TİKSİNDİRMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

TİKSİNDİRMEK harflerini içeren 7 harfli 22 kelime bulunuyor. 7 harfli TİKSİNDİRMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEMİRSİ11, DİRENİM10, DİKENSİ10, DEMİNKİ10, İNDİRİM10, İNDİRME10, SİDERİT10, DERİNTİ9, İDENTİK9, KEMİKSİ9, SİMETRİ9, SEMİTİK9, TENKİDİ9, ERİSTİK8, İSTERİK8, İMRENTİ8, KİREMİT8, KESİNTİ8, NİTEKİM8, İRKİNTİ7, KİNETİK7, NERİTİK7

İRKİNTİ

[isim]

[halk ağzında]

  • Su birikintisi
  • Ürperme, irkilti

    Acaba, başımızdan geçen belalar, çektiğimiz mihnetler ve nihayet rahat, zengin bir memleketin batışını görmüş olmamız bizde, artık dünya hazlarına karşı bir nevi irkinti mi hasıl etmişti? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Korku, çekinme, irkilti

    Yarın en büyük kuvvetlerin karşısında en ufak bir irkinti bile bana yaklaşamayacaktır. - Aka Gündüz

KİNETİK (Kelime Kökeni: Fransızca cinétique)

[sıfat]

[fizik]

  • Hareketle ilgili, hareket sebebiyle oluşan

[isim]

[kimya]

  • Kimyasal tepkimelerin hızlarını inceleyen bilim dalı

[isim]

[teknik]

  • Hareket olaylarını inceleyen bilim dalı

Birleşik Kelimeler: kinetik enerji

NERİTİK (Kelime Kökeni: Fransızca néritique)

[sıfat]

[coğrafya]

  • Kıyı şeridinde deniz kabukları, kum, çakıl vb. şeylerle oluşan yığınakla ilgili

ERİSTİK (Kelime Kökeni: Fransızca éristique)

[isim]

[felsefe]

  • Didişim

İSTERİK (Kelime Kökeni: Fransızca hystérique)

[sıfat]

  • Histerik

    Ama içten gelme ferah bir gülüşle değil de sinirli, isterik bir gülüşle güldü. - Haldun Taner

İMRENTİ

[isim]

  • İmrenme

    Döndü, bir kenardan imrentiyle kendisine bakmakta olan Berbat'ı gördü. - Orhan Kemal

KİREMİT (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Çatıları örtmekte kullanılan, yan yana dizilerek suyu aşağıya geçirmeden dışarı akıtacak biçimde yapılmış, kızıl toprağın renginde, pişmiş balçık levha

    En fakir köyler taştandır ve üstü kiremittir. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kiremit aktarmak

Birleşik Kelimeler: kiremit fabrikası, kiremithane, kiremit rengi, mahya kiremidi

KESİNTİ

[isim]

  • Kesilen parça, kırpıntı

    Gerçi çeviri kitaplarda, çevirilerin özensizliği, kesintiler hoş görülecek gibi değil. - Adalet Ağaoğlu

  • Bir işin bir süre için durması, inkıta

    İşimiz hiçbir kesintiye uğramadan yürüyor.

[ekonomi]

  • Ödenen bir paradan herhangi bir sebeple kesilen bölüm

    Bu ücretin hiçbir kesintisi yoktur.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kesintiye almak
  • kesintiye uğramak

Birleşik Kelimeler: ön kesinti

NİTEKİM

[zarf]

  • Gerçekten, hakikaten

    Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır. - Asaf Halet Çelebi

  • Sonuç olarak

    Nitekim kendisi de bunu anlamış gibi vapurda bütün yolculuğumuz boyunca bir köşeye çekilip oturmuş. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

DERİNTİ

[isim]

[halk ağzında]

  • Toplantı
  • Gelişigüzel toplanmış eşya
  • İnsan kalabalığı, güruh

İDENTİK (Kelime Kökeni: Fransızca identique)

[sıfat]

[matematik]

  • Özdeş

KEMİKSİ

[sıfat]

  • Kemiği andıran, kemiğe benzeyen, kemik gibi, kemiğimsi

Birleşik Kelimeler: kemiksi bölge

SİMETRİ (Kelime Kökeni: Fransızca symétrie)

[isim]

[matematik]

  • Bakışım

SEMİTİK (Kelime Kökeni: Fransızca sémitique)

[isim]

  • Yahudi

TENKİDÎ (Kelime Kökeni: Arapça tenḳīdī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eleştirmeli, eleştirili