TELAŞSIZLIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

TELAŞSIZLIK harflerini içeren 6 harfli 34 kelime bulunuyor. 6 harfli TELAŞSIZLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AŞISIZ15, TAŞSIZ14, ASILIŞ12, KILSIZ12, AZIKLI11, AŞIKLI11, ATILIŞ11, ALTSIZ11, ALIŞKI11, ALIŞIK11, AKITIŞ11, AKIŞLI11, ELKIZI11, IŞILAK11, SAZLIK11, ŞILLIK11, ZITLIK11, LAZLIK10, TAŞLIK10, ZEKALI10, ASILLI9, ASILTI9, ASKILI9, KALLEŞ9, ATKILI8, ALTILI8, AKILLI8, SALTIK8, SIKLET8, TIKALI8, TAKILI8, ALTLIK7, LATEKS7, TELLAK6

TELLAK (Kelime Kökeni: Arapça tellāk)

[isim]

  • Hamamda hizmet eden ve erkek müşterileri yıkayan erkek

ALTLIK

[isim]

  • Tabak, bardak vb. nesnelerin altına konulan şey

    Bardak altlığı.

[halk ağzında]

  • Hayvanların altına yayılan ot veya saman

[halk ağzında]

  • Arabaya koşulan atların yolları kirletmemesi için kuyruğunun altına yerleştirilen torba

Birleşik Kelimeler: ütü altlığı

LATEKS (Kelime Kökeni: Fransızca latex)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Bazı bitkilerin genellikle süt görünüşünde olan öz suyu

ATKILI

[sıfat]

  • Atkısı olan

ALTILI

[sıfat]

  • Altı parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden altı tane bulunan

    Altılı şamdan.

[isim]

  • İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde altı işareti bulunan kâğıt veya pul

[isim]

  • Divan edebiyatında her bendi altı dizeden oluşan nazım biçimi

[isim]

  • Altılı ganyan

Birleşik Kelimeler: altılı ganyan

AKILLI

[sıfat]

  • Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil

    İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem]

  • Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz

[alay yollu]

  • Uyanık geçinen

    Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
  • akıllı geçinmek
  • akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
  • akıllım
  • akıllı olmak

Birleşik Kelimeler: akıllı başlı, akıllı uslu, adamakıllı, horoz akıllı, sivri akıllı, uslu akıllı, yarım akıllı

SALTIK

[sıfat]

[felsefe]

  • Mutlak

[toplum bilimi]

  • Bağımsız, göreli olmayan ve kendi başına tam sayılan (bir olgunun niteliği)

SIKLET (Kelime Kökeni: Arapça s̱iḳlet)

[isim]

  • Ağırlık, yük

[eskimiş]

  • Sıkıntı

Birleşik Kelimeler: ağır sıklet, hafif sıklet, horoz sıklet, orta sıklet, sinek sıklet, tüy sıklet

TIKALI

[sıfat]

  • Kapanmış, herhangi bir şeyin geçmesine imkân vermeyen, tıkanmış

Birleşik Kelimeler: kulağı tıkalı

TAKILI

[sıfat]

  • Takılmış, tutturulmuş, asılmış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılı kalmak

ASILLI

[sıfat]

  • Bir kökene dayanan, kökenli

    İngiliz asıllı genç.

ASILTI

[isim]

[fizik]

  • Çözünemeyen madde parçacıklarının dibe çökmeden bir sıvı ortamda kalmış durumu, süspansiyon
  • Böyle bir sıvı karışımı, süspansiyon

ASKILI

[sıfat]

  • Askısı olan

    Askılı, uzun, tiril tiril bir elbise giymişti. - Elif Şafak

KALLEŞ (Kelime Kökeni: Arapça ḳallāş)

[sıfat]

  • Sözünde durmayıp bir işin yüzüstü kalmasına yol açan

    Gene gülümsüyordu ama artık kalleş bir hınç vardı gülümseyişinde. - Tarık Buğra

  • Birine gizlice kötülük eden

LAZLIK

[isim]

  • Laz olma durumu
  • Laz gibi davranma