UYUŞTURMAK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
UYUŞTURMAK harflerini içeren 5 harfli 31 kelime bulunuyor. 5 harfli UYUŞTURMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
MUŞTU11,
ARMUT (Kelime Kökeni: Farsça emrūd)
- Gülgillerden, çiçekleri beyaz, Türkiye'nin her yerinde yetişen bir ağaç (Pirus communis)
-
Bu ağacın tatlı ve sulu, yumuşak, ufak çekirdekli meyvesi
Tavanda hevenk hevenk üzümler, elmalar, armutlar, ayvalar sarkıyordu. - Sait Faik Abasıyanık
- Çok bön, çok aptal
Ata Sözleri ve Deyimler
- armudun iyisini (dağda) ayılar yer
- armudun önü, kirazın sonu
- armudun sapı var, üzümün (veya kirazın) çöpü var demek
- armudu soy ye, elmayı say ye
- armut dalının dibine düşer
- armut gibi
- armut piş ağzıma düş!
Birleşik Kelimeler: armut hoşafı, armut kabağı, armut kompostosu, armut kurusu, armut top, akça armudu, Amerikan armudu, bey armudu, çakal armudu, dağ armudu, deveci armudu, Hint armudu, Japon armudu, yaban armudu
KUTUR (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭr)
- Daire ve kürede çap
- Köşegen
Birleşik Kelimeler: nısıf kutur
KURAM
- Uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan soyut bilgi
-
Belirli bir konudaki düşüncelerin, görüşlerin bütünü
İnsanlar da görünen dünyanın bir parçası olarak bu kurama girerler. - Haldun Taner
-
Sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve bir bilime temel olan kurallar, yasalar bütünü, nazariye, teori
Onun bir başka anlamı da bir düşüncenin, bir kuramın soyutça anlatılmasından doğar. - Salâh Birsel
Birleşik Kelimeler: bilgi kuramı, bilim kuramı, değer kuramı
KURMA
- Kurmak işi
-
Prefabrik
Kurma ev.
Birleşik Kelimeler: yeniden kurma
KURUT
-
Kurutulmuş süt ürünü
Yoğurt kurutu. Kaymak kurutu.
KUMAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳimār)
-
Ortaya para koyarak oynanan talih oyunu
Ağır bir kumar borcunu ödemek zorunda kalan soylular gibiydi. - Necati Cumalı
Ata Sözleri ve Deyimler
- kumar oynamak
Birleşik Kelimeler: kumar ebesi, kumarhane
MURAT (Kelime Kökeni: Arapça murād)
- İstek, dilek
-
Amaç, erek, gaye
Günlerdir gelip bizimle sohbet ediyorsun. Muradın nedir? - Necip Fazıl Kısakürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- murada (veya muradına) ermek
- muradı gözünde kalmak
- murat almak
- murat etmek
MAKTU (Kelime Kökeni: Arapça maḳṭūʿ)
- Kesik
- Kesin olarak değeri biçilmiş
- Ölçü ile satılmayan, götürü
Birleşik Kelimeler: maktu fiyat
UTMAK
- Yenmek
- Ütmek (II)
KURUM
-
Bacalarda biriken kalın is
Vapur dumanı ve baca kurumuyla kapkara olan saçlarımla yastığı kirletmek istemiyordum. - Halikarnas Balıkçısı
-
Evlilik, aile, ortaklık, mülkiyet gibi köklü bir yapıyı içeren, genellikle devletle ilişkisi olan yapı veya birlik, müessese
Türk Dil Kurumu.
Birleşik Kelimeler: eğitim kurumu, kamu kurumu
-
Kendini büyük ve önemli gösterme davranışı, büyüklenme, gösteriş, azamet, tekebbür
Hikmet Bey'in kurum ve edası, her zamankinden belki yüz kat üstündü. - Sermet Muhtar Alus
Ata Sözleri ve Deyimler
- kurum (veya kurumunu) satmak
- kurum kurum kurumlanmak (veya kurulmak)
KURYA (Kelime Kökeni: İngilizce curia)
- Vatikan'ı yöneten yürütme ve yargılama organlarının bütünü
KUMRU (Kelime Kökeni: Farsça ḳumrī)
- Güvercinler takımından, güvercinden küçük, boz, gri renkli bir kuş (Streptopelia)
- Özellikle Ege Bölgesi'ne özgü, sandviç ekmeğinin içine domates, peynir ve biber konularak yapılan bir yiyecek türü
Ata Sözleri ve Deyimler
- kumru gibi
Birleşik Kelimeler: kumrugöğsü, küçük kumru, çifte kumrular, arpacı kumrusu
- Ordu iline bağlı ilçelerden biri
YUTAK
- Ağız ve burun boşluklarıyla gırtlak ve yemek borusu arasındaki boşluk
Birleşik Kelimeler: yutak iltihabı
YAKUT (Kelime Kökeni: Arapça yāḳūt)
- Pembe veya erguvan tonları ile karışık koyu kırmızı renkte, saydam bir korindon türü olan değerli taş
-
Bu taştan yapılmış veya bu taşla süslenmiş
Yakut yüzük.
Birleşik Kelimeler: gök yakut
- Kuzeydoğu Sibirya'da yaşayan bir Türk topluluğu veya bu topluluktan olan kimse, Saha
KUYTU
-
Issız, sessiz ve göze çarpmayan, tenha (yer)
Kahvenin kuytu bir köşesinde bağıra bağıra konuşuyorlardı. - Sait Faik Abasıyanık
-
Uğrak olmayan, içerlek, sapa (yer)
Dükkân kuytu yerde olduğundan işlemiyor.
- Güneş ışığı veya rüzgâr almayan (yer)