VERGİLEME Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

VERGİLEME harflerini içeren 4 harfli 25 kelime bulunuyor. 4 harfli VERGİLEME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Vergileme ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Vergileme olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GREV14, İVME11, EVRE10, EVLİ10, VELİ10, VERE10, VERİ10, GEMİ9, İMGE9, ERGİ8, GRİL8, GERİ8, GELE8, ERME5, ERİM5, EMİR5, EMEL5, ELİM5, ELEM5, İLME5, LİME5, MERİ5, REMİ5, ERİL4, REEL4

ERİL

[sıfat]

[dil bilgisi]

  • Bazı dillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker

REEL (Kelime Kökeni: Fransızca réel)

[sıfat]

  • Gerçek

ERME

[isim]

  • Ermek işi

ERİM

[isim]

  • Bir şeyin erebileceği uzaklık, menzil

    El erimi. Göz erimi.

Birleşik Kelimeler: el erimi, göz erimi, kulak erimi, kurşun erimi

[isim]

  • Muştu

EMİR (Kelime Kökeni: Arapça emr)

[isim]

  • Buyruk, komut, talimat, ferman
  • İstek

    İkide birde dönüp benden bir emrim olup olmadığını soruyordu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[bitki bilimi]

  • Orta Anadolu'da şarap yapımı için üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli, kısa ve karışık budanan bir tür üzüm

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emir almak
  • emir altına almak
  • emir vermek
  • emrine girmek
  • emrine vermek

Birleşik Kelimeler: emir cümlesi, emir eri, emir kipi, emir kulu, emir komuta zinciri, emirname, emir subayı, emretmek, emreylemek, emrihak, emrivaki, emre muharrer senet, yazılı emir, evvelemirde, arama emri, ita emri, ödeme emri, ölüm emri, tediye emri, verile emri

[isim]

  • Araplarda ve bazı Müslüman ülkelerde bir kavim, şehir veya ülkenin başı

EMEL (Kelime Kökeni: Arapça emel)

[isim]

  • Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek

    Bu emele vasıl olmak için bütün gayretimi sarf edeceğim, elimden geleni yapacağım. - Etem İzzet Benice

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emel beslemek
  • emeline alet etmek

ELİM (Kelime Kökeni: Arapça elīm)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Acıklı

    Geçirmiş olduğum elim sergüzeştin ve sefaletin nihayete ermiş olduğu bir gündü. - Yahya Kemal Beyatlı

ELEM (Kelime Kökeni: Arapça elem)

[isim]

  • Acı, üzüntü, dert, keder

    Bu derdi huy edinenler elem çekmez. - Necip Fazıl Kısakürek

İLME

[isim]

  • İlmek işi

LİME (Kelime Kökeni: Farsça līme)

[isim]

[eskimiş]

  • Parça

Birleşik Kelimeler: lime lime

MERİ (Kelime Kökeni: Arapça merʿī)

[sıfat]

[hukuk]

  • Geçerli

    Fethi Bey hükûmeti, meri olan bu maddeyi tatbik ettiği için kürsüden izahat vermek ıztırarında kalıyor. - Yahya Kemal Beyatlı

REMİ (Kelime Kökeni: Fransızca rami)

[isim]

  • Genellikle dört kişi arasında elli kâğıtlık bir deste ve iki jokerle oynanan bir iskambil oyunu

ERGİ

[isim]

[eskimiş]

  • İyi bir şeye erişme durumu, mazhariyet

GRİL (Kelime Kökeni: Fransızca grille)

[isim]

  • Izgara

GERİ

[isim]

  • Arka, bir şeyin sonra gelen bölümü, art, alt taraf, ileri karşıtı

    Amerikan barın gerisinden işaret eden barmen seslendi. - Necati Cumalı

  • Son, sonuç

    Sen gerisini düşünme.

  • Bir şeyin sona kalan bölümü

    Yazının gerisi yarın yayımlanacak.

  • Geçmiş, mazi

    Artık geride özleyeceğim hiçbir şey yok. - Sait Faik Abasıyanık

  • Hayvanda boşaltım organının dışı

[sıfat]

  • Eksik gösteren (saat)

    Bu saat beş dakika geridir.

[sıfat]

  • Aptal, anlayışsız

[sıfat]

[mecaz]

  • Benzerlerine ayak uydurup ilerleyememiş, gelişememiş

    Geri düşünce. Geri adam.

[zarf]

  • Geriye doğru

    Bağına, bahçene, suyuna, toprağına veda ederek geri gidiyorum. - Falih Rıfkı Atay

[ünlem]

  • `Geri dön, geri git!` anlamında bir söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • geri almak
  • geri basmak
  • geri çekilmek
  • geri çevirmek
  • geri dönmek
  • geri durmak
  • geri gitmek
  • geri göndermek
  • geri kalmak
  • geri kalmamak
  • geri komamak
  • geri saymak
  • geri vermek
  • geriye bırakmak
  • geriye dönmek
  • geriye yürümek

Birleşik Kelimeler: geri besleme, geri bildirim, geri çekilme, geri dönüşüm, geri hizmet, geri kafalı, geri kalmış, geri ödeme, geri plan, geri tepme, geri vites, geri zekâlı, geriden geriye, gerisin geri, geriye dönüş, ileri geri

[isim]

[halk ağzında]

  • Araba üzerine gerilerek kenarları arabanın korkuluğuna tutturulan ve içine saman veya tahıl doldurulan büyük kıl çuval