TOPLAŞIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

TOPLAŞIK harflerini içeren 5 harfli 27 kelime bulunuyor. 5 harfli TOPLAŞIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KAPIŞ13, ŞIPKA13, ŞAPLI13, TAPIŞ13, KOPAL10, KAPLI10, KALIP10, PLATO10, POLAT10, POLKA10, PALTO10, TOPLA10, TOPAL10, TOPAK10, AŞLIK9, ALKIŞ9, KIŞLA9, KAŞLI9, KALIŞ9, TAŞLI9, TAŞIL9, ALTIK6, ITLAK6, KITAL6, KATLI6, KALIT6, OTLAK6

ALTIK

[isim]

[mantık]

  • Konusu ile yüklemi aynı olan, biri tümel olumlu, biri tikel olumlu; biri tümel olumsuz, biri tikel olumsuz iki önerme arasındaki bağlantı durumu: `Kimi insanlar fânidir` önermesi `Bütün insanlar fânidir` önermesinin altığı olur

ITLAK (Kelime Kökeni: Arapça iṭlāḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Salıverme, koyuverme
  • Genelleme

KITAL (Kelime Kökeni: Arapça ḳitāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Vuruşma, birbirini öldürme
  • Savaş

KATLI

[sıfat]

  • Katlanmış, bükülmüş

    Katlı mendilleri dolaba koydu.

  • Katı veya katları olan

    Çok katlı apartmanlarda oturanlar arasında zıtlaşmalar olağan oldu. - Aydın Boysan

Birleşik Kelimeler: katlı kur, çok katlı otopark, üç katlı

KALIT

[isim]

[hukuk]

  • Miras

    Toprakları üzerinde gelmiş geçmiş eski uygarlıkların insancıl kalıtını özümlemişti. - Necati Cumalı

[mecaz]

  • Kalıtım yoluyla geçmiş olan şey

[mecaz]

  • Görenekler yoluyla yerleşmiş olan tutum veya davranış biçimi

OTLAK

[isim]

[coğrafya]

  • Hayvan otlatılan yer, salmalık, yaylak, mera, örü(II)

    Otlaktan çıktıkları sırada hava kuru soğuktu. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: dağ otlağı

AŞLIK

[isim]

  • Aş yapmak için hazırlanan ve saklanan şeyler
  • Dövüldükten sonra savrularak temizlenen ve kurutulan buğday
  • Zahire

ALKIŞ

[isim]

  • Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alkış almak
  • alkış kopmak
  • alkış toplamak
  • alkış tufanı kopmak
  • alkış tutmak

Birleşik Kelimeler: alkış ağası

KIŞLA

[isim]

[askerlik]

  • Askerlerin toplu olarak barındıkları yapılar bütünü

    Gece gündüz kışlada kaldığımızdan sivil hayat ile temasımız pek azdı. - Falih Rıfkı Atay

[halk ağzında]

  • Koyun ve keçi sürülerinin gecelediği veya kışın barındığı kapalı ağıl

KAŞLI

[sıfat]

  • Herhangi bir nitelikte kaşı olan

    Çatık kaşlı adam. İnce kaşlı kadın. Kaşlı yüzük.

Birleşik Kelimeler: kaşlı gözlü, çatık kaşlı, dört kaşlı, kalem kaşlı, samur kaşlı

KALIŞ

[isim]

  • Kalma işi

TAŞLI

[sıfat]

  • İçinde taş olan, taş karışmış olan (tahıl, bakliyat vb.)

    Yağsız köpüklü ayranlar içmiş, taşlı bulgur pilavı yemişler. - Sait Faik Abasıyanık

  • Üzerinde taş bulunan

    Taşlı yol

  • Üzerinde süs taşı bulunan

    Taşlı yüzük.

Birleşik Kelimeler: kaldırım taşlı

TAŞIL

[isim]

  • Fosil

Birleşik Kelimeler: taşıl bilimi

KOPAL (Kelime Kökeni: Fransızca copal)

[isim]

  • Tropik bölgelerde yetişen, bazı erguvangillerden çıkarılan ve cila yapmakta kullanılan bir tür reçine

KAPLI

[sıfat]

  • Kaplanmış olan

    Çantasından çok sayfalı, maroken kaplı küçük bir defter çıkardı. - Ömer Seyfettin

  • Kabı olan
  • Ciltli