VAHDANİYET Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

VAHDANİYET harflerini içeren 5 harfli 45 kelime bulunuyor. 5 harfli VAHDANİYET kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EYVAH17,

HAVYA17, VAHİY17, DAVYA15, HAVAİ15, HAVAN15, İHVAN15, NAHİV15, VAHİT15, AYEVİ13, AYVAN13, AVDET13, DİVAN13, DAVET13, EYVAN13, HAYDA13, HAYDİ13, TEVDİ13, VEDİA13, YAVAN13, HAYTA11, HANAY11, HANDE11, HANYA11, HATAY11, HAYAT11, NEHİY11, TAVAN11, VATAN11, YAHNİ11, DİYET9, DETAY9, HİTAN9, İHATA9, TAHİN9, TENHA9, ANİDE7, ADETA7, AİDAT7, ENAYİ7,
NİYET7, TENYA7, TAYİN7, TEDAİ7, ATİNA5

AT

[isim]

  • Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan, beygir, düldül
  • Satrançta, her yönde siyahtan beyaza ve beyazdan siyaha bir hane atlayarak L biçiminde hareket eden taş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ata arpa yiğide pilav
  • ata binen nalını, mıhını arar
  • ata binersen Allah'ı, attan inersen atı unutma
  • ata da soy gerek, ite de
  • at, adımına göre değil adamına göre yürür
  • ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli
  • ata et, ite ot vermek
  • ata eyer gerek, eyere er gerek
  • at at oluncaya kadar sahibi mat olur
  • at beslenirken kız istenirken
  • at binenin, kılıç kuşananın
  • at binicisine göre kişner
  • at bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur at bulunmaz
  • at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak
  • at gibi
  • atı alan Üsküdar'ı geçti
  • atı atasıyla, katırı anasıyla
  • atım tepmez, itim kapmaz deme
  • atına bakan ardına bakmaz
  • atın bahtsızı arabaya düşer
  • atın dorusu, yiğidin delisi
  • atını sağlam kazığa bağlamak
  • atın ölümü arpadan olsun
  • atın ürkeği, yiğidin korkağı
  • atın varken yol tanı, ağan varken el tanı
  • at ile avrat yiğidin bahtına
  • at izi it izine karışmak
  • at koşturacak kadar
  • at koşturmak
  • atla arpayı dövüştürmek (veya dalaştırmak)
  • atla deve değil
  • atlarını itlerini nallamak
  • atlar nallanırken kurbağalar ayak uzatmaz
  • atlar tepişir, arada eşekler ezilir
  • at nalı kadar
  • at olur, meydan olmaz (veya bulunmaz), meydan olur (veya bulunur), at olmaz (veya bulunmaz)
  • at oynatmak
  • at ölür, itlere bayram olur
  • at ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır
  • at pazarında eşek osurtmuyoruz!
  • atta, avratta uğur vardır
  • attan düşene yorgan döşek, eşekten düşene kazma kürek
  • attan inip eşeğe binmek
  • at var, meydan yok
  • at yedi günde, it yediği günde
  • at yiğidin yoldaşıdır

Birleşik Kelimeler: at arabası, at bakıcısı, atbalığı, atbaşı, at cambazı, at donu, at gözlüğü, at gözlüklü, at hırsızı, at kestanesi, atkuyruğu, at meydanı, at sineği, banko at, çıplak at, binek atı, denizatı, Flaman atı, koşu atı, koşum atı, yarış atı

[kimya]

  • Astatin elementinin simgesi

ANİDE

[zarf]

[eskimiş]

  • Ansızın

ÂDETA (Kelime Kökeni: Arapça ʿādetā)

[zarf]

  • Hemen hemen, sanki

    Yüzümü âdeta cama yapıştırarak her hareketini ilgiyle izliyorum. - Ahmet Ümit

AİDAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaʾidāt)

[isim]

  • Dernek, kuruluş, kulüp üyelerinin belli sürelerde, belli miktarlarda ödedikleri para, ödenti

