TEŞRİHHANE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

TEŞRİHHANE harflerini içeren 5 harfli 37 kelime bulunuyor. 5 harfli TEŞRİHHANE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HAŞİR12, HAŞİN12, İŞTAH12, ŞERHA12, ŞAHNE12, ŞAHİT12, ŞAHİN12, ŞEHİT12, ŞEHİR12, AHRET9, HİTAN9, İHTAR9, NEHİR9, RAHNE9, REHİN9, TARİH9, TAHİN9, TENHA9, TEHİR9, İRŞAT8, İNŞAT8, İŞRET8, NEŞİR8, NEŞET8, NAŞİR8, REŞİT8, ŞERİT8, ŞERAN8, ŞİRAN8, ŞAİRE8, TİRŞE8, TEŞRİ8, TEŞNE8, TRANŞ8, ANTRE5, TİRAN5, TİNER5

ANTRE (Kelime Kökeni: Fransızca entrée)

[isim]

  • Giriş

    Bir müddet sonra her ikisi de büyük antreden çıkıp kaybolurlar. - Ahmet Muhip Dranas

  • Başlangıç yemeği

TİRAN (Kelime Kökeni: Fransızca tyran)

[isim]

[tarih]

  • Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse

[sıfat]

[mecaz]

  • Acımasız, gaddar, despot

TİNER (Kelime Kökeni: İngilizce thinner)

[isim]

[kimya]

  • İnceltici

İRŞAT (Kelime Kökeni: Arapça irşād)

[isim]

[eskimiş]

  • Doğru yolu gösterme, uyarma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • irşat etmek

İNŞAT (Kelime Kökeni: Arapça inşād)

[isim]

[eskimiş]

  • Şiir okuma, şiir söyleme
  • Bir şiiri, bir edebiyat eserini topluluk önünde, yüksek sesle ve gerektiği biçimde okuma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inşat etmek

İŞRET (Kelime Kökeni: Arapça ʿişret)

[isim]

[eskimiş]

  • İçki içme

    İşret meclisi.

NEŞİR (Kelime Kökeni: Arapça neşr)

[isim]

[eskimiş]

  • Yayma, dağıtma, saçma
  • Yayım

Birleşik Kelimeler: neşredilmek, neşretmek, neşrolunmak, leffüneşir

NEŞET (Kelime Kökeni: Arapça neşʾet)

[isim]

[eskimiş]

  • Çıkma, ileri gelme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • neşet etmek

NAŞİR (Kelime Kökeni: Arapça nāşir)

[isim]

[eskimiş]

  • Yayımcı

[sıfat]

  • Yayan, saçan

REŞİT (Kelime Kökeni: Arapça reşīd)

[sıfat]

[eskimiş]

[hukuk]

  • Ergin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • reşit olmak

ŞERİT (Kelime Kökeni: Arapça şerīṭ)

[isim]

  • Dar, uzun dokuma veya kumaş parçası

    Güzel bir şeritle künyemi göğsüme bağladım ve gittim. - Falih Rıfkı Atay

  • Dar, uzun kıyı parçası

    Deniz şeridi. Kara şeridi.

  • Herhangi bir maddenin dar, düz, ince ve uzun parçası
  • Bir kara yolunda trafik çizgileri ile ayrılmış bölümlerden her biri

    Sol şerit geçişe ayrılmıştır.

[hayvan bilimi]

  • Şeritgillerden, vücudu yassı, birbirine kenetlenmiş boğumları bulunan ve bazısı metrelerce boyda olan bir bağırsak asalağı, tenya, sığır tenyası, sığır şeridi, abdestbozan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şerit değiştirmek

Birleşik Kelimeler: şerit balığı, şerit ihlali, şerit makarna, şerit metre, şerit perde, manyetik şerit, sağ şerit, sol şerit, daktilo şeridi, emniyet şeridi, güvenlik şeridi, sahil şeridi, sığır şeridi, suşeridi, tırmanma şeridi, trafik şeridi

ŞERAN (Kelime Kökeni: Arapça şerʿan)

[zarf]

[eskimiş]

  • İslam hukuku açısından

ŞİRAN

[isim]

  • Gümüşhane iline bağlı ilçelerden biri

ŞAİRE (Kelime Kökeni: Arapça şāʿire)

[isim]

[eskimiş]

  • Kadın şair

TİRŞE (Kelime Kökeni: Farsça terāşe)

[isim]

  • Yeşil ile mavi arası renk

[sıfat]

  • Bu renkte olan

    Rıhtım kenarlarında en taze yosunların tirşe çizgisi var. - Ruşen Eşref Ünaydın

  • Parşömen

Birleşik Kelimeler: tirşe gözlü