TAVUSKUYRUĞU Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
TAVUSKUYRUĞU harflerini içeren 5 harfli 27 kelime bulunuyor. 5 harfli TAVUSKUYRUĞU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
TUYUĞ16,
KARST (Kelime Kökeni: Almanca Karst)
- Kayaçların erimesiyle yer altı akıntıları olan, kireç taşı ve dolomit bölgesi
KUTUR (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭr)
- Daire ve kürede çap
- Köşegen
Birleşik Kelimeler: nısıf kutur
KURUT
-
Kurutulmuş süt ürünü
Yoğurt kurutu. Kaymak kurutu.
SURAT (Kelime Kökeni: Arapça ṣūret)
-
Yüz (II)
Neredense suratına bir de sinek musallat olmuştu. - Attila İlhan
- Somurtkanlık, asık yüzlülük
-
Soğuk davranma
Ne vurdumduymaz misafirdi bunlar, ne surattan anlıyorlardı ne rumuzdan ne kinayeden. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Ata Sözleri ve Deyimler
- surat (veya suratı) bir karış
- surata bak süngüye davran
- surat asmak
- surat etmek
- suratı bir karış asılmak
- suratı değişmek
- suratı kasap süngeriyle silinmiş
- suratına indirmek
- suratından düşen bin parça olmak
- suratını dağıtmak
- suratını ekşitmek (veya buruşturmak)
- suratı sirke satmak
- surat kalmamak
- surat mahkeme duvarı
Birleşik Kelimeler: surat düşkünü, asık surat, çatık surat, ekşi surat, kepçe surat
KURYA (Kelime Kökeni: İngilizce curia)
- Vatikan'ı yöneten yürütme ve yargılama organlarının bütünü
KUSUR (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṣūr)
-
Eksiklik, noksan, nakisa
Bizden şerefli yırtıcı kuş, kan emen böcek / Tanrı'm o yolda rızkını vermiş, kusuru yok. - Mehmet Çınarlı
- Özür
- Bilerek veya bilmeyerek bir işi gereği gibi yapmama
- Elverişsiz durum
Ata Sözleri ve Deyimler
- kusura bakmamak (veya kalmamak)
- kusur aramak
- kusur bulmak
- kusur etmek
- kusur etmemek
- kusur işlemek
Birleşik Kelimeler: ağır kusur
SUKUT (Kelime Kökeni: Arapça suḳūṭ)
-
Düşme
Bu davanın sukutunu talep ederim. - Sait Faik Abasıyanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- sukut etmek
Birleşik Kelimeler: sukutuhayal
USKUR (Kelime Kökeni: İngilizce screw)
-
Pervane
Boğaz'dan uskur gürültüleriyle köpük köpük geçen bir vapura dalmış. - Attila İlhan
YUTAK
- Ağız ve burun boşluklarıyla gırtlak ve yemek borusu arasındaki boşluk
Birleşik Kelimeler: yutak iltihabı
YAKUT (Kelime Kökeni: Arapça yāḳūt)
- Pembe veya erguvan tonları ile karışık koyu kırmızı renkte, saydam bir korindon türü olan değerli taş
-
Bu taştan yapılmış veya bu taşla süslenmiş
Yakut yüzük.
Birleşik Kelimeler: gök yakut
- Kuzeydoğu Sibirya'da yaşayan bir Türk topluluğu veya bu topluluktan olan kimse, Saha
KUYTU
-
Issız, sessiz ve göze çarpmayan, tenha (yer)
Kahvenin kuytu bir köşesinde bağıra bağıra konuşuyorlardı. - Sait Faik Abasıyanık
-
Uğrak olmayan, içerlek, sapa (yer)
Dükkân kuytu yerde olduğundan işlemiyor.
- Güneş ışığı veya rüzgâr almayan (yer)
UYRUK
- Bir devlete vatandaşlık bağıyla bağlı olma durumu, tebaa
- Bir devlete vatandaşlık bağıyla bağlı olan kimse, tebaa
Ata Sözleri ve Deyimler
- uyruğuna girmek
SUYUK
- Organizmanın kan, lenf vb. sıvı bölümü
AVURT
- Yanağın ağız boşluğu hizasına gelen bölümü
Ata Sözleri ve Deyimler
- avurdu avurduna geçmek
- avurt (veya avurtlarını) şişirmek
- avurtları çökmek (veya birbirine geçmek)
- avurt satmak (veya avurt zavurt etmek)
Birleşik Kelimeler: avurt ünsüzü, art avurt, ön avurt
KAVUT
- Kavrulmuş ve dövülmüş tahıl ununa pekmez, şeker veya tatlı yemiş katılarak yapılan yiyecek
- Güneşte kurutulmuş peynir