    Hele şundan bundan aidat, iane ve yardım toplayıp veya böyle bir yardıma müminleri cebredip vakıf kurmak diye bir şey düşünülemez. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Bir hizmet karşılığı sürekli ve düzenli ödenen para

    Sabahları ekmek dağıtmaya çıkan, ayda bir de aidat toplayan Meryem dışında kimse çalmazdı kapısını. - Elif Şafak

  • Kesenek

Birleşik Kelimeler: üye aidatı, üyelik aidatı

ENAYİ

[sıfat]

[argo]

  • Fazla bön, avanak, et kafalı, budala

    İyice buldum kafayı, sen daha bulmadıysan enayisin. - Attila İlhan

Birleşik Kelimeler: enayi dümbeleği

NİYET (Kelime Kökeni: Arapça niyyet)

[isim]

  • Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat

    Ama benim asıl niyetim eski sevgilisinin adını öğrenmek. - Ahmet Ümit

  • Fal gibi kullanılmak amacıyla içine mâni yazılıp katlanmış veya şekerlere sarılmış kâğıt parçası

[din bilgisi]

  • Namaz kılmaya, oruç tutmaya ve abdest almaya karar verip başlama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • niyet çekmek
  • niyet etmek
  • niyet tutmak

Birleşik Kelimeler: art niyet, hüsnüniyet, iyi niyet

TENYA (Kelime Kökeni: Fransızca ténia)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Şerit

Birleşik Kelimeler: sığır tenyası

TAYİN (Kelime Kökeni: Arapça taʿyīn)

[isim]

  • Ne olduğunu anlama, gösterme, belirtme, kararlaştırma

    Yola devam edilmesini tayin için sordu. - Refik Halit Karay

  • Atama

    İstanbul'a tayinimi yaptırdım, hiç mi hiç karışmadılar. - Emine Işınsu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tayin etmek
  • tayini çıkmak

Birleşik Kelimeler: açıktan tayin

TEDAİ (Kelime Kökeni: Arapça tedāʿī)

[isim]

[eskimiş]

[ruh bilimi]

  • Çağrışım

    Birbirini bütün tedaileriyle karşılayan iki kelimeye ne aynı dilde rastlarsınız ne iki ayrı dilde. - Cemil Meriç

DİYET (Kelime Kökeni: Arapça diyet)

[isim]

[din bilgisi]

  • İslam hukukuna göre, öldürme ve yaralamalarda suçlunun ödemek zorunda olduğu para veya mal, kan pahası, kan parası, kefaret

    Kolunun diyetini ben verdim. Yoksa çolak kalacaktın. - Ömer Seyfettin

[isim]

  • Sağlığı korumak veya düzeltmek amacıyla uygulanan beslenme düzeni, perhiz, rejim

Birleşik Kelimeler: diyet uzmanı

DETAY (Kelime Kökeni: Fransızca détail)

[isim]

  • Ayrıntı

HİTAN (Kelime Kökeni: Arapça ḫitān)

[isim]

[eskimiş]

  • Sünnet etme

İHATA (Kelime Kökeni: Arapça iḥāṭa)

[isim]

[eskimiş]

[askerlik]

  • Kuşatma

[mecaz]

  • Kavrayış, anlayış

    Biz zengin burjuvalıkla değil, irfan ve ihatamızla övünüyoruz. - Asaf Halet Çelebi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ihata etmek

TAHİN (Kelime Kökeni: Arapça ṭaḥīn)

[isim]

  • Öğütülmüş susamın koyu sıvı durumu

Birleşik Kelimeler: tahin helvası, tahin rengi

TENHA (Kelime Kökeni: Farsça tenhā)

[sıfat]

  • Issız
  • Kalabalık olmayan

    Dükkânın önü gene kalabalıkça idi ama içi tenhaydı. - Sermet Muhtar Alus

[eskimiş]

  • Yalnız, tek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tenha kalmak