YAKINLAŞMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

YAKINLAŞMAK harflerini içeren 7 harfli 71 kelime bulunuyor. 7 harfli YAKINLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YAKIŞMA14, ANLAYIŞ13, KANAYIŞ13, KAYŞAMA13, ŞAKAYIK13, YANAŞMA13, YANAŞIK13, YANŞAMA13, YALANIŞ13, YAŞANMA13, YAŞAMAK13, AŞAMALI12, AŞILAMA12, AŞILMAK12, AŞINMAK12, AKIŞMAK12, ALMAŞIK12, ALIŞMAK12, KIŞLAMA12, KAKIŞMA12, KAŞIMAK12, KAŞINMA12, MAŞALIK12, ŞAKIMAK12, YAŞANAK12, ANLAŞIK11, ANLAŞMA11, AYILMAK11, AYIKMAK11, AKIŞKAN11, ALIŞKAN11, AKKIŞLA11, AKLAŞMA11, KAŞANMA11, KAŞLAMA11, MAYALIK11, ŞAKLAMA11, YIKANMA11, YIKAMAK11, YANILMA11, YAMALIK11, YAKILMA11, YAKINMA11, AYLAMAK10, AYLANMA10, AYNALIK10, AYAKLIK10, KAYALIK10, KAYNAMA10, NALAYIK10, YANAKLI10, YANLAMA10, YAKALIK10, YALANMA10, YALAMAK10, ANMALIK9, ANILMAK9, ALINMAK9, IKLAMAK9, KINAMAK9, KINLAMA9, KANIKMA9, KALINMA9, KAKILMA9, KAKMALI9, ANLAMAK8, ALMANAK8, AKLAMAK8, AKLANMA8, KANLAMA8, KANAMAK8

ANLAMAK

[-i]

  • Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak

    Yıldızın hemen altında, namluya benzer bir başka şekil var, bunun bir tabanca olduğunu anlamakta gecikmiyorum. - Ahmet Ümit

  • Yeni bilgileri eskileriyle bir araya getirerek sonuç niteliğinde başka bir bilgi edinmek
  • Sorup öğrenmek
  • Doğru ve yerinde bulmak

    Hani bunu anladık ama!

  • Birinin duygularını, istek ve düşüncelerini sezebilmek

    Kabul etmeyeceğini ben daha o gün anlamıştım. - Mithat Cemal Kuntay

[-den]

  • Bir şey hakkında bilgisi bulunmak

    Hele bir de denizcilikten anlamıyorsanız su üstünde bahadırlık göstermek yerine beceriksizlik göstereceksiniz demektir. - İsmet Özel

[nesnesiz]

[-den]

  • Yarar sağlamak

    Bu ilaçtan hiçbir şey anlamadım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anladımsa arap olayım
  • anlarsın ya!
  • anlayalım!
  • anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az
  • anlayıp dinlemek

ALMANAK (Kelime Kökeni: Fransızca almanach)

[isim]

  • Yıllık

    Almanağın dörtte üçü istatistik ve grafiklerle dolu idi. - Memduh Şevket Esendal

AKLAMAK

[-i]

[hukuk]

  • Suçsuz veya borçsuz olduğu yargısına vararak birini temize çıkarmak, tebriye etmek, ibra etmek

    Bir kitabın çok satmasında o kitabı aklayıcı nedenler pek özel durumlara bağlıdır. - Necati Cumalı

AKLANMA

[isim]

[hukuk]

  • Aklanmak işi

KANLAMA

[isim]

  • Kanlamak işi

KANAMAK

[nesnesiz]

  • Vücudun herhangi bir yerinden kan akmak, kan gelmek

[mecaz]

  • Manevi acılar yeniden etkisini duyurmak, depreşmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kanayan yara olmak

ANMALIK

[isim]

  • Anılmak üzere verilen nesne, hatıra, yadigâr, bergüzar

ANILMAK

[nesnesiz]

  • Anma işine konu olmak, hatırlanmak

    Oğlakçı köyünün Kerem dede diye anılan beyaz sakallı, güzel yüzlü âşık bir şairi varmış. - Halide Edip Adıvar

ALINMAK

[-e]

[nesnesiz]

  • Alma işi yapılmak

    Mahalle mektebinden alınmış, rüştiyeye verilmiş. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Elde edilmek

    Her biri gerçek hayattan alınmış birer gerçek olmak. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[-den]

  • Uyarlanmak

[-e]

[-den]

[mecaz]

  • Bir sözün, bir davranışın kendisine söylediğini veya yapıldığını sanarak incinmek, kırılmak

    Emekli ajan, alınmış gibi maun masanın arkasında oturan kişiyi süzdü. - Osman Aysu

Birleşik Kelimeler: açığa alınmak

IKLAMAK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Yük altında güçlükle solumak
  • Ağlarken bunalır ve soluğu kesilir gibi iç çekmek

Birleşik Kelimeler: ıklaya sıklaya

KINAMAK

[-i]

  • Yapılan bir işin kötü olduğunu belirtir bir biçimde söz söylemek, ayıplamak, takbih etmek

    Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil - Karacaoğlan

KINLAMA

[isim]

  • Kınlamak işi

KANIKMA

[isim]

  • Kanıkma işi

KALINMA

[isim]

  • Kalınmak işi

KAKILMA

[isim]

  • Kakılmak işi