Ta ile Başlayan 7 Harfli Kelimeler

TA harfleri ile başlayan 7 harfli 185 kelime bulunuyor. Başında TA olan 7 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "ta ile biten 7 harfli kelimeler. İçinde Ta olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

TAAFFÜN21, TAACCÜP19, TAVİZCİ19, TAVULGA18, TAVUKÇU18, TAPUSUZ17, TAFRACI17, TAAHHÜT17, TAŞIYIŞ17, TAVLACI17, TAVHANE17, TANJANT16, TAPONCU16, TAPINIŞ16, TAPASIZ16, TAAYYÜŞ16, TAHŞİYE16, TASFİYE16, TAVUKSU16, TAVSİYE16, TANIŞIŞ15, TAGADDİ15, TAKVİYE15, TAHTACI15, TAŞITÇI15, TAŞINIŞ15, TAVUKLU15, TAVSAMA15, TANIYIŞ14, TARAFLI14, TAPYOKA14, TAPTAZE14, TABURCU14, TAAŞŞUK14, TAASSUP14, TAKİPÇİ14, TARİHÇE14, TAŞIMSI14, TASVİRİ14, TARİHÇİ14, TAVLAMA14, TAVALIK14, TANISIZ13, TARAYIŞ13, TARAVET13, TAPIRTI13, TAPINMA13, TACİKÇE13, TABLACI13, TABAKÇI13, TAAYYÜN13, TAADDÜT13, TAHKİYE13, TAHLİYE13, TARIMCI13, TARİFLİ13, TASASIZ13, TAVERNA13, TANITIŞ12, TANIŞMA12, TANIŞIK12, TANINIŞ12, TANIMAZ12, TAPINAK12, TABANCA12, TAAMMÜM12, TAKIŞMA12, TAKILIŞ12, TAHTALI12, TAHMİNİ12, TAŞITMA12, TAŞIRMA12, TAŞINTI12, TAŞINMA12, TAŞINIR12, TAŞIMAK12, TAŞILLI12, TARZİYE12, TARTICI12, TAZİYET12, TATLICI12, TANIDIK11, TANESİZ11, TAMZARA11, TAMİRCİ11, TAMBURİ11, TAMBURA11, TALLAHİ11, TALİPLİ11, TARDİYE11, TARÇINİ11, TARATIŞ11, TARANIŞ11, TARANGA11, TANRIÇA11, TARAKÇI11, TARHANA11, TALİHLİ11, TAHARET11, TABLİYE11, TABABET11, TAARRUZ11, TAAMMÜT11, TAHARRİ11, TAHİNLİ11, TAHLİLİ11, TALANCI11, TAKSİCİ11, TAKLACI11, TAHRİRİ11, TAŞERON11, TAŞEMEN11, TAŞAKLI11, TARİHLİ11, TAŞRALI11, TAZİMAT11, TAZARRU11, TAYYARE11, TAŞLAMA11, TATLICA11, TAŞKENT10, TANITIM10, TANECİL10, TANECİK10, TABLALI10, TABETME10, TABANLI10, TAKUNYA10, TASARIM10, TAZELİK10, TAYLAMA10, TAYALIK10, TATARCA10, TANITMA9, TANITLI9, TANINMA9, TANIMAK9, TANILMA9, TAMLAMA9, TAMAMEN9, TARAKSI9, TADİLAT9, TABİLİK9, TAANNÜT9, TAKSALI9, TAKRİBİ9, TAKLİDİ9, TAKİBEN9, TAKİBAT9, TAKINTI9, TAKINMA9, TAKILMA9, TAKIRTI9, TASANNU9, TARUMAR9, TARTILI9, TASLAMA9, TAYİNLİ9, TATLILI9, TATBİKİ9, TAMİRAT8, TAMANİT8, TANLAMA8, TARATOR8, TARATMA8, TARANTI8, TARANMA8, TARAMAK8, TALİMLİ8, TARAKLI8, TANTUNİ8, TALİMAT8, TAALLUK8, TALİMAR8, TAKINAK8, TARTURA8, TARTMAK8, TALLİNN7, TANİNLİ7, TANTANA7, TALAKAT7, TAKKELİ7, TAKATLİ7, TAKANAK7, TARİKAT7

