YANKESİCİLİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
YANKESİCİLİK harflerini içeren 6 harfli 40 kelime bulunuyor. 6 harfli YANKESİCİLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
İYİCİL11,
İKİLİK
-
İki değişik kullanımı veya uygulaması olma durumu
Yaz tarifesi, kış tarifesi diye bir ikilik de gerek değildir. - Nazım Hikmet
- Birbirine kötülük etmeye kadar varan sürekli anlaşmazlık, tefrika
-
İkisi bir arada, iki taneden oluşmuş, iki tane alabilen
İkilik cezve.
-
Görüş veya düşüncede ikiye bölünmüş olma durumu, anlaşmazlık
Kasabanın tarihi, bir bakıma ikiliklerinin tarihiydi. - Necati Cumalı
- İki kuruşluk gümüş akçe
- Birlik notanın yarı süre değerindeki nota
Birleşik Kelimeler: kırkikilik, duyum ikiliği
İLİNEK
- Bir şeye zorunluluk sonucu bağlı olmayan, onun özünde bulunmayan, rastlantı ile olan nitelik, araz
KLİNİK (Kelime Kökeni: Fransızca clinique)
-
Hastanın bakıldığı, muayene edildiği yer
Onu, anlamını yitiren kliniğe ayaklarının alışkanlığı götürüyordu. - Tarık Buğra
- Hekim olacak öğrencilerin hasta başında uygulamalı olarak ders gördükleri hasta koğuşu
-
Vücut muayenesinde görülen (hastalık belirtisi)
Klinik belirtiler çoğu kez bir hastalığın teşhisi için yetmeyebilir.
Birleşik Kelimeler: klinik araştırma, klinik vaka
ASİLİK
- Başkaldırıcılık
Ata Sözleri ve Deyimler
- asilik etmek
AKSİNE
-
Tersine
Dikkatle dinlemiyordu bu haberleri. Aksine gittikçe artan bir güvensizlik duyuyordu söylenen sözlere. - Necati Cumalı
AKSEKİ
- Antalya iline bağlı ilçelerden biri
ALEKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca alexie)
- Okuma yitimi
İSİLİK
- Terlemekten veya sıcaktan vücutta meydana gelen küçük pembe kabartılar, ısırgın
İNİKÂS (Kelime Kökeni: Arapça inʿikās)
- Yansı
- Yankı
- Piyasada tepki veya etki
Ata Sözleri ve Deyimler
- inikâs etmek
İLİKSİ
- İliği andıran, iliğe benzeyen
KİLİSE (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Hristiyanların ibadet etmek için toplandıkları yer
Onlardan iki fedai kilise kapısının karşısındaki harap evin penceresine mitralyözlerini kurdu. - Necip Fazıl Kısakürek
- Hristiyanlıkla ilgili dinî kuruluş
- Hristiyanlığın öğretilmesi, dinî işlerin yönetimi vb. ile ilgilenen papa ve piskoposlar topluluğu
Ata Sözleri ve Deyimler
- kilise direği gibi
Birleşik Kelimeler: kilise çanı, kilise hukuku, başkilise
KLASİK (Kelime Kökeni: Fransızca classique)
-
Üzerinden çok zaman geçtiği hâlde değerini yitirmeyen, türünde örnek olarak görülen eser
Klasikler bir kültür, bir gusto, bir seviye ölçütüdür. - Haldun Taner
-
XVII. yüzyıl Fransız dili, sanatı ve yazarları ile ilgili olan
Racine bir Fransız klasik yazarıdır.
- Alışılmış
- Sanatta kuralcı
-
Kökleşik
Klasik şiirin yıkıldığından beri şiiri, bin kişi bin türlü tarif ediyor. - Yahya Kemal Beyatlı
-
Eski Yunan, Roma ve XVII. yüzyıl Fransız sanatıyla ilgili sanatçı veya eser
Yunan klasikleri. Fransız klasikleri.
-
Eski Yunan ve Roma çağı dili ve sanatı ile ilgili olan
Klasik eserlerin oynandığı bir millî tiyatroları yok. - Haldun Taner
KESKİN
-
Çok kesici, iyi kesen
Sonunda keskin bir taşı testere gibi kullanarak ipi incelte incelte kopardı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Tiz (ses)
Bir kadın sesiydi bu. İnce ve keskin, dikkati hemen kapan ve bırakmayan bir ses. - Peyami Safa
-
Kırıcı, incitici
En yakın dostlarının bile kusurlarını keskin bir dille yüzlerine vururmuş. - Haldun Taner
-
Etkili, sert
Masanın başında, güneşten yanmış yüzü, sert ve derin çizgilerle dolu, keskin bakışlı, kıranta bir adam oturuyor. - Esat Mahmut Karakurt
-
Kıvrak
Bu çeneyle atbaşı giden keskin bir zekâsı var. - Cahit Sıtkı Tarancı
- Hassas
- Dikkatli
- Zampara
Ata Sözleri ve Deyimler
- keskin sirke küpüne (veya kabına) zarar
- keskin zekâ keramete kıç attırır
Birleşik Kelimeler: keskin nişancı, gözü keskin
- Kırıkkale iline bağlı ilçelerden biri
LİSANİ (Kelime Kökeni: Arapça lisānī)
- Dille ilgili
NEKAİS (Kelime Kökeni: Arapça neḳāʾiṣ)
- Eksiklikler, noksanlıklar