UĞRAŞI ile Oluşan Kelimeler (UĞRAŞI Kelime Türetme)

UĞRAŞI harflerinden oluşan 22 kelime bulunuyor. UĞRAŞI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Uğraşı kelimesinin anlamı nedir? Uğraşı ile başlayan kelimeler. İçinde uğraşı olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

6 Harfli Kelimeler

UĞRAŞI18

5 Harfli Kelimeler

UĞRAŞ16

4 Harfli Kelimeler

AĞIŞ15, AĞIR12, AĞRI12, UĞRA12, ARIŞ8, ŞIRA8, ŞURA8

3 Harfli Kelimeler

AĞI11, AŞI7, ŞUA7, ARŞ6, ARI4, IRA4

2 Harfli Kelimeler

9, ŞU6, AŞ5, IR3, UR3, AR2, RA2

AR (Kelime Kökeni: Fransızca are)

[isim]

  • 100 m² değerinde yüzey ölçü birimi

    Bir ar, kenarı on metre olan bir karenin alanıdır.

[isim]

  • Utanma, utanç duyma

    Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil - Karacaoğlan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ar damarı çatlamış
  • ar dünyası değil kâr dünyası
  • ar etmek
  • arına dokunmak
  • ar namus tertemiz
  • ar ve hayâ perdesi yırtılmak
  • ar yılı değil, kâr yılı

Birleşik Kelimeler: ar belası

[kimya]

  • Argon elementinin simgesi

RA

[kimya]

  • Radyum elementinin simgesi

IR

[kimya]

  • İridyum elementinin simgesi

[isim]

  • 343 yır

UR

[isim]

[tıp]

  • Hücrelerin aşırı çoğalmasıyla insan, hayvan veya bitki dokularında oluşan ve büyüme eğilimi gösteren yumru, bağa, tümör, neoplazma, Çingene ahtapotu, vejetasyon

    Yalnız yağ birikintisinden ibaret bir bez, bir nevi ur, hayatı tehdit edecek bir şey değil! - Abdülhak Şinasi Hisar

Birleşik Kelimeler: ur kaplama, yağ uru

ARI

[sıfat]

  • Temiz
  • Yabancı şeylerden arınmış, katışıksız, saf(II), halis, öz(II)
  • Günahsız

Birleşik Kelimeler: arı duru, arı kil, arı sili, eteği arı

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Zar kanatlılardan, bal ve bal mumu yapan, iğnesiyle sokan böcek (Apis mellifica)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arı bal alacak çiçeği bilir
  • arı bey olan kovana üşer
  • arı gibi
  • arı gibi eri olanın dağ kadar yeri olur
  • arı gibi sokmak
  • arı kızdıranı sokar
  • arının yuvasına kazık (veya çöp) dürtmek
  • arı söğüdü, akıllı öğüdü sever

Birleşik Kelimeler: arı beyi, arı biti, arı dalağı, Arıkovanı, arı kovanı, arı kuşu, arı sütü, ana arı, ağaç arısı, bal arısı, eşek arısı, yaban arısı, yaprak arısı

IRA

[isim]

  • Karakter

[isim]

  • Yemek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşını, eşini, işini bil
  • aşı pişiren yağ olur, gelinin yüzü ağ olur
  • aş taşınca kepçeye paha olmaz
  • aş tuz ile, tuz oran ile

Birleşik Kelimeler: aş damı, aşerme, aşevi, aşhane, aş ocağı, alaca aş, katıklı aş, arabaşı

ARŞ (Kelime Kökeni: Arapça ʿarş)

[isim]

[din bilgisi]

  • İslam inanışına göre göğün en yüksek katı

[ünlem]

[askerlik]

  • `Yürü` komutu

    Arş yiğitler vatan imdadına! - Namık Kemal

ŞU

[sıfat]

  • Bu kelimesine göre yerde, zamanda veya söz zincirinde biraz uzak olanı niteleyen söz

    Bu parayı da şu adrese gönderiver. - Ayla Kutlu

[zamir]

