TRAVMATOLOJİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

TRAVMATOLOJİ harflerini içeren 5 harfli 44 kelime bulunuyor. 5 harfli TRAVMATOLOJİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Travmatoloji ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Travmatoloji olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

LAVAJ20, VİRAJ20, TİRAJ14, MAVRA12, MAVAL12, VOLTA12, VARTO12, VARMA12, AVRAT11, LİVAR11, LAVTA11, LARVA11, TAVLA11, VİRAL11, VARİL11, VARİT11, VARTA11, MORTO8, MOTOR8, AROMA7, MORAL7, ORTAM7, OTAMA7, TOMAR7, ARTMA6, ARAMİ6, ALARM6, LORTA6, MİLAT6, MİRAT6, MARAL6, MATLA6, ROTİL6, TOTAL6, TAMİR6, TALİM6, TATMA6, ATARİ5, İTAAT5, TİRAT5, TRATA5, TARLA5, TATAR5, TATİL5

ATARİ

[isim]

  • Bilgisayarlarda basit programlarla düzenlenmiş bir oyun türü

İTAAT (Kelime Kökeni: Arapça iṭāʿat)

[isim]

  • Söz dinleme, boyun eğme, buyruğa uyma

    Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz! - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itaat etmek

TİRAT (Kelime Kökeni: Fransızca tirade)

[isim]

[tiyatro]

  • Bir tiyatro oyununda oyuncuların bir defada söylediği parça
  • Yazı veya konuşmada bir düşüncenin kesintisiz gelişimi

    Nina romantik bir tiradı andıran anlatışı kesti. - Refik Halit Karay

  • Uzun ve tumturaklı konuşma

    Hayatın insafsızlığı ile başlayan bir yakınma tiradı, sizin beceriksizliğinize dayanır. - Haldun Taner

TRATA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[denizcilik]

  • Torbalı balık ağı

TARLA

[isim]

  • Tarıma elverişli olan, sınırlı ve belirli toprak parçası

    Denizciler aralarında, karadaki tarla sahiplerinden çok daha fazla, hem çok daha candan yardımlaşırlar. - Halikarnas Balıkçısı

  • Deniz hayvanlarının çok olduğu yer

    İstiridye tarlası. Midye tarlası.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tarla açmak
  • tarlada izi olmayanın harmanda sözü (veya yüzü) olmaz
  • tarlanın taşlısı, karının (veya kadının) saçlısı
  • tarlayı taşlı, kızı kardeşli yerden almalı

Birleşik Kelimeler: tarla faresi, tarla kuşu, tarla sıçanı, bamyatarlası, çeltik tarlası, dalyan tarlası, mayın tarlası

TATAR

[isim]

[eskimiş]

[tarih]

  • Postayı süren kimse

Birleşik Kelimeler: tatar ağası, tatar arabası

[isim]

  • Tataristan'da, Batı Sibirya'da ve Rusya Federasyonu'nun değişik bölgelerinde yaşayan Türk soyundan bir halk ve bu halktan olan kimse

Birleşik Kelimeler: Tatar böreği, Tatar çorbası

TATİL (Kelime Kökeni: Arapça taʿṭīl)

[isim]

  • Kanun gereğince çalışmaya ara verileceği belirtilen süre, dinlenme

    Gel gelelim berberlere karşı haksızlığımız şu hafta tatili işinde bile kendini gösteriyor. - Nazım Hikmet

  • Okul, meclis, adliye vb. kuruluşların çalışmasını durdurduğu veya kapalı bulunduğu dönem

    Yakında dönmesi lazım. Sömestir tatili sona eriyor. - Ahmet Ümit

  • Eğlenmek, dinlenmek amacıyla çalışmadan geçirilen süre

    Beni tatili geçirmek üzere evlerine davet ettiler. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tatile girmek
  • tatil etmek
  • tatil olmak
  • tatil yapmak

Birleşik Kelimeler: tatil köyü, adli tatil, hafta tatili, öğle tatili

ARTMA

[isim]

  • Artmak işi

    Tiyatrolar sayıca arttı, bunun sonucu seyirci sayısında da artma oldu. - Metin And

ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)

[isim]

  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

ALARM (Kelime Kökeni: Fransızca alarme)

[isim]

  • Bir uyarıyı, bir tehlikeyi bildirmek için verilen işaret
  • Bu işareti veren düzenek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alarma geçmek

LORTA (Kelime Kökeni: İtalyanca lorta)

[isim]

  • Ayakkabı kalıbının çapı

    Baş lorta. Orta lorta. Aşağı lorta.

MİLAT (Kelime Kökeni: Arapça mīlād)

[isim]

  • Hz. İsa'nın doğduğu gün

[mecaz]

  • Herhangi bir olayın başlangıcı

    Bütün uzay araştırmacıları için yepyeni bir milattı bugün. - Murathan Mungan

Birleşik Kelimeler: milattan önce, milattan sonra, badelmilat, kablelmilat

MİRAT (Kelime Kökeni: Arapça mirʾāt)

[isim]

[eskimiş]

  • Ayna

MARAL (Kelime Kökeni: Moğolca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Dişi geyik

MATLA (Kelime Kökeni: Arapça maṭlaʿ)

[isim]

[eskimiş]

  • Gök cisimlerinin doğması
  • Gök cisimlerinin doğduğu yer

[edebiyat]

  • Divan edebiyatında kaside veya gazelin ilk beyti