz

    O çocuğun terbiyesine, zekâsına, çalışkanlığına diyecek yok, ya inceliği. Fırtına kırdı, döktü, yıktı, ya o ağaçlara verdiği zarar.

  • Cevap niteliğinde olan cümlenin sonuna getirildiğinde asıl yargının arkadan gelen cümle ile anlatılacağını belirten bir söz

    Fena oğlan değildir, değildir ya, yalnız bu sarhoşluğu var. - Memduh Şevket Esendal

  • Bazı çekimli zamanlardan sonra gelerek anlamı pekiştiren, kuvvetlendiren bir söz: Yediydin ya. Oturmuşum ya

Birleşik Kelimeler: ya da, yahut, veya

KUM

[isim]

[madencilik]

  • Silisli kütlelerin, kayaların, doğal etkenlerle parçalanarak ufalanmasından oluşan, deniz kıyısı, dere yatağı vb. yerlerde çok bulunan, ufak, sert tanecikler

    İki kamyon kum getirmemi istedi. - Yusuf Atılgan

  • Armut, ayva vb. meyvelerin etli bölümlerindeki sert tanecikler
  • Vücuttaki bezlerin, özellikle böbreğin ürettiği ince ve katı tanecikler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kumda oynamak
  • kum dökmek
  • kum gibi

Birleşik Kelimeler: kum balığı, kumbaşı, kum çölü, kum engereği, kum fırtınası, kum grisi, kum havucu, kum havuzu, kum kamyonu, kumkayası, kumkazan, kum ocağı, kum otu, kum saati, kum taşı, kum torbası, gök kumu

KAY

[isim]

  • Yağmur, yaz yağmuru

[isim]

[eskimiş]

  • Kusma

ULU

[sıfat]

  • Erdemleri bakımından çok büyük, yüce

    Aile uluları arasında buna bir çare bulmak için dertleşmeler olur. - Reşat Nuri Güntekin

  • Çok yüksek, çok büyük olan (şey)

    Dökülen meyvelerinden fazla, açılmış çiçekleri bulunan bir ulu ağaç. - İbrahim Alâeddin Gövsa

YAL

[isim]

[halk ağzında]

  • Köpek ve sığırlara yedirilmek için un ve kepekle hazırlanan yiyecek

[isim]

  • Yemek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşını, eşini, işini bil
  • aşı pişiren yağ olur, gelinin yüzü ağ olur
  • aş taşınca kepçeye paha olmaz
  • aş tuz ile, tuz oran ile

Birleşik Kelimeler: aş damı, aşerme, aşevi, aşhane, aş ocağı, alaca aş, katıklı aş, arabaşı

ALIM

[isim]

  • Alma işi

[mecaz]

  • Kurum, çalım, gurur

[mecaz]

  • Çekicilik

    O ne eda, o ne alım, o ne çalım! - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: alım çalım, alım satım, dış alım, ön alım, spot alım, zor alım, destekleme alımı

AŞK (Kelime Kökeni: Arapça ʿaşḳ)

[isim]

  • Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu, sevi, sevda, amor (II)

    Gönlüm düştü bu sevdaya / Gel gör beni aşk neyledi - Yunus Emre

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşka düşmek
  • aşka gelmek
  • aşk ağlatır, dert söyletir
  • aşk olmayınca meşk olmaz
  • aşk olsun
  • aşk yapmak

Birleşik Kelimeler: aşkmerdiveni, ilanıaşk, karşılıksız aşk, yasak aşk, yıldırım aşkı

AYI

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Memelilerin etobur takımından, beş parmaklı, tabanlarına basarak yürüyen, yurdumuzda boz türü bulunan, iri gövdeli hayvan, kocaoğlan (Ursus arctos)

[ünlem]

  • Kaba saba olan insanlar için kullanılan bir seslenme sözü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayı gibi
  • ayının kırk türküsü var, kırkı da ahlat üstüne
  • ayı sevdiği yavrusunu hırpalar
  • ayıya kaval çalmak
  • ayı yavrusu ile oynuyor
  • ayıyı fırına atmışlar, yavrusunu ayağının altına almış
  • ayıyı vurmadan postunu satmak

Birleşik Kelimeler: ayıbacağı, ayı balığı, ayıboğan, ayı gülü, ayıkulağı, ayı üzümü, ayı yürüyüşü, bozayı, cicimayı, Büyükayı, Küçükayı, dağ ayısı, denizayısı, marsıvan ayısı

KAŞ

[isim]

[anatomi]

  • Gözlerin üzerinde kemerli birer çizgi oluşturan kısa kıllar

    Alnında boncuk boncuk terler birikmişti, kaşlarının üstüne doğru sızıyordu. - Mahmut Yesari

  • Eyerin ön ve arkasındaki çıkıntılı bölüm

[halk ağzında]

  • Sarp kayalık, uçurum

[halk ağzında]

  • Bağ ve bahçelerde toprak yığarak yapılan sınır, set

[halk ağzında]

  • Ocağın veya şöminenin üst tarafında bulunan, üzerine malzeme konulan çıkıntı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaş (veya kaşını) yıkmak
  • kaş göz etmek
  • kaş göz işareti yapmak
  • kaşı (veya kaşları) çatılmak
  • kaşını gözünü eğmek
  • kaşının altında gözün var dememek
  • kaş ile göz, gerisi söz
  • kaşla göz arasında
  • kaşlarını çatmak
  • kaş yapayım derken (veya yaparken) göz çıkartmak (veya çıkarmak)

Birleşik Kelimeler: kaşbastı, kaş jölesi, çatık kaş, çatma kaş, karakaş, baca kaşı, civankaşı, eyer kaşı, ocak kaşı, yüzük kaşı

[isim]

  • Antalya iline bağlı ilçelerden biri