YAPRAKSIZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
YAPRAKSIZ harflerini içeren 5 harfli 45 kelime bulunuyor. 5 harfli YAPRAKSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ZIPKA13,
SARAK
- Yapı yüzeylerinde yatay, enli, az çıkıntılı, süslü veya düz silme
SAKAR
- Bazı hayvanların, özellikle atların alınlarında bulunan beyaz leke, küçük akıtma
-
Sık sık küçük, önemsiz kazalar yapan (kimse)
Orada ne babamın sakar hareketlerinden ne annemin çehresindeki hüznünden haberim olurdu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Birleşik Kelimeler: sakar meke, sakar otu
KASIR (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣr)
-
Köşk
Padişah bu kasırdan donanmanın sefere çıkışını izlermiş. - Ahmet Ümit
KAYRA
- Yüksek tutulan veya sayılan birinden gelen iyilik, lütuf, ihsan, atıfet, inayet
Birleşik Kelimeler: Tanrı kayrası
KAYAR
- Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi
- Pay
SARIK
-
Sarılarak meydana getirilen başlık
O artık sarığı ile, cübbesi ve lapçınları ile tam bir hoca efendi idi. - Tarık Buğra
- Kavuk, fes gibi bazı başlıkların üzerine sarılan tülbent, şal vb
YARAK
- Silah
- Erkeklik organı
Birleşik Kelimeler: dalyarak
YARKA (Kelime Kökeni: Bulgarca)
- Büyük piliç
AYRIK
-
Ayrılmış
Yandan ayrık, tek tük gümüş pırıltılı saçları. - Yusuf Ziya Ortaç
- Ayrı tutulan, başkalarına benzemeyen, ayrıcalı, müstesna
- Kural dışı
-
Düzgün ve uygun olmayan, çarpık
Apış arasına fazla tülbent ve mermerşahi tıkarak bebeği çarpık ve ayrık bacaklı, tenasüpsüz olmaktan korur. - Refik Halit Karay
- Ayrık otu
Birleşik Kelimeler: ayrık kümeler, ayrık otu
AYSAR
- Ayın etkisiyle huyunun değiştiği sanılan (kimse)
- Değişken huylu, kararsız (kimse)
KIRAY
- Yol kesen, asi
- Genç, delikanlı
KAYIR
- Kalın kum
- İnce kum
SARAY (Kelime Kökeni: Farsça serāy)
-
Hükümdarların veya devlet başkanlarının oturduğu büyük yapı
Sarayın içine girmiş olanlar bir bir süngülendiler. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Kamu işlerinin yürütüldüğü büyük yapı
Emniyet Sarayı. Spor ve Sergi Sarayı.
-
Görkemli ve gösterişli yapı
Bu ev bir saray.
-
Devlet başkanı ve çevresi
Saraydan çağrılmış.
Birleşik Kelimeler: saray çiçeği, saray konut, saray lokması, saray menekşesi, saraypatı, kervansaray, adalet sarayı, belediye sarayı, kitap sarayı, kültür sarayı, satış sarayı
- Tekirdağ iline bağlı ilçelerden biri
- Van iline bağlı ilçelerden biri
YARIK
-
Yarılarak açılmış yer, geniş çatlak
Tam öğle vakitleri yüksek kaya yarığının dibinde toplanıyor, bir saat kadar güneşleniyorduk. - Aka Gündüz
- İnce bir çizgi durumunda açılmış yara
-
Anlaşmazlık
Şimdiden birtakım yarıklar açan siyasi rekabetten başka ne mana verilebilirdi? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Küçük bir ışık demeti elde etmek için ışık kaynağının önüne konulan, saydam olmayan bir düzlem üzerine açılmış, dikdörtgen biçiminde küçük delik
- Çatlak
- Dişinin cinsel organı
- Yarılarak açılmış veya yarılarak oluşmuş
Birleşik Kelimeler: yarık dudak, karnıyarık, tabanı yarık, dudak yarığı
YASAK
-
Bir işin yapılmasına karşı olan yasal veya yasa dışı engel, memnuiyet
İçki yasağı. Av yasağı.
-
Yapılmaması istenmiş olan, yok, memnu, haram
Bizim çocukluğumuzun şiirlerinde neşe yasak denecek kadar ayıptı. - Falih Rıfkı Atay
Ata Sözleri ve Deyimler
- yasağı (veya yasakları) çiğnemek
- yasak etmek
- yasak olmak
- yasak savmak
Birleşik Kelimeler: yasak aşk, yasak bölge, yasak ilişki, yasak kitap, yasak meyve, av yasağı, basın yasağı, seçim yasağı