VEJETASYON Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

VEJETASYON harflerini içeren 4 harfli 32 kelime bulunuyor. 4 harfli VEJETASYON kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

JEST14, STAJ14, JANT13, VEYA12, YAVE12, NOVA11, VETO11, ENVA10, EVET10, NEVA10, VENA10, OYSA8, SOYA8, ONAY7, SAYE7, YONT7, AYET6, SOTE6, SONE6, ANOT5, ESEN5, ESNA5, ENSE5, NOTA5, NATO5, ONAT5, STEN5, SENA5, SENE5, SENT5, ETEN4, TANE4

ETEN

[isim]

[halk ağzında]

  • Etene
  • Yemişlerin yenilen bölümü

TANE (Kelime Kökeni: Farsça dāne)

[isim]

  • Herhangi bir sayıda olan şey, adet
  • Bazı bitkilerin tohumu

    İşçiler buğdayı savurmakta ve taneyi samandan ayırmaktadır. - Necip Fazıl Kısakürek

[bitki bilimi]

  • Çekirdekli küçük meyve

    Üzüm tanesi. Nar tanesi.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tane bağlamak

Birleşik Kelimeler: tane tane, bir tane, buğdaysı tane

ANOT (Kelime Kökeni: Fransızca anode)

[isim]

[fizik]

  • Artı uç

Birleşik Kelimeler: anot başlığı, anot kablosu

ESEN

[sıfat]

  • Ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı, sıhhatli, salim

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esen kalmak

Birleşik Kelimeler: sağ esen

ESNA (Kelime Kökeni: Arapça es̱nāʾ)

[isim]

  • Bir işin yapıldığı an, sıra

    O esnada irice bir karaltı belirdi tam arkasında. - Elif Şafak

ENSE

[isim]

[anatomi]

  • Boynun arkası

    Kendine geldiğinde ensesinde müthiş bir ağrı vardı. - Ayşe Kulin

  • Art, arka

    Saydığın üç iskelenin ensesindeki İsmail Ağa'nın dükkânı, en emin emanetçi idi. - Sermet Muhtar Alus

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ense kulak yerinde olmak
  • ensesinde boza pişirmek
  • ensesine binmek
  • ensesine yapışmak
  • ense yapmak
  • enseyi karartmak

Birleşik Kelimeler: ense çukuru, ense kökü, ensesi kalın, elense

NOTA (Kelime Kökeni: İtalyanca nota)

[isim]

[müzik]

  • Bir müzik sesini belirtmeye yarayan işaret

    Saz sesleri bazen aynı notaları, ruhumuza mıhlanmak istenen bir altın çiviye vurulan darbeler gibi tekrar ederdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Muhtıra

    Bu notaya verdiğim kısa bir cevapta, Mudanya Konferansını kabul ettiğimi bildirdim. - Atatürk

NATO (Kelime Kökeni: Rumca)

[sıfat]

  • `Söz dinlemez, söz anlamaz, taş gibi kafa` anlamlarındaki nato kafa, nato mermer deyiminde geçen bir söz

ONAT

[sıfat]

[eskimiş]

  • Özenli, düzgün, uygun
  • Yararlı
  • Dürüst, iyi ahlaklı

STEN (Kelime Kökeni: İngilizce Sten)

[isim]

[askerlik]

  • Çapı 9 milimetre olan, İngiliz yapısı, hafif, kullanışı kolay bir tür makineli tüfek

[isim]

[fizik]

  • Bir tonluk bir kütleye bir saniyede 1 metre hız artışı veren kuvvet ölçü birimi

SENA (Kelime Kökeni: Arapça s̱enā)

[isim]

[eskimiş]

  • Övme

Birleşik Kelimeler: hamdüsena, methüsena

SENE (Kelime Kökeni: Arapça sene)

[isim]

  • Yıl

    Önde zeytin ağaçları, arkasında yâr / Sene 1946 / Mevsim sonbahar - Bedri Rahmi Eyuboğlu

Birleşik Kelimeler: seneidevriye, seneikebise, sittinsene, yeni sene

SENT (Kelime Kökeni: İngilizce cent)

[isim]

  • Doların yüzde biri değerinde para birimi

AYET (Kelime Kökeni: Arapça āyet)

[isim]

[din bilgisi]

  • Kur'an surelerini oluşturan kısımlardan her biri

    Unutmadığı ayetlerle namaz kılıyor, dua ediyordu. - Ömer Seyfettin

SOTE (Kelime Kökeni: Fransızca sauté)

[isim]

  • Küçük küçük doğranmış et, ciğer, böbrek vb. şeyler yağda hafifçe kavrulduktan sonra su, domates, biber vb. katılarak yapılan yemek

Birleşik Kelimeler: ciğer sotesi, et sotesi