TANİNLİ

[sıfat]

  • Tınlamalı

    O kadar ahenkli, taninli idi. - Ömer Seyfettin

TANTANA (Kelime Kökeni: Arapça ṭanṭana)

[isim]

  • Görkem

    Kerim Ağa epeyce büyük bir tantana ile oğullarından birinin düğününü yapmak üzere idi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Gürültü patırtı, kuru gürültü
  • Gereksiz, boş söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tantana yapmak (veya etmek)

TALAKAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭalāḳat)

[isim]

[eskimiş]

  • Kolayca düzgün söz söyleme durumu

    Sakin ve çekingen Ahmet Naci, umulmaz bir talakat ve hararetle uzun uzun söyledi. - Reşat Nuri Güntekin

TAKKELİ

[sıfat]

  • Takkesi olan

TAKATLİ

[sıfat]

  • Güçlü, dayanıklı

TAKANAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Alacak
  • Borç
  • İlişki

TARİKAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭarīḳat)

[isim]

[din bilgisi]

  • Aynı dinin içinde birtakım yorum ve uygulama farklılıklarına dayanan, bazı ilkelerde birbirinden ayrılan Tanrı'ya ulaşma ve onu tanıma yollarından her biri

    Mevlevi tarikatı. Bektaşi tarikatı.

TAMİRAT (Kelime Kökeni: Arapça taʿmīrāt)

[isim]

  • Onarım

    Hâlbuki ev sahibi tamirattan kaçınıyor. - Nazım Hikmet

TAMANİT (Kelime Kökeni: Fransızca tamanite)

[isim]

[mineraloji]

  • Doğal kalsiyum ve demir fosfat

TANLAMA

[isim]

  • Tanlamak işi

TARATOR (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Ceviz içi, sarımsak, tuz, ekmek içi, sirke ve tahinin limon suyu ile çırpılmasından sonra kıyılmış maydanozla hazırlanan salça veya sos

    Havyar salatasından içi ançüez dolu zeytine, tarator ve cacığa kadar neler hem de nelerin âlâsı bulunmazdı? - Refik Halit Karay

TARATMA

[isim]

  • Taratmak işi

TARANTI

[isim]

  • Taramak sonunda çıkan gereksiz şeyler

TARANMA

[isim]

  • Taranmak işi

TARAMAK

[-i]

  • Bir şeyin tellerini birbirinden ayırıp karışıklığını gidermek

    Anası sabaha kadar saçlarını tarıyor, düşünüyor, ürküyordu. - Yaşar Kemal

  • Bir şey veya kimseyi bulmak, denetlemek için türlü yöntemlerden yararlanarak bir yeri sıkı bir biçimde aramak

    Birdenbire uzun bir ışık sol tarafımızdaki sırtları taradı. - Halide Edip Adıvar

  • Bir şeyin içindeki gereksiz maddeleri tarak, tırmık vb. ile ayıklamak, taraklamak
  • Taşın yüzünü dişli çelik kalemle işlemek
  • Makineli tüfek vb. ateşli silahlarla sürekli olarak bir yere ateş etmek

[-de]

  • Kafasından geçirmek, belli belirsiz düşünmek

    Belleğimde taradığım yazarların yarısına yakını hastalıklı idiler. - Haldun Taner

[mecaz]

  • Derleme ve araştırma yapmak için bir yayını dikkatle gözden geçirmek veya gerekli kelime, cümle ve yazıları tespit etmek

    Dergileri taramak.

[mecaz]

  • Dikkatle bakmak, süzmek

[bilişim]

  • Tarayıcı aracılığıyla kâğıt üzerindeki resim, yazı vb. simgeleri bilgisayar ortamına aktarmak

[tıp]

  • Hastalıkların kişiler arasındaki seyrini takip edebilmek amacıyla düzenli aralıklarla yapılan inceleme