YAZIŞMAK Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler
YAZIŞMAK harflerini içeren 3 harfli 24 kelime bulunuyor. 3 harfli YAZIŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ŞAZ9,
AKA
- Ağabey
ÂMÂ (Kelime Kökeni: Arapça aʿmā)
- Görme engelli
-
Çelişkili ve tutarsız iki cümleyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz, amma, lakin, velakin
Para kazanmayı hiç sevmiyordu ama hesapsız harcamaya bayılıyordu. - Necati Cumalı
-
Uyarma veya şartlı bir ifade niteliğinde olan bir cümleyi, başka bir cümleye bağlamaya yarayan bir söz
Fala inanmam ama fırsat bulursam baktırmadan da yapamam. - Kemal Tahir
-
Beklenmeyen bir sonucu anlatan iki cümleyi onun sebebi durumunda olan cümleye bağlayan bir söz
Gerçi yeni nesil, eskiyi öğrenmekte bir fayda görmüyor ama ben gene de yazayım. - Burhan Felek
-
Bir yargıyı veya bir buyruğu pekiştirmek için de kullanılan bir söz
Güzel ama güzel bir söz söyledi.
-
Bazen dikkati çekmek için cümlenin sonuna getirilen bir söz
Gerçi vekillerden bazıları yerli yerinde duruyordu ama! - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- ama ne
- aması maması yok!
- aması var
AKI
- Herhangi bir kuvvet alanında, belli bir düzlemin belli bir bölümünden geçtiği varsayılan güç çizgileri, seyelan
Birleşik Kelimeler: ışık akısı, ışınım akısı
KAM
- Şaman
- Zevk, mutluluk, tat
Ata Sözleri ve Deyimler
- kâm almak
AYA
- Elin parmak dipleriyle bilek arasındaki iç bölümü, avuç içi
- Ayak tabanı
- Yaprakların düz ve parlak bölümü
Birleşik Kelimeler: el ayası, köpekayası, yaprak ayası
KAY
- Yağmur, yaz yağmuru
- Kusma
YAK (Kelime Kökeni: Tibetçe)
- Tibet'te, Asya'nın bazı yörelerinde yabani veya evcil olarak yaşayan, kılları uzun bir tür öküz, Tibet öküzü, Tibet sığırı (Bos grunniens)
AŞK (Kelime Kökeni: Arapça ʿaşḳ)
-
Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu, sevi, sevda, amor (II)
Gönlüm düştü bu sevdaya / Gel gör beni aşk neyledi - Yunus Emre
Ata Sözleri ve Deyimler
- aşka düşmek
- aşka gelmek
- aşk ağlatır, dert söyletir
- aşk olmayınca meşk olmaz
- aşk olsun
- aşk yapmak
Birleşik Kelimeler: aşkmerdiveni, ilanıaşk, karşılıksız aşk, yasak aşk, yıldırım aşkı
AYI
- Memelilerin etobur takımından, beş parmaklı, tabanlarına basarak yürüyen, yurdumuzda boz türü bulunan, iri gövdeli hayvan, kocaoğlan (Ursus arctos)
- Kaba saba olan insanlar için kullanılan bir seslenme sözü
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayı gibi
- ayının kırk türküsü var, kırkı da ahlat üstüne
- ayı sevdiği yavrusunu hırpalar
- ayıya kaval çalmak
- ayı yavrusu ile oynuyor
- ayıyı fırına atmışlar, yavrusunu ayağının altına almış
- ayıyı vurmadan postunu satmak
Birleşik Kelimeler: ayıbacağı, ayı balığı, ayıboğan, ayı gülü, ayıkulağı, ayı üzümü, ayı yürüyüşü, bozayı, cicimayı, Büyükayı, Küçükayı, dağ ayısı, denizayısı, marsıvan ayısı
AZA (Kelime Kökeni: Arapça aʿżā)
-
Üye
Komşu gencine yüz vermemiş, çocuklu bir mahkeme azasıyla evlenmişti. - Reşat Nuri Güntekin
-
Vücut parçası, organ
Bu vücut, bütün azası kırılmış, birbiri üstüne yığılmış bir külçe hâlinde. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Birleşik Kelimeler: murahhas aza
KAŞ
-
Gözlerin üzerinde kemerli birer çizgi oluşturan kısa kıllar
Alnında boncuk boncuk terler birikmişti, kaşlarının üstüne doğru sızıyordu. - Mahmut Yesari
- Eyerin ön ve arkasındaki çıkıntılı bölüm
- Sarp kayalık, uçurum
- Bağ ve bahçelerde toprak yığarak yapılan sınır, set
- Ocağın veya şöminenin üst tarafında bulunan, üzerine malzeme konulan çıkıntı
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaş (veya kaşını) yıkmak
- kaş göz etmek
- kaş göz işareti yapmak
- kaşı (veya kaşları) çatılmak
- kaşını gözünü eğmek
- kaşının altında gözün var dememek
- kaş ile göz, gerisi söz
- kaşla göz arasında
- kaşlarını çatmak
- kaş yapayım derken (veya yaparken) göz çıkartmak (veya çıkarmak)
Birleşik Kelimeler: kaşbastı, kaş jölesi, çatık kaş, çatma kaş, karakaş, baca kaşı, civankaşı, eyer kaşı, ocak kaşı, yüzük kaşı
- Antalya iline bağlı ilçelerden biri
KAZ
-
Perde ayaklılardan, uzun, beyaz veya gri boyunlu, suda ve karada yaşayan, uçan, yabani veya evcil kuş (Anser)
Kazı yıkayıp temizlemişler, sonra da parçalayıp tencereye koymuşlar. - Çetin Altan
- Budala
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
- kazı koz anlamak
- kazın ayağı öyle değil
Birleşik Kelimeler: kaz adımı, kazayağı, kazboku, kaz kafalı, kazkanadı, kaz tüyü, deniz kazı, yaban kazı
ŞAK
- Eni geniş bir şeyle vurulduğunda çıkan ses
Ata Sözleri ve Deyimler
- şak diye
Birleşik Kelimeler: şak şak
- Yarma, yarılma
- Yarık, çatlak
Birleşik Kelimeler: şakketmek
AŞI
- Birtakım hastalıklara karşı bağışıklık sağlamak için vücuda verilen, o hastalığın mikrobuyla hazırlanmış eriyik
-
Bu eriyiğin uygulanması
Çiçek aşısı. Kolera aşısı. Tifo aşısı.
- Bir ağacın dalı veya gövdesi üzerine, aynı familyanın daha iyi bir türünden alınan dal, göz, tomurcuk vb. parçaları kaynaştırma işi
- Bu yolla eklenen parça
-
Aşılı (bitki)
Sana yeni aşı güllerimi göstereceğim. - Aka Gündüz
Ata Sözleri ve Deyimler
- aşı olmak (veya vurulmak veya yapılmak)
- aşı vurmak (veya yapmak)
Birleşik Kelimeler: aşı boyalı, aşı boyası, aşı kâğıdı, aşı taşı, çatal aşı, kakma aşı, karma aşı, yarma aşı, çiçek aşısı, göz aşısı, kalem aşısı, yaprak aşısı
AZI
- Köpek dişlerinden sonra içeriye doğru, alt ve üst çenenin iki yanında beşer tane bulunan ve yiyecekleri öğütmeye yarayan dişlerin ortak adı, azı dişi, öğütücü diş
- Öküz arabalarında ön ve arka yastıkları dingile bağlayan ağaç çivi
Birleşik Kelimeler: azı dişi