TOPAKLAŞMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler
TOPAKLAŞMAK harflerini içeren 8 harfli 22 kelime bulunuyor. 8 harfli TOPAKLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
TOPLAŞMA17,
KATLAMAK
-
Kâğıt, kumaş vb. nesneleri üst üste kat oluşturacak biçimde bükmek
Gazeteleri itina ile katlayıp cebine koydu. - Sait Faik Abasıyanık
-
Arttırarak çoğaltmak
Parasını ikiye katladı.
KOKLATMA
- Koklatmak işi
KOTLAMAK
- Bir harita veya taslaktaki miktarın kotlarını koymak, numaralamak
OTALAMAK
- Zehirlemek, ağılamak
- Otamak
OKKALAMA
- Okkalamak işi
AKLAŞMAK
- Ak duruma gelmek, ağarmak, beyazlaşmak
KAŞLAMAK
- Yüzüğün taşını kaşa oturtmak
ŞAKLATMA
- Şaklatmak işi
ŞAKLAMAK
-
`Şak` diye ses çıkarmak
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı - Faruk Nafiz Çamlıbel
TAŞLAMAK
-
Taş atmak, taşa tutmak
Hem bağırıyor hem atlıları taşlıyordu. - Yaşar Kemal
- Bir şeyin içindeki taşları ayıklamak
- Taş vb. nesnelerle kumaşı beyazlatmak veya parlatmak
- Metal bir parçayı zımpara ile törpüleyerek yuvasına alıştırmak
- Taş döşemek
-
Üstü kapalı, iğneleyici söz söylemek
Sen istediğin kadar taşla beni, gene de bir şiirle girişeceğim işe. - Azra Erhat
KOKLAŞMA
- Koklaşma işi
KAPATMAK
-
Bir malı değerinden aşağı bir karşılıkla elde etmek
Evvelki hafta mühendis İlhami Bey'le karısı çok güzel bir bambu takımı kapattılar. - Haldun Taner
-
Kapamak
Emine aklını oynattı sandılar ve evine kapattılar, kapısını kilitlediler. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Bir kadınla nikâhsız yaşamak
-
Yayımını yasak etmek, yayımına son vermek
Gazete kapatmak.
-
Herhangi bir yerin bütün masraflarını üstlenip başkalarını içeri almadan isteği doğrultusunda eğlenmek
Geçen gün Kristal'i kapatmış, vur patlasın, çal oynasın âlemi yapmış. - Halide Edip Adıvar
-
Bitirmek, unutturmak, söz edilmesini engellemek
Sanatçılar arasındaki tatsız olayı kapatmak istiyordu. - Çetin Altan
KAPLAMAK
-
Her yanını örtmek, istila etmek
Her tarafı sessizlik kaplamış, ovalar, biten bir günün hüznü içinde susmuştu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
-
Çepeçevre sarmak, kuşatmak
Evlerin bir tarafını yol, üç tarafını da yine çam ormanları kaplar. - Sait Faik Abasıyanık
-
Bir kabın, bir kılıfın, bir örtünün içine almak
Yorgan kaplamak.
- Yayılıp doldurmak, etkisinde bırakmak
-
Bir yüzeyi döşemek, başka bir nesne ile örtmek
Dudaklarının üstünü kaplayan muntazam kesilmiş sert ve koyu siyah bıyıkları... - Abdülhak Şinasi Hisar
- Kaplama adı verilen ince ağaç levhaları, değişik yöntemlerle hazırlanmış yüzeylere yapıştırmak
- Bir madeni bir başka madenle kimyasal bir yöntemle örtmek
-
Bir kimsenin veya bir şeyin nitelikleri herkesçe bilinir olmak
Ünü cihanı kapladı.
-
Doldurmak
İçini sevinç kapladı.
-
Doldurmak
Bulutlu düşünceler dimağını kapladığı sırada uzun siyah kirpikleri arasından iki şimşek çaktı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
KAPLATMA
- Kaplatmak işi
OKŞATMAK
- Okşama işini yaptırmak