VİDALAMA Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

VİDALAMA harflerini içeren 4 harfli 27 kelime bulunuyor. 4 harfli VİDALAMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Vidalama ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Vidalama olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

DAVA12, VİDA12, VADİ12, AVAM11, MAVİ11, AVAL10, LİVA10, LAVA10, VALİ10, ADAM7, DAMA7, DAİM7, İDAM7, ADİL6, ADLİ6, ALİM5, ALMA5, AMAL5, AMİL5, İMLA5, İMAL5, İLAM5, LİMA5, LAMA5, MALİ5, MALA5, MAİL5

ÂLİM (Kelime Kökeni: Arapça ʿālim)

[isim]

  • Bilgin

    Hiçbir şeye inanmayan, ne inkılapçı ne muhafazakâr ne âlim ne şair olabilir. - Orhan Seyfi Orhon

Ata Sözleri ve Deyimler

  • âlim unutmuş, kalem unutmamış

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bilen

ALMA

[isim]

  • Almak işi, ahiz, derç, ittihaz, kabız
  • Bir iş adamının veya profesyonel sporcunun para karşılığı başka bir işe veya kulübe geçmesi, transfer

Birleşik Kelimeler: açığa alma, kültüre alma, satın alma, koku alma duyusu, tat alma duyusu, tat alma organı

AMAL (Kelime Kökeni: Arapça aʿmāl)

[isim]

[eskimiş]

  • İşler, işlemler

Birleşik Kelimeler: amalierbaa

AMİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿāmil)

[isim]

  • Etken, etmen, sebep, faktör

    Acaba bu cereyan ne gibi tarihî amillerin tesiriyle doğdu. - Fuat Köprülü

İMLA (Kelime Kökeni: Arapça imlāʾ)

[isim]

  • Yazım

    İmla bahsi yalnız bizde değil Fransa'da dahi gariplikler uyandırmıştır. - Ahmet Rasim

[eskimiş]

  • Doldurma, doldurulma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imla etmek
  • imlaya gelmemek

İMAL (Kelime Kökeni: Arapça iʿmāl)

[isim]

  • Ham maddeyi işleyip mal üretme
  • Yapım

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imal etmek

İLAM (Kelime Kökeni: Arapça iʿlām)

[isim]

[eskimiş]

  • Bildirme, anlatma

[hukuk]

  • Bir davanın mahkemece nasıl bir hükme bağlandığını gösteren resmî belge

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilam etmek

Birleşik Kelimeler: boşanma ilamı, veraset ilamı

L

  • Romen rakamları dizisinde 50 sayısını gösteren işaret

LAMA (Kelime Kökeni: Fransızca lama)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Geviş getirenlerden, Güney Amerika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan, yük hayvanı olarak kullanılan, karadan aka kadar türlü renklerde olabilen, tüyleri uzun, boyu yüksek ve boynu uzun hayvan

[isim]

  • Tibetlilerde ve Moğollarda Buda rahibi

Birleşik Kelimeler: dalay lama

[isim]

  • Küçük maden veya cam şerit

MALİ (Kelime Kökeni: Arapça mālī)

[sıfat]

  • Mal ile ilgili

    Mali durumu zaten kötü. - Haldun Taner

  • Parasal
  • Maliyeye ilişkin, maliye ile ilgili

    Mali önlemler.

Birleşik Kelimeler: mali analist, mali belge, mali cebir, mali senet, mali yıl

MALA (Kelime Kökeni: Farsça māle)

[isim]

  • Harç alıp sürmeye yarayan, çoğu üçgen biçiminde, yassı, demirden, üstten tahta saplı sıvama aracı

MAİL (Kelime Kökeni: Arapça māʾil)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eğilimi olan

    Türk ruhu, çocukluğu anından itibaren mücerrede maildir. - Asaf Halet Çelebi

  • Eğik
  • Benzeyen, andıran

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mail olmak

ADİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿādil)

[sıfat]

  • Adaletle iş gören, adaletten, doğruluktan ayrılmayan, hakkı yerine getiren, adaletli

    Milletler tarihte fatihlerden fazla adillere bağlıdırlar. - Falih Rıfkı Atay

ADLİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿadlī)

[sıfat]

[hukuk]

  • Adaletle ilgili

Birleşik Kelimeler: adli eczacılık, adli makam, adli merci, adli polis, adli sicil, adli tabip, adli tatil, adli tıp, adli yıl, adli zabıta

ADAM (Kelime Kökeni: Arapça ādem)

[isim]

  • İnsan
  • Erkek kişi

    İyi bir adam isterse, babası da verirse varacak. - Memduh Şevket Esendal

  • Birinin yanında bulunan ve işini yapan kimse

    Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar. - Kemal Tahir

  • Birinin yararlandığı, kullandığı kimse

    Hemen hepsi para çevrelerinin adamlarıydı. - Cemil Meriç

  • Daima birinin yanında olan, onu destekleyen, isteklerini yerine getiren kimse

    O benim adamımdır, hiçbir ricamı geri çevirmez.

  • Görevli kimse

    Artık şunları toplatsak, dedi, kavasa söyleseniz de bir adam buluverse. - Refik Halit Karay

  • İyi huylu, güvenilir kimse
  • Bir alanı benimseyen kimse

[halk ağzında]

  • Eş, koca

Ata Sözleri ve Deyimler

  • adama benzemek (veya dönmek)
  • adam adama gerek olur
  • adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil
  • adam adamdan korkmaz, utanır
  • adam adamı bir kez aldatır
  • adam almamak
  • adam beğenmemek
  • adamdan saymak
  • adam değilim
  • adam etmek
  • adam gibi
  • adamı
  • adamın adı çıkacağına canı çıksın
  • adamına göre
  • adamın iyisi işbaşında (veya alışverişte) belli olur
  • adamın kötüsü olmaz, meğer züğürt ola
  • adamın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork
  • adam içine çıkmak
  • adam içine karışmak
  • adam kullanmak
  • adam olacak çocuk bokundan belli olur
  • adam olana bir söz yeter
  • adam olana çok bile
  • adam olmak
  • adam sanmak
  • adam sen de!
  • adam sırasına geçmek (veya girmek)
  • adam yerine (veya hesabına) koymak

Birleşik Kelimeler: adam adama, adamakıllı, adam başı, adam boyu, adam kıtlığında, adamkökü, adamotu, adam sarrafı, adam sendeci, adam yokluğunda, altın adam, asılmışadam, baba adam, balık adam, beyaz adam, bulaşık adam, istenmeyen adam, kardan adam, kiralık adam, kötü adam, kurbağa adam, lüzumsuz adam, Müslüman adam, ömür adam, parmak adam, parmak çocuk, sokaktaki adam, son adam, tek adam, teknik adam, yarım adam, ahiret adamı, bilim adamı, dağ adamı, dava adamı, devlet adamı, din adamı, el adamı, ev adamı, fikir adamı, gemi adamı, görev adamı, gösteri adamı, günün adamı, halk adamı, hayat adamı, ilim adamı, iş adamı, kanun adamı, kavga adamı, salon adamı, sanat adamı, uzay adamı, zamane adamı