TESİSATÇILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

TESİSATÇILIK harflerini içeren 6 harfli 39 kelime bulunuyor. 6 harfli TESİSATÇILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AÇKILI11, ÇITLIK11, ÇAKILI11, ÇATILI11, ILIKÇA11, SESÇİL11, SETLİÇ10, ASILTI9, ASKILI9, AKÇELİ9, ÇELTİK9, ESASLI9, KISTAS9, KASSIL9, ATKILI8, ITTILA8, SALTIK8, SALİSE8, SESLİK8, SIKLET8, TIKALI8, TESTİS8, TESLİS8, TAKILI8, ASETİK7, ATEİST7, ALEKSİ7, İSTEKA7, KALSİT7, LASTİK7, LATEKS7, STATİK7, SELİKA7, TAKSİT7, KALİTE6, TAKLİT6, TELAKİ6, TEKİLA6, TELTİK6

KALİTE (Kelime Kökeni: Fransızca qualité)

[isim]

  • Nitelik

    Bizde de Türk edebiyatı ne kadar millî kaynaklara gitmiş ise kalite bakımından o kadar yükselmiştir, denilebilir. - Mehmet Kaplan

Birleşik Kelimeler: kalite çemberleri, kalite kontrolü, kalite riski

TAKLİT (Kelime Kökeni: Arapça taḳlīd)

[isim]

  • Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma, öykünme

    Her memleket başkalarının yeniliklerini taklit ile başladığı intizama kendisinin eskiliklerini tahkik ile nihayet verir. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

  • Birinin davranışlarını, konuşmasını tekrarlayarak eğlenme

    Hele taklitleri? Kadın taklidi, Arap taklidi hepsini birbirinden güzel yapıyordu. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Benzetilerek yapılmış şey, imitasyon

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taklidini yapmak
  • taklit etmek

Birleşik Kelimeler: taklit mobilya

TELAKİ (Kelime Kökeni: Arapça telāḳī)

[isim]

[eskimiş]

  • Buluşma, kavuşma

TEKİLA (Kelime Kökeni: İngilizce tequila)

[isim]

  • Sert bir Meksika içkisi

TELTİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Yanlış, hata

ASETİK (Kelime Kökeni: Fransızca acétique)

[sıfat]

[kimya]

  • Sirkeyle ilgili, sirkeyle aynı özellikleri taşıyan

Birleşik Kelimeler: asetik asit

ATEİST (Kelime Kökeni: Fransızca athéiste)

[sıfat]

[felsefe]

  • Tanrıtanımaz

ALEKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca alexie)

[isim]

[tıp]

  • Okuma yitimi

İSTEKA (Kelime Kökeni: İtalyanca stecca)

[isim]

  • Bilardo oyununda toplara vurmak için kullanılan sopa
  • İstika
  • Basımevlerinde kitap formalarını kırmak, katlamak için kullanılan sert tahta veya kemikten yapılmış araç

KALSİT (Kelime Kökeni: Fransızca calcite)

[isim]

[mineraloji]

  • Billurlaşmış doğal kalsiyum karbonatı

    Tebeşir bir tür kalsittir.

LASTİK (Kelime Kökeni: Fransızca élastique)

[isim]

  • Ayakkabı üzerine giyilen kauçuktan pabuç

    Lastikleri ayağında, bastonu koluna asılı, erkenciydi yine. - Necati Cumalı

  • Kauçuktan yapılmış ayakkabı
  • Kauçuktan yazı silgisi
  • Taşıtların jantlarına yerleştirilen elastiki tekerlek bandajı

    Şoförle bahçıvan arabanın ön sol lastiğini pompalıyorlar. - Haldun Taner

  • Esnek, ince kauçuk veya kauçuklu şerit
  • Bir tür esnek örgü
  • Korse
  • Uzun konçlu çorabın düşmesini önlemek için üst kısmına gelecek biçimde bacağa geçirilen esnek şerit

[sıfat]

  • Kauçuktan yapılmış

    Rıza, lastik yakalığı fırlamış, gözleri dönmüş, kan ter içinde içeriye düşer. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lastik gibi

Birleşik Kelimeler: lastik ağacı, lastik tutkalı, kuş lastiği, balon lastik, dış lastik, iç lastik, yedek lastik

LATEKS (Kelime Kökeni: Fransızca latex)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Bazı bitkilerin genellikle süt görünüşünde olan öz suyu

STATİK (Kelime Kökeni: Fransızca statique)

[isim]

[fizik]

  • Duruk

[sıfat]

[mecaz]

  • Gelişme, ilerleme göstermeyen

SELİKA (Kelime Kökeni: Arapça selīḳa)

[isim]

[eskimiş]

  • Güzel söyleme ve yazma yeteneği

TAKSİT (Kelime Kökeni: Arapça taḳsīṭ)

[isim]

  • Bir borcun belli zamanlarda ödenmesi gerekli olan parçalarından her biri

    Sen nasıl olsa memursun, taksitle her şeyi alabilirsin. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taksite bağlamak
  • taksit ödemek (veya vermek)

Birleşik Kelimeler: taksit taksit