VERİT ile Oluşan Kelimeler (VERİT Kelime Türetme)
VERİT harflerinden oluşan 15 kelime bulunuyor. VERİT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Verit kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
5 Harfli Kelimeler
VERİT11
4 Harfli Kelimeler
VERİ10, VİRT10, TİRE4
3 Harfli Kelimeler
ETİ3, RET3, TER3
2 Harfli Kelimeler
EV8, VE8, ER2, ET2, İT2, RE2, TE2, Tİ2
ER
-
Erkek
Noksansız bir çeyiz ve düğünle iyi bir ere verilen Zeynep'in hissesi ayrılmıştır. - Tarık Buğra
-
İşini iyi bilen, yetenekli kimse
Sanat eri çalışır, bir eser kor ortaya, onun güzel olduğuna inanır, o güzelliği herkesin anlamasını, kavramasını ister. - Nurullah Ataç
- Kahraman, yiğit
-
Rütbesiz asker, nefer
Düşman erleri arasında Fransızlar da vardır. - Salâh Birsel
- Koca
Ata Sözleri ve Deyimler
- ere gitmek (veya varmak)
- ere vermek
- erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
- erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
- er kocar, gönül kocamaz
- er lokması er kursağında kalmaz
- er olan ekmeğini taştan çıkarır
- er oyunu üçe kadar
Birleşik Kelimeler: erbaş, er bezi, erdişi, er ekmeği, er kişi, er meydanı, er suyu, acemi er, komando er, tam er, avcı eri, emir eri, gönül eri, hizmet eri, iş eri, sanat eri, yazın eri
-
Erken
Er sabah kalktım ki sular çağlıyor - Halk türküsü
Birleşik Kelimeler: er ekmeği, er geç
- Erbiyum elementinin simgesi
ET
-
İnsanlarda, hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ve yağdan oluşan tabaka
Bu koyunda hiç et yok, pek zayıf.
- Kasaplık hayvanlardan sağlanan kaslardan oluşmuş besin maddesi
-
Ten
Gömleği yırtılmış, eti görünüyor.
-
Meyvelerde çekirdekle deri arasındaki bölüm
Bu zeytinde et denecek bir şey yok.
Ata Sözleri ve Deyimler
- et bağlamak
- ete kemiğe dönüştürmek (veya büründürmek)
- eti budu yerinde (veya etine dolgun)
- eti kemiği
- eti kemiğine yapışmak
- etinden et koparmak (veya kesmek)
- eti ne budu ne?
- eti senin, kemiği benim
- et kanlı gerek, yiğit canlı
- et kokarsa tuzlanır, ya tuz kokarsa ne yapılır?
- etle tırnak arasına girilmez
- etle tırnak gibi
- et ne kadar arık olsa üstüne ekmek yaraşır
- etten duvar örmek
- etten önce çömleğe düşmek
- et tırnak olmak
- et tırnaktan ayrılmaz
- et tutmak
Birleşik Kelimeler: et beni, et kafalı, et kesimi, et kırımı, et lokması, etobur, et sığırı, et sineği, et sotesi, et suyu, et şeftalisi, et tavuğu, et toprak, et unu, etyaran, etyemez, beyaz et, kaba et, kara et, kırmızı et, lop et, kül rengi et sineği, balıketi, balık eti, dana eti, diş eti, diş eti ünsüzü, göğüs eti, koyun eti, kurban eti, kuzu eti, sığır eti, soya eti, tavşan eti, tavuk eti, balıketinde
İT
- Köpek
-
Değersiz, terbiyesiz kimse
Babaları da zaten itin biri. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- it ağzını kemik tutar
- it değmekle deniz pis olmaz
- it derisinden post olmaz
- it dişi domuz derisi
- ite atsan yemez
- ite ot, ata et vermek
- it gibi çalışmak
- iti an, taşı eline al (veya çomağı hazırla)
- iti ite kırdırmak
- itin ahmağı baklavadan pay umar
- itin götüne (veya kıçına) sokmak
- itin kuyruğunda
- iti öldürene sürütürler
- it ite (buyurur), it de kuyruğuna
- it iti ısırmaz
- it izi at izine karışmak
- it kağnı gölgesinde yürür de kendi gölgesi sanırmış
- itle çuvala girilmez
- itle dalaşmaktan çalıyı dolaşmak yeğdir
- it ölüsü gibi
- it sürü, para kazan
- it sürüsü kadar
- it ulur, birbirini bulur
- it ürür, kervan yürür
Birleşik Kelimeler: itayağı, itboğan, itburnu, it canlı, it dalaşı, itdirseği, it elli, it hıyarı, it kopuk, itkuyruğu, itoğluit, it üzümü, ekin iti
RE
- Türk alfabesinin yirmi birinci harfinin adı, okunuşu
- Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses
- Renyum elementinin simgesi
TE
- Türk alfabesinin yirmi dördüncü harfinin adı, okunuşu
- Sıhhi tesisatta su borusunu üç yönlü kullanabilme durumuna getiren parça
- Tellür elementinin simgesi
Tİ
- Bir tören sırasında, askerleri bir araya toplamak, törenin başladığını bildirmek vb. amaçlarla çalınan borazanın çıkardığı tiz ses
Ata Sözleri ve Deyimler
- tiye almak
Birleşik Kelimeler: ti borusu, ti işareti
- Titan elementinin simgesi
ETİ
- Hitit
RET (Kelime Kökeni: Arapça redd)
-
Uygun bulmama, geri çevirme, kabul etmeme
Dostundan ve ötekilerden kuvvetli bir ret bekliyordu. - Peyami Safa
-
Aile bireylerinden birinin sorumluluğunu üstünden atma, varlığını tanımama, aileden saymama
Evlatlıktan ret.
