TESLİMİYETÇİLİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

TESLİMİYETÇİLİK harflerini içeren 6 harfli 76 kelime bulunuyor. 6 harfli TESLİMİYETÇİLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇİSEME11, MESTÇİ11, SEÇMEK11, ÇİLEME10, ÇİTMEK10, ÇİTMİK10, ÇELMEK10, ÇELMİK10, EMEKÇİ10, İÇİLME10, İÇİMLİ10, SİYMEK10, SETLİÇ10, ÇİLELİ9, ÇİTİLİ9, ÇELTEK9, ÇELTİK9, EYİTME9, ELEKÇİ9, İÇKİLİ9, İÇELLİ9, İLMİYE9, İLİKÇİ9, KEÇELİ9, YİTMEK9, YEMLİK9, YETMEK9, YELMEK9, ESKİME8, ELİYLE8, İSİMLİ8, İSLEME8, İSTEME8, İYELİK8, İYİLİK8, KİMİSİ8, LEYLEK8, MİSTİK8, MİSKET8, MESLEK8, SİLMEK8, SİLKME8, SEKLEM8, TESLİM8, TEMSİL8, YELTEK8, YELELİ8, ETKİME7, EKİLME7, EMEKLİ7, ELEMLİ7, İSİLİK7, İSKETE7, İSKELE7, İTİLME7, İKİLEM7, İLETİM7, İLETME7, İLİKSİ7, KİLİSE7, KESELİ7, KELİME7, KESTEL7, LİSELİ7, MİLLET7, MELİKE7, SEKİLİ7, TEKMİL7, TELEKS7, TEMLİK7, ETKİLİ6, ETİKET6, İLETKİ6, İLİKLİ6, LEKELİ6, TELTİK6

ETKİLİ

[sıfat]

  • Etkisi olan, kuvvetli, tesirli, müessir, patetik

    Hayli etkili bir yer altı çalışması yapılıyormuş. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etkili olmak

Birleşik Kelimeler: etkili madde

ETİKET (Kelime Kökeni: Fransızca étiquette)

[isim]

  • Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb. şeylerin kime ait olduğunu belirtmek için üzerlerine konulan küçük kâğıt

[mecaz]

  • Kimlik

    Avrupa'da bir Şarklı etiketi altında seyahat etmenin ilk defa olarak bir faydasını gördüm. - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]

  • Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol

    İki teklifsiz dost olmakla beraber Sevim'le Mükerrem etiketten ayrılmazlar, birbirlerine daima 'siz' derler. - Reşat Nuri Güntekin

İLETKİ

[isim]

[matematik]

  • Bir açıyı ölçmeye ve başka bir yerde aynı açıyı çizmeye yarayan, yarım çember biçimindeki araç, açıölçer, mastara, minkale

İLİKLİ

[sıfat]

  • İliği olan
  • İliklenmiş

    Küçük küçük kırmızı çiçekli gömleğinin yalnız boğazına tesadüf eden düğmesi ilikli, ötekiler açıktı. - Sait Faik Abasıyanık

LEKELİ

[sıfat]

  • Herhangi bir sebeple üzerinde leke oluşmuş, lekesi olan

    Armutların en fenası, en kavruk, en lekeli ve en hamı bile asildir. - Refik Halit Karay

[mecaz]

  • Kötü tanınmış, lekelenmiş

Birleşik Kelimeler: lekeli humma

TELTİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Yanlış, hata

ETKİME

[isim]

  • Etkimek işi, tesir

EKİLME

[isim]

  • Ekilmek işi

EMEKLİ

[sıfat]

  • Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli

[isim]

  • Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse, tekaüt

    Buraya gelenler hep asker emeklileridir. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emekli olmak
  • emekliye ayırmak (veya çıkarmak veya çıkartmak)
  • emekliye ayrılmak (veya çıkmak)
  • emekliye sevk etmek

Birleşik Kelimeler: emekli aylığı, emekli ikramiyesi, emekli maaşı, malulen emekli

ELEMLİ

[sıfat]

  • Üzüntülü, kederli

    Çektiği elemli aşkla mesut olmasa da bunları sevdiği şüphesizdir. - Abdülhak Şinasi Hisar

İSİLİK

[isim]

[tıp]

  • Terlemekten veya sıcaktan vücutta meydana gelen küçük pembe kabartılar, ısırgın

İSKETE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Serçegillerden, gagaları dişli, zararlı böcek ve kurtlarla beslenen, güzel sesli bir kuş (Parus ater)

Birleşik Kelimeler: dağ isketesi

İSKELE (Kelime Kökeni: İtalyanca scala)

[isim]

  • Deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ve betondan yapılmış, denize doğru uzanan yer

    Vapurdan indi, iskeleye çıkar çıkmaz etrafına bakındı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Kıyıya yanaşan deniz aracına doğru uzatılan eğreti küçük köprü veya gemiye çıkmayı sağlayan merdiven

    Oturduğu yerden kalkıyor, iskele zincirine uzanan eli, iskele tabanına basan ayağı, kendini çekiyor yukarı. - Zeyyat Selimoğlu

  • Vapur uğrağı olan şehir veya kasaba
  • İçerilerde bulunan bir yerin kendine en yakın olan deniz taşıtı uğrağı veya demir yolu durağı

    Mudanya, Bursa'nın iskelesidir.

  • Yapıların dışında sıvama, boyama veya onarım için keresteden kat kat kurulan, çalışma sırasında üstüne çıkılan çatkı
  • Geminin sol yanı

[sinema]

[televizyon]

  • Işıkların yerleştirilmesi, ışıkçıların dolaşabilmesi için stüdyolarda tavana yakın yerde duvarı çepeçevre saran çıkıntı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iskele almak

Birleşik Kelimeler: iskele alabanda, iskele babası, iskele kelepçesi, iskele kuşu, sürme iskele, ip iskelesi

İTİLME

[isim]

  • İtilmek işi

[ruh bilimi]

  • İğrenç, ayıp veya elde edilemez görünen düşüncelerin kişide bilinçaltına sürülmesi

İKİLEM

[isim]

[mantık]

  • İki önermesi bulunan ve her iki önermenin vargısı olan tasım, kıyasımukassem, dilemma
  • İnsanı istenmeyen seçeneklerden birini, çoğunlukla iki seçenekten birini izlemeye zorlayan tartışma, sorun veya usa vurma durumu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikilemde kalmak
  • ikileme düşmek