TOPARLAKÇA Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
TOPARLAKÇA harflerini içeren 6 harfli 22 kelime bulunuyor. 6 harfli TOPARLAKÇA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
POTLAÇ14,
KARTAL
-
Kartalgillerden, genellikle kızıl siyah tüylü, çok güçlü, yuvasını yüksek kayalıklar üzerinde kuran, iri, yırtıcı bir tür kuş (Aquila)
Kartal yükseldi yükseldi, kıyıdaki dağların üstünde küçüle küçüle göze görünmez oldu. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: kartal ağacı, kartalgözü, sakallı kartal, balık kartalı
- İstanbul iline bağlı ilçelerden biri
TORLAK
- Genç, toy
- Henüz evcilleşmemiş, alışmamış (hergele)
- Derviş
ÇALKAR
- Tahıl tanesini yabancı nesnelerden seçmeye veya tohumlukta kullanılacak tahılı ayırmaya yarayan döner kalburlu araç, çalkağı, çalkak
ÇATLAK
-
Çatlamış olan
Çatlak bardak.
-
Deli
Çatlaksam çatlağım. Çatlak olmasam bunca adama, gözün görmediğini göstermeye kalkar mıydım? - Oktay Rifat
-
Herhangi bir yerde uzunluğuna olan açıklık
Bu testinin çatlağı hiçbir sızıntı göstermemişti. - Aka Gündüz
-
Ara, aralık
İki denizci kara bulutlar çatlağından güneş ışığının güldüğünü sandılar. - Halikarnas Balıkçısı
-
Değişimin başlangıcı
Yaşantımda çatlaklar oluşmaya başlamıştı. - Emine Işınsu
-
Yer altındaki taş kütlelerinin basınç ve gerilim dolayısıyla yer değiştirmeden çatlayıp yarılması, diyaklaz
Esmer toprağın yüzünü saran çatlaklar sanki yerin dibine kadar iniyordu. - Tarık Buğra
- Deri, mukoza, kemik veya herhangi bir organ üzerinde uzunluğuna olan açıklık, yarık, fissür
Birleşik Kelimeler: çatlak ses, çatlak zurna, kafası çatlak, kasık çatlağı
KARTÇA
- Gençliği azalmış, yaşı geçkince
- Tazeliği azalmış (meyve, sebze)
TARAÇA (Kelime Kökeni: İtalyanca terrazza)
-
Teras
Akşamları taraçada toplanan ev halkını gizli gizli tetkik ederken dedikoducu kadınları büsbütün menfur buluyordum. - Kemal Bilbaşar
-
Toprak veya başka malzemeyle elde edilen, bir duvarla desteklenen yüksek düzlük
Sofradan kalktık, köşkün önündeki taraçaya çıktık. - Aka Gündüz
- Seki (I)
APARAT (Kelime Kökeni: Almanca Apparat)
- Herhangi bir aracın çeşitli amaçlarla kullanılmasını sağlayan parçaları
- Araç gereç
APALAK
- Tombul, gürbüz, iri (bebek veya küçük çocuk)
ALPAKA (Kelime Kökeni: Fransızca alpaca)
- Çift parmaklılar takımının devegiller sınıfından, Güney Amerika'da yaşayan, uzun tüylü, memeli bir hayvan (Lama glama pacos)
- Bu hayvanın yumuşak, hafif, dayanıklı ve parlak olan yünü
- Bu yünden dokunan kumaş
- Alman gümüşü
PARLAK
-
Parlayan, ışıldayan
Siyah, çıplak dallarda henüz kuruyamayan su damlaları parlak, mavi birer boncuk gibi parlıyordu. - Halide Edip Adıvar
-
Temiz ve ışıklı
Sabahleyin gökyüzü parlak, ufuk açıktı / Güneşli bir havada yaylımız yola çıktı - Faruk Nafiz Çamlıbel
-
Göze çarpacak kadar başarılı
Birinci İnönü Harbi'ni parlak bir zaferle kazandık. - Aka Gündüz
- Yüzü güzel (oğlan)
PARTAL
-
Çok kullanılmaktan yıpranmış
Vücudu eski partal esvapları içinde çarpık çurpuk eski bir değneğe dönmüştü. - Halide Edip Adıvar
- Abartılmış söz, yalan
Ata Sözleri ve Deyimler
- partal atmak
PATLAK
-
Patlayarak açılmış, yırtık, yarık
Patlak davul.
-
Patlamış yer
Karşısındakini, kalpağından ta patlakları gözüken kunduralarına kadar bir süzdü. - Ömer Seyfettin
Ata Sözleri ve Deyimler
- patlak vermek
Birleşik Kelimeler: patlak göz
KAPORA (Kelime Kökeni: İtalyanca caparra)
- Güvenmelik
Ata Sözleri ve Deyimler
- kapora vermek
PORTAL (Kelime Kökeni: İngilizce portal)
- Ana kapı
- Kapı
POTKAL (Kelime Kökeni: İtalyanca boccale)
- Kaza veya başka bir olayı karadakilere bildirmek için gemilerden denize salınan, içinde mektup olan şişe