Birleşik Kelimeler: reddedilmek, reddetmek, reddeylemek, reddihâkim, reddimiras, reddolunmak
TER
-
Derinin gözeneklerinden sızan, kendine özgü bir kokusu olan, yapışkan, renksiz, tuzlu sıvı, arak (I)
O kadar sırsıklam ter içinde idi ki cesaret edemedi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- ter alıştırmak
- ter atmak
- ter basmak
- ter boşanmak
- ter dökmek
- tere batmak
- terini soğutmak
Birleşik Kelimeler: ter bezi, alın teri, ayak teri, ecel teri
TİRE
-
Dikişte kullanılan pamuk ipliği
Parmak uçlarında ince ince delik çorapları renkli tire ile iliştiriyordu. - Mahmut Yesari
- Pamuk ipliğinden yapılmış
- Kısa çizgi
- Uzun çizgi
- İzmir iline bağlı ilçelerden biri
EV
- Yalnız bir ailenin oturabileceği biçimde yapılmış yapı
-
Bir kimsenin veya ailenin içinde yaşadığı yer, konut, hane
Ana oğul, yeni kiraladıkları eve bir pazar günü taşındılar. - Necati Cumalı
-
Aile
Evine bağlı bir adam.
- Soy, nesil
Ata Sözleri ve Deyimler
- ev açmak
- ev alma, komşu al
- ev bozmak
- evde kalmak
- evdeki pazar (veya hesap) çarşıya uymaz
- eve çıkmak
- ev ev dolaşmak (veya gezmek)
- evi ev eden avrat
- ev işletmek
- evlerden ırak (veya uzak)
- evlere şenlik
- ev tutmak
Birleşik Kelimeler: ev adamı, ev altı, ev bark, ev ekmeği, ev ekonomisi, ev eşyası, ev gezmesi, ev halkı, ev hanımı, ev işi, ev kadını, ev sahibi, ev sineği, ev yemeği, evi sırtında, genelev, konteyner ev, taşınır ev, yüzer ev, Allah'ın evi, arıtımevi, aşevi, ayevi, babaevi, bağ evi, bakımevi, basımevi, bıçkıevi, buğuevi, camevi, canevi, cemevi, cezaevi, ciltevi, çayevi, çiçekevi, dağ evi, dağıtımevi, damıtımevi, dernekevi, dikimevi, doğumevi, doyumevi, dökümevi, düğünevi, dümenevi, dünyaevi, düşkünlerevi, erkekevi, ezimevi, giyimevi, gökevi, gözevi, gözlemevi, hâkimevi, halkevi, hekimevi, huzurevi, hücre evi, ıslahevi, imamevi, kadınevi, kahveevi, kayakevi, kesimevi, kızevi, kitabevi, konukevi, kuş evi, merdivenevi, modaevi, müzikevi, oğlanevi, orduevi, orman evi, öğretmenevi, ölüevi, polisevi, radyoevi, randevuevi, sağlıkevi, sanatevi, sayrılarevi, sazevi, sergievi, sığınmaevi, taziyeevi, tecimevi, tutukevi, üretimevi, yapımevi, yargıevi, yarı açık cezaevi, yayınevi
VE
- Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu
-
İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz
Galiba bir vehme kapılıyorum ve galiba bir hastalık beynimi kemiriyor. - Aka Gündüz
Birleşik Kelimeler: ve benzeri, ve diğeri, vesair, vesaire, veya, veyahut
VERİ
- Bir araştırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done
-
Bir sanat eserine veya bir edebî esere temel olan ana ilkeler
Bir romanın verileri.
-
Gözlem ve deneye dayalı araştırmanın sonuçları
İstatistik veriler.
-
Bilgi, data
Eldeki tüm veriler, sızmadan önce gene dayanamayıp onu aradığımı gösteriyor. - Elif Şafak
- Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey
- Olgu, kavram veya komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimli gösterimi
Birleşik Kelimeler: veri bankası, veri dosyası, veri işlem, veri ortamı, veri tabanı, veri toplama, özveri
VİRT (Kelime Kökeni: Arapça vird)
- Dinî bir sözü sürekli tekrarlama
- Çok tekrarlama, diline dolama
Ata Sözleri ve Deyimler
- virt etmek
Birleşik Kelimeler: virdizeban
VERİT (Kelime Kökeni: Arapça verīd)
- Toplardamar