YEŞİLBAŞ Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler
YEŞİLBAŞ harflerini içeren 3 harfli 25 kelime bulunuyor. 3 harfli YEŞİLBAŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ŞİŞ9,
ALİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿālī)
-
Yüce, yüksek
Bu bizim en büyük, en şanlı, en ali bir günümüz, en mukaddes millî bayramımız. - Ömer Seyfettin
Birleşik Kelimeler: Babıali, zatıalileri, zatıaliniz
- `Kurnazca ve haince düzen` anlamında Ali Cengiz oyunu, `çok zorba` anlamında Ali kıran baş kesen, `bir kimse birinden aldığını ötekine, ötekinden aldığını bir başkasına vererek işini yürütmek` anlamında Ali'nin külahını Veli'ye, Veli'nin külahını Ali'ye giydirmek deyimlerinde geçen bir söz
ELA
- Gözde sarıya çalan kestane rengi
-
Bu renkte olan
Ela gözlerini sevdiğim dilber / Seni görmeyeli göresim geldi - Karacaoğlan
İLE
-
Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, neden veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz
Çabuk bir süvari ile bana haber gönderiniz. - Ömer Seyfettin
-
Bazı soyut adlara getirildiğinde `... olarak, ... bir biçimde` anlamında durum zarfları oluşturan bir söz
Merhametle ona bakıyordu.
-
Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz
Annesi ile babası geldiler. Leylâ ile Mecnun. Gelmeleri ile gitmeleri bir oldu.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... ile beraber
İLA (Kelime Kökeni: Arapça ilā)
-
Belirtilen sayıların da dâhil edildiği aralığı anlatan söz
Bugün Ege'de rüzgâr üç ila beş kuvvetinde esecekmiş.
ABE
- Seslenmek ve dikkati çekmek için özellikle Rumeli'de kullanılan bir söz
ABİ
- 343 ağabey
BAL
- Bal arılarının bitki ve çiçeklerden topladıkları bal özünden yapıp kovanlarındaki petek gözlerine doldurdukları, rengi beyazdan esmere kadar değişen tatlı, koyu, sıvı madde
- Olgunlaşmış incirin, dışına sızan tatlısı
- Ağaçların kabuğundan sızarak pıhtılaşan besi suyu
Ata Sözleri ve Deyimler
- bal alacak çiçeği bilmek (veya bulmak)
- bal bal demekle ağız tatlanmaz
- bal dök de yala
- bal gibi
- balı dibinden, yağı yüzünden
- balın âlâsı oğlun tazesinden
- balı olan bal yemez mi?
- balı parmağı uzun yemez, kısmetlisi yer
- bal ile kaymak yenir ama her keseye göre değil
- bal olan yerde sinek de olur
- bal sağmak
- bal tutan parmağını yalar
Birleşik Kelimeler: bal arısı, balçiçeği, bal dudak, balgümeci, balhane, bal kabağı, bal kelebeği, balköpüğü, bal mumu, bal özü, bal peteği, bal rengi, acı bal, deli bal, süzme bal, ağaç balı, çam balı, gümeç balı, gün balı, kedi balı, kehribar balı, meyan balı, oğul balı, pamuk balı
BEL
- İşaret
Ata Sözleri ve Deyimler
- bel etmek
-
İnsan bedeninde göğüsle karın, sırtla kalçalar arasında daralmış bölüm
Kolum, boynundan beline doğru kayıyor. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Bu bölümün, sırtın altına rastlayan bölgesi
Bel ağrısı.
- Hayvanlarda omuz başı ile sağrı arası
-
Dağ sırtlarında geçit veren çukur yer
Çıksam yüksek bellere gün eylesem / Acep nazlı yâr duyar mı ola? - Halk türküsü
- Geminin orta bölümü
- Bardak, şişe, vazo vb.nin ortasındaki dar bölüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- bel bağlamak
- belden aşağı vurmak
- beli açılmak
- beli bükülmek
- beli çökmek
- belini bükmek
- belini doğrultmak
- belini kırmak
- belini vermek
- bel kırmak
- bel vermek
Birleşik Kelimeler: bel ağrısı, bel bağı, bel evladı, bel fıtığı, belgevşekliği, bel kemeri, belkemiği, bel kemiği, bel kündesi, belsoğukluğu, beli bükük, yarı bel, yol bel, etek belde, elibelinde, eteği belinde, kantarı belinde
- Meni
Ata Sözleri ve Deyimler
- beli gelmek
- belinden gelmek
- Toprağı aktarmaya veya işlemeye yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek veya çatal biçiminde bir tarım aracı
Ata Sözleri ve Deyimler
- bel bellemek
Birleşik Kelimeler: çatal bel
- Ses şiddetiyle ilgili birim
İYE
- Kendisinin olan bir şeyi, yasaya uygun olarak dilediği gibi kullanabilen kimse, sahip
- Veli
Ata Sözleri ve Deyimler
- iyesi olmak
LEY (Kelime Kökeni: Rumence)
- Moldova ve Romanya'nın para birimi
LEB
-
`Daha söze başlanırken ne denmek istenildiğini çabucak anlamak` anlamındaki leb demeden leblebiyi anlamak deyiminde geçen bir söz
Doğrusu leb demeden leblebiyi anlarmışsınız, demek ister. - Orhan Kemal
YEL
- Rüzgâr
- Romatizma ağrısı
- Kalın bağırsaktaki gaz
Ata Sözleri ve Deyimler
- yele vermek
- yel gibi
- yel gibi gelen sel gibi gider
- yel üfürdü, sel (veya su) götürdü
- yel vermek
Birleşik Kelimeler: yel değirmeni, yelkesen, yelkıran, yelkovan, yelölçer, yel yepelek, yel yeperek, yelyutan, akça yel, ak yel, boz yel, kaba yel, kara yel, kızıl yel, akşam yeli, deniz yeli, gün yeli, kara yeli, sabah yeli, sam yeli, seher yeli, tan yeli, yıldız yeli
YAL
- Köpek ve sığırlara yedirilmek için un ve kepekle hazırlanan yiyecek
LEŞ (Kelime Kökeni: Farsça lāşe)
- Kokmuş hayvan ölüsü
- Çok kötü kokan
Ata Sözleri ve Deyimler
- leş gibi
- leş gibi sarhoş
- leş gibi serilmek
- leşini çıkarmak
- leşini sermek
Birleşik Kelimeler: leş kargası, gemi leşi
ŞİA (Kelime Kökeni: Arapça şīʿa)
- İslamiyette Hz. Ali'ye yandaş olan kimseler
- Şiilik