YOKSULLAŞMA Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

YOKSULLAŞMA harflerini içeren 7 harfli 23 kelime bulunuyor. 7 harfli YOKSULLAŞMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Yoksullaşma ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Yoksullaşma olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

OYLAŞMA14, SOKUŞMA14, UYLAŞMA14, KOŞULMA13, OLUŞMAK13, SOYULMA13, KOYULMA12, OYULMAK12, SOYLAMA12, ULAŞMAK12, OYLAMAK11, OLUMSAL11, SOLUMAK11, SOKULMA11, YOKLAMA11, YOLLAMA11, YALAMUK11, KAMUSAL10, MUSALLA10, SOLLAMA10, SULAMAK10, KOLLAMA9, MUALLAK9

KOLLAMA

[isim]

  • Kollamak işi

    Bu plan üzerinde anlaştılar, sırlarını kimseye sızdırmadılar ve fırsat kollamaya başladılar. - Necip Fazıl Kısakürek

MUALLAK (Kelime Kökeni: Arapça muʿallaḳ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Asılmış, asılı

[mecaz]

  • Sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış

    Komite mahkemesince verilip de nasılsa icra olunmayan muallak kararları yerine getirirdi. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • muallakta olmak (veya kalmak)

KAMUSAL

[sıfat]

  • Kamu ile ilgili

    Bu dönemin siyasal ve kamusal yaşamında en büyük sarsıntı dış olaylar ve savaşlardan geliyordu. - Metin And

Birleşik Kelimeler: kamusal alan

MUSALLA (Kelime Kökeni: Arapça muṣallā)

[isim]

[din bilgisi]

  • Namazgâh
  • Camilerde cenaze namazı kılınan yer

Birleşik Kelimeler: musalla taşı

SOLLAMA

[isim]

  • Sollamak işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sollama yapmak

SULAMAK

[-i]

  • Toprak, bitki, hayvan vb.ne su vermek

    Babası çiçekleri suluyor ve öksürüyordu. - Peyami Safa

  • Hayvana su vermek, suvarmak

[argo]

  • Para ödemek, vermek, harcamak

    Sabah sabah beş milyon lirayı suladık.

OYLAMAK

[-i]

  • Oya koymak veya oya sunmak

OLUMSAL

[sıfat]

[felsefe]

  • Olması kadar olmaması da mümkün bulunan, zorunlu karşıtı

SOLUMAK

[nesnesiz]

  • Nefes alıp vermek

    Soluduğum duman havaya karışırken aniden, kendiliğinden, küçük, bit kadar küçücük bir fikir geldi aklıma. - Elif Şafak

  • Sık ve kesik soluk alıp vermek

    Devlerle güreşmiş gibi soluyordu. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Zorlanmak, gücünün hepsini harcamak

    Otomobil soluyarak Kırmızıtepe'ye tırmanmaya başladı. - Halide Edip Adıvar

SOKULMA

[isim]

  • Sokulmak işi

YOKLAMA

[isim]

  • Yoklamak işi, kontrol

    Müdür sıkı bir kasket yoklaması yapıyor, kapıdan kuş uçurtmuyordu. - Rıfat Ilgaz

  • Bir topluluğu oluşturan üyelerin belli bir zaman ve yerde bulunup bulunmadığını anlamak için yapılan sayma işlemi

    Okulda sınıf yoklaması. Asker yoklaması. Emekli yoklaması.

  • Okullarda öğrencilerin bilgisini anlamak için yapılan sınav

    Yazılı yoklama. Sözlü yoklama.

[hukuk]

  • Yeter sayı tespiti

Birleşik Kelimeler: yazılı yoklama, askerlik yoklaması, göz yoklaması, nabız yoklaması

YOLLAMA

[isim]

  • Yollamak işi

YALAMUK

[isim]

[halk ağzında]

  • Çam ağacının reçineli kabuğu, soymuk
  • Çam ağacının reçineli kabuğundan çıkan öz suyu

KOYULMA

[isim]

  • Koyulmak işi

OYULMAK

[nesnesiz]

  • Oyma işi yapılmak

    Her kelime kayaların içine oyulmuş çukurlara temel taşları gibi iniyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[argo]

  • Kazıklanmak