Top ile Başlayan 8 Harfli Kelimeler

TOP harfleri ile başlayan 8 harfli 25 kelime bulunuyor. Başında TOP olan 8 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "top ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde Top olan 8 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

TOPOĞRAF27, TOPOLOJİ24, TOPLAYIŞ19, TOPLUMCU19, TOPUKSUZ19, TOPÇULUK18, TOPRAKÇI17, TOPTANCI17, TOPLAŞMA17, TOPLAŞIK17, TOPLANIŞ17, TOPYEKUN16, TOPÇEKER16, TOPLULUK15, TOPONİMİ15, TOPRAKSI15, TOPLATMA14, TOPRAKLI14, TOPLANTI14, TOPLANMA14, TOPLAMAK14, TOPLANIK14, TOPALLIK14, TOPARLAK13, TOPLANAN13

TOPARLAK

[isim]

  • Top cephanesi taşıyan araba

[sıfat]

  • Top biçiminde olan, yuvarlak, kürevi

    Çehre toparlak, kaşlar incecik, ağız iri, yanaklar fazla etli ve gözler çekik. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: toparlak hesap, toparlak rakam, toparlak sayı

TOPLANAN

[isim]

[matematik]

  • Toplama işleminde toplamı oluşturan sayılardan her biri

TOPLATMA

[isim]

  • Toplatmak işi

TOPRAKLI

[sıfat]

  • İçine toprak karışmış
  • Ekecek toprağı olan (köylü)

TOPLANTI

[isim]

  • Birden çok kimsenin belirli amaçlarla bir araya gelmesi, içtima

    Komisyon toplantısı bitsin de görürsünüz. - Memduh Şevket Esendal

  • Bir meclisin bir yıl içindeki birleşimlerinin her biri
  • Toplanma, bir araya gelme, kabarıklık oluşturma

    Gür kaşları başlangıçlarında kıvrık toplantılar yaparak incele incele uçlarında büsbütün sivrilirdi. - Halit Ziya Uşaklıgil

Birleşik Kelimeler: toplantı salonu, toplantı yeri, bilimsel toplantı, basın toplantısı, doruk toplantısı, yuvarlak masa toplantısı, zirve toplantısı, zümre toplantısı

TOPLANMA

[isim]

  • Toplanmak işi

    Binlerce yıllık gelenekleşmiş Türk psikolojisi, bir merkez etrafında toplanmayı çok sevmiştir. - Samiha Ayverdi

TOPLAMAK

[-i]

  • Bir araya getirmek

    Şairin bütün eserlerini, bütün hatıralarını toplayacak. - Orhan Seyfi Orhon

[nesnesiz]

  • Devşirmek

    Kırlardan çiçek topladık.

  • Devşirip kaldırmak

    Sofrayı toplamak. Yatakları toplamak.

  • Dağınıklıktan kurtarmak

    Bu odayı biraz toplamak gerek.

  • Bir araya getirmek, düzene sokmak, düzeltmek

    Uzun yağlı saçlarını parmaklarıyla taradı, kalpağının altında topladı. - Memduh Şevket Esendal

[nesnesiz]

  • Artırıp biriktirmek

    Epey servet toplamış.

[nesnesiz]

  • Hizmete çağırmak

    Asker toplamak.

  • Vergi veya bağışı verecek olanlardan almak

[nesnesiz]

  • Şişmanlamak, kilo almak

[nesnesiz]

  • Çıban, yara irinlenmek

[matematik]

  • Sayıları veya nicelikleri birbirine ekleyip toplamını bulmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • topla!

Birleşik Kelimeler: akımtoplar, top toplayıcı

TOPLANIK

[sıfat]

  • Toplanmış durumda olan

TOPALLIK

[isim]

  • Topal olma durumu

    Topal da olsanız ben sizin topallığınızı görmem ki. - Ahmet Kutsi Tecer

TOPLULUK

[isim]

  • Nitelikleri bakımından bir bütün oluşturan kimselerin hepsi, toplum, camia, cemiyet

    Bu müşterek duygu ve anlayış birçok zevkleri birleştirir ve bir topluluk meydana getirirdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Aynı yerde bulunan insan kalabalığı
  • Sanatçı grubu
  • Aynı türden canlıların bir araya gelmesiyle oluşan küme
  • Vücudun dolgun olma durumu

[müzik]

  • Müzik eserlerini birden fazla ses veya sazla seslendirmek için oluşturulan grup, ansambl

    Çok sayıda amatör topluluk sahneledi Nalınlar'ı. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: topluluk adı, topluluk eki, topluluk ismi, topluluk sayısı, gezici topluluk, otsu topluluk, bitki topluluğu

TOPONİMİ (Kelime Kökeni: Fransızca toponymie)

[isim]

  • Yer adı bilimi

TOPRAKSI

[sıfat]

  • Toprağı andıran, toprağa benzeyen, toprak gibi

TOPYEKÛN (Kelime Kökeni: Türkçe top + Arapça yekûn)

[zarf]

  • Eksiksiz, toplam, toplu olarak

    Batı diplomasisi topyekûn nice acı dersler gördü, nice çetin imtihanlardan geçti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

TOPÇEKER

[isim]

[askerlik]

  • Ağır top taşıyan küçük savaş gemisi, gambot

[sıfat]

  • Top çeken (hayvan veya araç)

TOPRAKÇI

[isim]

  • Toprağa önem veren, toprağa bağlı kimse

    Biri topraklarına kadar makineci öbürü şehirlerine kadar toprakçı. - Falih Rıfkı Atay

  • Geçimini topraktan sağlayan kimse