TELLENDİRME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

TELLENDİRME harflerini içeren 5 harfli 60 kelime bulunuyor. 5 harfli TELLENDİRME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Tellendirme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Tellendirme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

DİTME8, DEMLİ8, DEMİR8, DEMİN8, DEMET8, DELME8, DENİM8, DİLME8, DİNME8, DERME8, DENME8, ERDEM8, MEDET8, NEDİM8, DENET7, DELİL7, DİREN7, DERİN7, DENLİ7, ELDEN7, ERDEN7, ENDER7, LİDER7, RENDE7, TREND7, ERMİN6, ETMEN6, ERİME6, ELEME6, ENLEM6, ENEME6, İMREN6, MİLEL6, METİN6, METİL6, METRE6, MERET6, NEMLİ6, NİMET6, RİMEL6, REMİL6, REMEL6, TEMİN6, TEMEL6, TELEM6, TERME6, TERİM6, ETENE5, ENTEL5, İLLET5, LİRET5, LİNET5, LİTRE5, NELER5, NİTEL5, TİRLE5, TİNER5, TELLİ5, TELİN5, TERLİ5

ETENE

[isim]

[anatomi]

  • Döl eşi

[bitki bilimi]

  • Meyve yaprağında yumurtacıkların bağlı olduğu bölüm

ENTEL (Kelime Kökeni: Fransızca intellectuelle'den)

[sıfat]

  • Entelektüel olmaya özenen ancak bunun için gerekli olan niteliği kazanmamış (kimse)

[isim]

[mecaz]

  • Sahte aydın

    Gençlerin bazıları entellerle birlikte olmaktan gurur duyduklarını söylüyorlar. - Tomris Uyar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • entel takılmak

İLLET (Kelime Kökeni: Arapça ʿillet)

[isim]

  • Hastalık

    Ben şarlatan değilim, oğlum. Bu illetin devası bendedir. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Hastalık derecesine varan alışkanlık

    Ya sayfa sayfa mektup yazmak illetine tutulmuş olanlara ne diyeyim? - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]

  • Bozukluk

    Bu radyonun bir illeti var.

[sıfat]

[teklifsiz konuşmada]

  • Kızdıran, sinirlendiren (şey veya kimse)

[eskimiş]

[felsefe]

  • Sebep

Ata Sözleri ve Deyimler

  • illet etmek
  • illet olmak

Birleşik Kelimeler: köstebek illeti

LİRET (Kelime Kökeni: Fransızca lirette)

[isim]

[eskimiş]

  • İtalya'nın para birimi

LİNET (Kelime Kökeni: Arapça līnet)

[isim]

[eskimiş]

  • İshal

LİTRE (Kelime Kökeni: Yunanca)

[isim]

[matematik]

  • Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi

[sıfat]

  • Bu birimde bir kabın alabileceği miktarda olan

    Şimdi yedek iki litre kan var elimizde. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: dekalitre, desilitre, hektolitre, mililitre, santilitre

NELER

  • çok ve çeşitli şeyler

    Bugün neler gördük.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ne âlem
  • ne âlemde?
  • ne alıp veremiyor?
  • ne arar (veya onda ... ne gezer)
  • ne arıyor
  • ne biçim?
  • ne buyrulur?
  • ne çare
  • ne çıkar
  • ne çiçektir, biliriz
  • ne dedim de
  • ne demek?
  • ne demek olsun
  • ne demeye
  • ne denir (veya dersin)
  • ne denli
  • ne de olsa
  • ne dese beğenirsin?
  • nedir ki
  • ne diye?
  • ne ekersen onu biçersin
  • ne fayda
  • ne gam
  • ne gezer
  • ne gibi?
  • ne gözle bakmak
  • ne güne duruyor?
  • ne günlere kaldık!
  • ne haber?
  • ne hacet
  • ne haddine!
  • ne hâlde?
  • ne hâli varsa görsün
  • ne hikmetse (veya hikmettir)
  • ne idiği belirsiz
  • ne imiş?
  • ne ise
  • ne istediğini bilmek
  • ne iyi!
  • ne kadar
  • ne kadar olsa
  • ne kadar varsa
  • ne lazım
  • neler de neler, maydanozlu köfteler
  • neler neler
  • ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
  • ne mene
  • ne menem
  • ne mümkün
  • ne münasebet!
  • ne o?
  • ne olacak!
  • ne olduğunu bilememek
  • ne oldum delisi olmak
  • ne olur (veya olursun veya olursunuz)
  • ne olursa olsun
  • ne oluyor?
  • ne pahasına olursa olsun
  • ne söylüyorsun?
  • ne var ki
  • ne yaparsın (veya yapmalı) ki
  • ne yapıp yapıp
  • ne yaptığını bilmemek
  • ne yazar
  • ne yazık ki
  • neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
  • neyin nesi (kimin fesi)
  • neyleyim
  • neymiş
  • ne yüzle

NİTEL

[sıfat]

  • Nitelik bakımından, nitelikle ilgili, kalitatif

TİRLE (Kelime Kökeni: Fransızca tire-lait)

[isim]

  • Meme başı üzerine yerleştirilip sütün alınmasına yarayan araç

TİNER (Kelime Kökeni: İngilizce thinner)

[isim]

[kimya]

  • İnceltici

TELLİ

[sıfat]

  • Teli olan
  • Teller takınmış, telle süslenmiş

    Telli gelin.

Birleşik Kelimeler: telli balıkçıl, telli çalgılar, telli duvaklı, telli otobüs, telli pullu, telli sazlar, telli turna, çiftetelli, ikitelli, onikitelli, üçtelli

TELİN (Kelime Kökeni: Arapça telʿīn)

[isim]

[eskimiş]

  • Lanet okuma, lanetleme, kargıma, kargış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • telin etmek

Birleşik Kelimeler: telin mitingi

TERLİ

[sıfat]

  • Terlemiş olan

    O günkü gibi terli değil, ateşli değil. - Tarık Buğra

ERMİN (Kelime Kökeni: Fransızca hermine)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kakım

ETMEN

[isim]

  • Birlikte veya ayrı ayrı etkisini gösteren ve belli bir sonuca götüren güçlerden, şartlardan, ögelerden her biri, amil, faktör