[isim]

[jeoloji]

• Kambriyumlardan önce oluşan en eski yer katı

[isim]

[argo]

• Gözetleme

[sıfat]

[kimya]

• İçinde katı bir madde eriyebilen veya katı bir maddeyi eritebilen (sıvı)

[isim]

• Genellikle tek parçalı kadın giyeceği

  Önünden düğmeli bir entari, şimdi gibi gözlerimin önünde. - Zeyyat Selimoğlu

[isim]

[kimya]

• Yanıcı, renksiz, az kokulu, 0,97 yoğunluğunda karbon ve hidrojen birleşimi

[sıfat]

• `Saf dışı etmek, konu dışında tutmak` anlamındaki ekarte etmek, saf dışı edilmek, konu dışında tutulmak` anlamındaki ekarte olmak birleşik fiillerinde geçen bir söz

[isim]

[halk ağzında]

• Arpa, buğday vb.nin kalburdan geçirilmiş bölümü

  Buğday elentisi.

[isim]

• Piston

[zarf]

[halk ağzında]

• İlk önce

[isim]

[tıp]

• Kretenizme tutulmuş kimse

[isim]

[ekonomi]

• Tekelci sermaye piyasasında, birtakım ticaret, üretim kuruluşlarının, genellikle kazanma veya başka kuruluşlara karşı tutunabilme vb. amaçlarla aralarında kurdukları dayanışma birliği

[isim]

[denizcilik]

• Gemilerde içlerine içme suyu konulan, ortası basık, küçük fıçı

[isim]

[eskimiş]

• Karışık bir iş veya sorunun anlaşılmasına, çözümlenmesine yarayan durum, ipucu

• Belirti

Ata Sözleri ve Deyimler

• karine ile anlamak

[sıfat]

• Karelere bölünmüş, üstünde kareleri olan, damalı, satrançlı

  Dokuz kat elbiseniz arasında, iri siyah kareli elbisenizi bulamamışlar. - Necip Fazıl Kısakürek

[isim]

• Nitelik

  Bizde de Türk edebiyatı ne kadar millî kaynaklara gitmiş ise kalite bakımından o kadar yükselmiştir, denilebilir. - Mehmet Kaplan

[sıfat]

• Şehirli