TELAŞSIZLIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
TELAŞSIZLIK harflerini içeren 6 harfli 34 kelime bulunuyor. 6 harfli TELAŞSIZLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AŞISIZ15,
TELLAK (Kelime Kökeni: Arapça tellāk)
- Hamamda hizmet eden ve erkek müşterileri yıkayan erkek
ALTLIK
-
Tabak, bardak vb. nesnelerin altına konulan şey
Bardak altlığı.
- Hayvanların altına yayılan ot veya saman
- Arabaya koşulan atların yolları kirletmemesi için kuyruğunun altına yerleştirilen torba
Birleşik Kelimeler: ütü altlığı
LATEKS (Kelime Kökeni: Fransızca latex)
- Bazı bitkilerin genellikle süt görünüşünde olan öz suyu
ATKILI
- Atkısı olan
ALTILI
-
Altı parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden altı tane bulunan
Altılı şamdan.
- İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde altı işareti bulunan kâğıt veya pul
- Divan edebiyatında her bendi altı dizeden oluşan nazım biçimi
- Altılı ganyan
Birleşik Kelimeler: altılı ganyan
AKILLI
-
Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil
İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç
- Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz
-
Uyanık geçinen
Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.
Ata Sözleri ve Deyimler
- akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
- akıllı geçinmek
- akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
- akıllım
- akıllı olmak
Birleşik Kelimeler: akıllı başlı, akıllı uslu, adamakıllı, horoz akıllı, sivri akıllı, uslu akıllı, yarım akıllı
SALTIK
- Mutlak
- Bağımsız, göreli olmayan ve kendi başına tam sayılan (bir olgunun niteliği)
SIKLET (Kelime Kökeni: Arapça s̱iḳlet)
- Ağırlık, yük
- Sıkıntı
Birleşik Kelimeler: ağır sıklet, hafif sıklet, horoz sıklet, orta sıklet, sinek sıklet, tüy sıklet
TIKALI
- Kapanmış, herhangi bir şeyin geçmesine imkân vermeyen, tıkanmış
Birleşik Kelimeler: kulağı tıkalı
TAKILI
- Takılmış, tutturulmuş, asılmış
Ata Sözleri ve Deyimler
- takılı kalmak
ASILLI
-
Bir kökene dayanan, kökenli
İngiliz asıllı genç.
ASILTI
- Çözünemeyen madde parçacıklarının dibe çökmeden bir sıvı ortamda kalmış durumu, süspansiyon
- Böyle bir sıvı karışımı, süspansiyon
ASKILI
-
Askısı olan
Askılı, uzun, tiril tiril bir elbise giymişti. - Elif Şafak
KALLEŞ (Kelime Kökeni: Arapça ḳallāş)
-
Sözünde durmayıp bir işin yüzüstü kalmasına yol açan
Gene gülümsüyordu ama artık kalleş bir hınç vardı gülümseyişinde. - Tarık Buğra
- Birine gizlice kötülük eden
LAZLIK
- Laz olma durumu
- Laz gibi davranma