TEZGAHLANMA Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
TEZGAHLANMA harflerini içeren 6 harfli 29 kelime bulunuyor. 6 harfli TEZGAHLANMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Tezgahlanma ile başlayan 6 harfli kelimeler. İçinde Tezgahlanma olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
TEZGAH17,
ALATEN
- Cüzzamlı
ANLAMA
-
Anlamak işi, anlamaklık, kavrama, derk, fehim, intikal, tefehhüm, vukuf
Lavabonun aynasında yorgun bir suratla kendini anlamaya çalışan bu adama bakıyorum. - Ahmet Ümit
- Bir olay veya önermenin daha önce bilinen bir kanunun veya formülün sonucu olduğunu görme
Birleşik Kelimeler: tam anlamıyla
ATLAMA
-
Atlamak işi
Acemiliğimi görünce beni atlamaya, oynatmaya kalktılar. - Reşat Nuri Güntekin
- Belirli bir yerden gerilip hız alarak yapılan sıçrama ile vücudu yerden kesip daha uzak bir yere kondurma veya belli bir yükseklikten aşırma
- Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı
Birleşik Kelimeler: atlama beygiri, atlama çizgisi, atlama tahtası, atlama taşı, sırıkla atlama, uzun atlama, üç adım atlama, yüksek atlama, kaplan atlaması
ATANMA
- Atanmak işi, tayin edilme
Birleşik Kelimeler: açıktan atanma, asaleten atanma, vekâleten atanma
ATAMAN
- Rus Kazakların başbuğuna verilen unvan
ANAMAL
- Sermaye
Birleşik Kelimeler: anamal birikimi, anamal sahibi
AMETAL (Kelime Kökeni: Fransızca amétale)
-
Metal olmayan element
Klor, fosfor, oksijen ametaldir.
ALAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāmet)
-
Belirti, işaret, iz, nişan
İnsanlığın belli bir sonuca yöneldiğini gösterir hiçbir alamet yok. - Cemil Meriç
- Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne
Birleşik Kelimeler: alametifarika, kıyamet alameti
ELAMAN (Kelime Kökeni: Arapça elamān)
-
Bezginlik ve sızlanma anlatan bir söz
Dostlardan, yemişlerden, Hıristaki Pasajının güllerinden, zambaklarından elaman! - Sait Faik Abasıyanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- elaman çekmek
- elaman demek
ZANAAT (Kelime Kökeni: Arapça ṣināʿat)
-
İnsanların maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim, beceri ve ustalık gerektiren iş, sınaat
Hiçbir vatandaşa benim zanaatı tavsiye etmem. - Nazım Hikmet
- El ustalığı isteyen işler
AZAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaẓamet)
- Ululuk, büyüklük
-
Gurur
Arkadaşlarımdan ayrılıp onun yanına geçmek azametime dokundu. - Reşat Nuri Güntekin
- Görkem, gösteriş, heybet
- Debdebe
-
Çalım, kurum, tekebbür
Şu her tarafından temizlik ve azamet akan şişman adama bile sorabilirdi. - Sait Faik Abasıyanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- azamet satmak
AZALMA
-
Azalmak işi, eksilme, tenakus
Şu hayatta azalması gerektiğini öğrendiği an inadına çoğalan, cabadan doğuran bir şey varsa o da evhamdır. - Elif Şafak
AGANTA (Kelime Kökeni: İtalyanca agguanta)
- Yısa veya laçka edilmekte olan bir halatın ve zincirin kısa bir süre elde tutulup bırakılmaması için verilen emir
GALETA (Kelime Kökeni: İtalyanca galletta)
- Fırında pişirilerek kurutulmuş yuvarlak ve uzun peksimet
Birleşik Kelimeler: galeta unu
HANTAL
-
Kocaman, iri, kaba
Epey iri ve hantal bir vücudu vardı. - Ahmet Hamdi Tanpınar
-
İşi, davranışları kaba ve yavaş
Suat onun yanında kendini iri yarı ve hantal hissetti, bırakıp kaçası geldi. - Attila İlhan