TAHTEREVALLİ Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

TAHTEREVALLİ harflerini içeren 6 harfli 27 kelime bulunuyor. 6 harfli TAHTEREVALLİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ARHAVİ16, HALVET16, HAVALE16, HAVALİ16, HAVARİ16, TEVHİT16, TAHVİL16, ALİVRE12, ALEVLİ12, TEVRAT12, TEVLİT12, TEVALİ12, TERAVİ12, VETİRE12, AHİRET10, HELALİ10, HALTER10, HALELİ10, HALİLE10, HALİTA10, HARELİ10, HARİTA10, LEHTAR10, TAHRİL10, TAHLİL10, ATALET6, ALETLİ6

ATALET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭālet)

[isim]

[eskimiş]

  • Tembellik

    Sabah ataletiyle gezinerek kirli karyolasından sıyrıldı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • İşsizlik, işsiz kalma
  • İşlemezlik

[fizik]

  • Süredurum

ALETLİ

[sıfat]

  • Aleti olan veya aletle yapılan

Birleşik Kelimeler: aletli jimnastik

AHİRET (Kelime Kökeni: Arapça āḫiret)

[isim]

[din bilgisi]

  • Dinî inanışa göre, insanın öldükten sonra dirilip sonsuza dek kalacağı ve Tanrı'ya hesap vereceği yer, öbür dünya, öteki dünya

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ahireti boylamak
  • ahiretini yapmak (veya zenginleştirmek)
  • ahirette on parmağı yakasında olmak

Birleşik Kelimeler: ahiret adamı, ahiret suali, ahiret yolculuğu

HELALÎ (Kelime Kökeni: Arapça ḥalālī)

[isim]

  • Ham ipekten dokunmuş bürümceğe pamuk ipliği katılarak elde edilen kumaş

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bu kumaştan yapılmış

    Başta abani sarık, tende helalî gömlek. - Mehmet Akif Ersoy

HALTER (Kelime Kökeni: Fransızca haltère)

[isim]

[spor]

  • Birbirine metal sapla bağlanmış iki gülle veya disklerden yapılmış araç
  • Bu aracı iki elle kaldırmayı amaçlayan spor dalı

HALELİ

[sıfat]

  • Halesi olan

HALİLE (Kelime Kökeni: Farsça helīle)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Doğu Hindistan'da yetişen bir bitki (Terminalia citrina)

Birleşik Kelimeler: karahalile, sarıhalile

HALİTA (Kelime Kökeni: Arapça ḫalīṭa)

[isim]

[eskimiş]

[kimya]

  • Alaşım

[mecaz]

  • Birden çok ögeden oluşmuş karmaşık bir bütün

    Dede tecrübe neticesiyle her insanın zıt şeylerden yoğrulmuş bir halita olduğunu biliyordu. - Halide Edip Adıvar

HARELİ

[sıfat]

  • Haresi olan

    Elinde şampanya bardağı, dişlerinin arasında bir sap karanfil, hareli gözleri süzgün. - Attila İlhan

HARİTA (Kelime Kökeni: Arapça ḫarīṭa)

[isim]

[coğrafya]

  • Coğrafya, tarih, dil, nüfus vb. konularla ilgili yeryüzünün veya bir parçasının, belli bir orana göre küçültülerek düzlem üzerine çizilen taslağı

    Gelecek asırları tarihe bırakalım /Biz şimdi haritadan geçmişlere bakalım - Faruk Nafiz Çamlıbel

Ata Sözleri ve Deyimler

  • haritadan silinmek
  • haritada olmak

Birleşik Kelimeler: fiziki harita, siyasi harita, topoğrafik harita, deniz haritası, hava haritası, nirengi haritası, topoğrafya haritası, yağış haritası, yol haritası

LEHTAR (Kelime Kökeni: Arapça leh + Farsça -dār)

[isim]

[eskimiş]

  • Yandaş, taraftar

[ekonomi]

  • Senet metninde, senet bedelinin kendisine ödenmesi yazılı olan kişi

TAHRİL (Kelime Kökeni: Arapça taḥrīr)

[isim]

[eskimiş]

  • Çizgi

TAHLİL (Kelime Kökeni: Arapça taḥlīl)

[isim]

  • Çözümleme

    Biz yine sırasıyla bu seyahatlerin tahliline geçerek mühim noktalara işaret etmeye çalışalım. - Asaf Halet Çelebi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tahlilden geçirmek
  • tahlil etmek

ALİVRE (Kelime Kökeni: Fransızca à livrer)

[isim]

[ekonomi]

  • Önceden satış

ALEVLİ

[sıfat]

  • Alevi olan, alevlenmiş

[mecaz]

  • Şiddetli, hararetli

    Eskiden de böyle esrarlı idi deniz / Böyle alevli, harlı idi deniz / Böyle ağlardık, ey kalbim / Sebepsiz - Halit Fahri Ozansoy