YANKILAMA Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

YANKILAMA harflerini içeren 7 harfli 25 kelime bulunuyor. 7 harfli YANKILAMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Yankılama ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Yankılama olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

AYILMAK11, MAYALIK11, YIKANMA11, YANILMA11, YAMALIK11, YAKILMA11, YAKINMA11, AYLAMAK10, AYLANMA10, AYNALIK10, KAYNAMA10, NALAYIK10, YANAKLI10, YANLAMA10, YALANMA10, YALAMAK10, ANMALIK9, ANILMAK9, ALINMAK9, KINLAMA9, KALINMA9, ANLAMAK8, ALMANAK8, AKLANMA8, KANLAMA8

ANLAMAK

[-i]

  • Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak

    Yıldızın hemen altında, namluya benzer bir başka şekil var, bunun bir tabanca olduğunu anlamakta gecikmiyorum. - Ahmet Ümit

  • Yeni bilgileri eskileriyle bir araya getirerek sonuç niteliğinde başka bir bilgi edinmek
  • Sorup öğrenmek
  • Doğru ve yerinde bulmak

    Hani bunu anladık ama!

  • Birinin duygularını, istek ve düşüncelerini sezebilmek

    Kabul etmeyeceğini ben daha o gün anlamıştım. - Mithat Cemal Kuntay

[-den]

  • Bir şey hakkında bilgisi bulunmak

    Hele bir de denizcilikten anlamıyorsanız su üstünde bahadırlık göstermek yerine beceriksizlik göstereceksiniz demektir. - İsmet Özel

[nesnesiz]

[-den]

  • Yarar sağlamak

    Bu ilaçtan hiçbir şey anlamadım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anladımsa arap olayım
  • anlarsın ya!
  • anlayalım!
  • anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az
  • anlayıp dinlemek

ALMANAK (Kelime Kökeni: Fransızca almanach)

[isim]

  • Yıllık

    Almanağın dörtte üçü istatistik ve grafiklerle dolu idi. - Memduh Şevket Esendal

AKLANMA

[isim]

[hukuk]

  • Aklanmak işi

KANLAMA

[isim]

  • Kanlamak işi

ANMALIK

[isim]

  • Anılmak üzere verilen nesne, hatıra, yadigâr, bergüzar

ANILMAK

[nesnesiz]

  • Anma işine konu olmak, hatırlanmak

    Oğlakçı köyünün Kerem dede diye anılan beyaz sakallı, güzel yüzlü âşık bir şairi varmış. - Halide Edip Adıvar

ALINMAK

[-e]

[nesnesiz]

  • Alma işi yapılmak

    Mahalle mektebinden alınmış, rüştiyeye verilmiş. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Elde edilmek

    Her biri gerçek hayattan alınmış birer gerçek olmak. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[-den]

  • Uyarlanmak

[-e]

[-den]

[mecaz]

  • Bir sözün, bir davranışın kendisine söylediğini veya yapıldığını sanarak incinmek, kırılmak

    Emekli ajan, alınmış gibi maun masanın arkasında oturan kişiyi süzdü. - Osman Aysu

Birleşik Kelimeler: açığa alınmak

KINLAMA

[isim]

  • Kınlamak işi

KALINMA

[isim]

  • Kalınmak işi

AYLAMAK

[-i]

[halk ağzında]

  • Beklemek

[nesnesiz]

  • Sürmek, devam etmek

[-de]

  • Ayı dolduran bir süre geçirmek, aylarca kalmak

AYLANMA

[isim]

  • Aylanmak işi

AYNALIK

[isim]

[denizcilik]

  • Geminin ve bağlı bulunduğu limanın adı yazılan, düz veya az yuvarlak kıç bölüm

Birleşik Kelimeler: aynalık tahtası

KAYNAMA

[isim]

  • Kaynamak işi

    Kırılan kaval kemiği yeni yeni kaynamaya başladığında arkadaşları ona içkiye devam ederse sakat kalacağını söylediler. - İhsan Oktay Anar

[kimya]

  • Boya filminde hava veya solvent buharının kabarcık durumunda bulunması

Birleşik Kelimeler: kaynama noktası

NALAYIK (Kelime Kökeni: Farsça nā + Arapça lāyiḳ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yakışıksız, hoş olmayan

    Başka kızların böyle nalayık hâllerde bulunması senin için bir mazeret değildir kızım. - Reşat Nuri Güntekin

YANAKLI

[sıfat]

  • Yanağı olan

    Halil al yanaklı, ürkek gözlü, köse bir simitçidir. - Sait Faik Abasıyanık

  • Yan yüzeyinde şişkinlik olan (lastik)

Birleşik Kelimeler: elma yanaklı