  • Biraz uzakta olan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan söz, şurası

    Bunu istemem, şunu isterim.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şu denli
  • şu günlerde (veya sırada)
  • şu kadar
  • şu kadar ki
  • şuna bak!
  • şundan
  • şunun şurası
  • şusu busu

Birleşik Kelimeler: şu açıdan, şu bakımdan, şu bu, şu hâlde, şu takdirde, şu yönden, şu yüzden

AŞI

[isim]

[kimya]

  • Birtakım hastalıklara karşı bağışıklık sağlamak için vücuda verilen, o hastalığın mikrobuyla hazırlanmış eriyik
  • Bu eriyiğin uygulanması

    Çiçek aşısı. Kolera aşısı. Tifo aşısı.

  • Bir ağacın dalı veya gövdesi üzerine, aynı familyanın daha iyi bir türünden alınan dal, göz, tomurcuk vb. parçaları kaynaştırma işi
  • Bu yolla eklenen parça

[sıfat]

  • Aşılı (bitki)

    Sana yeni aşı güllerimi göstereceğim. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşı olmak (veya vurulmak veya yapılmak)
  • aşı vurmak (veya yapmak)

Birleşik Kelimeler: aşı boyalı, aşı boyası, aşı kâğıdı, aşı taşı, çatal aşı, kakma aşı, karma aşı, yarma aşı, çiçek aşısı, göz aşısı, kalem aşısı, yaprak aşısı

ŞUA (Kelime Kökeni: Arapça şuʿā)

[isim]

[eskimiş]

[fizik]

  • Işın

Birleşik Kelimeler: şua tedavisi

ARIŞ (Kelime Kökeni: Farsça erş, ereş)

[isim]

[eskimiş]

  • Kolun dirsekten parmaklara kadar olan bölümü

[isim]

[halk ağzında]

  • Çözgü

ŞIRA (Kelime Kökeni: Farsça şīre)

[isim]

  • Henüz mayalanmamış üzüm suyu
  • Bazı meyve ve sebzelerin özü

    Elma şırası.

[argo]

  • Süzülmüş afyon

Birleşik Kelimeler: şıraölçer, üzüm şırası

ŞURA

[isim]

  • Anlatana veya söyleyene göre biraz uzakta olan yer, şu yer

    Şuraya oturmuştu.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şuradan buradan

[isim]

  • Bir alanla ilgili olarak oluşturulan danışma kurulu

    Millî eğitim şûrası. Sağlık şûrası.

[isim]

  • İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü

    Balık ağı. Tenis ağı.

  • Örümcek vb. hayvanların salgılarıyla oluşturdukları örgü
  • Ulaşım ve iletişim gibi alanlarda ülkenin her yerine yaygınlaştırılmış şebeke

    Cumhuriyetin onuncu yılında ülkemiz demir ağlarla örülmüştü.

[mecaz]

  • Tuzak

    Onu, ağına düşmüş bir av gibi ne öldürdü ne ondurdu. - Samiha Ayverdi

[spor]

  • Oyun alanını ortadan ikiye bölen iple yapılmış örgü, file

[spor]

  • Çaprazlama örgü ile yapılan ve kale direkleri arkasına gerilen örgü, file

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ağ atmak (veya bırakmak)
  • ağ çekmek
  • ağına düşürmek

Birleşik Kelimeler: ağbenek, ağbeneklilik, ağ iğnesi, ağ ipliği, ağ kayığı, ağ kepçe, ağ kurdu, ağ kurşunu, ağ mantarlar, ağ tabaka, ağ tonoz, ağ torba, ağ yatak, dış ağ, genel ağ, iç ağ, serpme ağ, yerel ağ, alamana ağı, bilgisayar ağı, bilişim ağı, borda ağı, boru ağı, çektirme ağı, çevirme ağı, dalyan ağı, dip ağı, ıstakoz ağı, iletişim ağı, karides ağı, marya ağı, sürtme ağı, voli ağı

[isim]

  • Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri, apışlık