SIYRINTI ile Oluşan Kelimeler (SIYRINTI Kelime Türetme)
SIYRINTI harflerinden oluşan 14 kelime bulunuyor. SIYRINTI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Sıyrıntı kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
8 Harfli Kelimeler
SIYRINTI14
5 Harfli Kelimeler
SINIR8, TIRIS8
4 Harfli Kelimeler
ISIN7, ITIR6, SIRT6, TINI6
3 Harfli Kelimeler
ISI6, YIR6, SIR5, TIS5, TIN4, TIR4
2 Harfli Kelimeler
IR3
IR
- İridyum elementinin simgesi
- 343 yır
TIN
- Tınlayan şeyin çıkardığı ses, tınlama sesi
Birleşik Kelimeler: tın tın
TIR
- Genellikle uluslararası kara yolu taşımacılığında kullanılan, dingil sayısı fazla olan uzun kamyon
SIR
-
Bazı nesnelere parlaklık verme, dış etkilerden koruma, sızmalarını önleme vb. amaçlarla sürülen, saydam veya donuk vernik
Küpün sırı dökülmüş.
- Aynaların arkasına ve kaplama metal eşyanın yüzüne sürülen ince tabaka
- Varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey
-
Aklın erişemediği, açıklanamayan veya çözülemeyen şey, giz, gizem
Bu bahçede açılan her gonca / Sırlar açıyor yerden gökten - Turan Oflazoğlu
- Bir işin, bir şeyin dikkat, yetenek, deneyim ve sezgi yardımıyla kavranabilen en zor, en ince yanı
- Bir amaca ulaşmak için kullanılan, başvurulan özel ve gizli yöntem
Ata Sözleri ve Deyimler
- sırra ermek
- sırra kadem basmak
- sırrını açma dostuna, o da söyler dostuna
- sır tutmak (veya saklamak)
- sır vermek (veya sızdırmak)
Birleşik Kelimeler: sır kâtibi, sır küpü, sırretmek, sırrolmak, Bektaşi sırrı, devlet sırrı
TIS
- Kaz, kedi, yılan vb.nin çıkardığı ses
Ata Sözleri ve Deyimler
- tıs kesilmek
- tıs yok
ITIR (Kelime Kökeni: Arapça ʿiṭr)
- Güzel koku
- Itır çiçeği
Birleşik Kelimeler: ıtır çiçeği, ıtır yaprağı
SIRT
-
Omurgalı veya omurgasız hayvanlarda boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan üst bölüm
Arabacı katırın sırtına binmiş. - Falih Rıfkı Atay
- İnsanlarda boyundan bele kadar uzanan üst bölüm, göğüs karşıtı
-
Kesici araçların kesmeyen kenarı
Bıçağın sırtı.
-
Dağların veya tepelerin üst bölümü
Beşiktaş sırtları pırıl pırıl, aradaki boğaz parçası masmaviydi. - Orhan Veli Kanık
-
İnsanın üstü
Sırtında hep aynı kahverengi elbise bulunduğuna göre fazla bir kazanç da sağlamıyordu. - Cahit Külebi
- Bir şeyin üstü, üst bölümü
- Dikilmiş veya ciltlenmiş kitaplarda dikişin bulunduğu bölüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- sırt (veya sırtını) çevirmek
- sırtı kaşınmak
- sırtına almak
- sırtına geçirmek
- sırtından (para) kazanmak
- sırtından atmak
- sırtından bıçaklamak
- sırtından çıkarmak
- sırtından geçinmek
- sırtında yumurta küfesi olmamak
- sırtını dayamak (veya vermek)
- sırtını dönmek
- sırtını sıvazlamak
- sırtını yere getirmek
- sırtı yere gelmek
- sırtı yere gelmemek
Birleşik Kelimeler: sırt sırta, sırtüstü, sırtıkara, sırtı pek, sırtı sıra, sırtı yufka, sallasırt, balıksırtı, bıçaksırtı, bıçak sırtı, dalga sırtı, eşeksırtı, evi sırtında
TINI
- Türlü müzik araçlarının verdiği sesleri birbirinden ayırt etmeyi sağlayan ses özelliği
- Bir cismin titreşiminden çıkan sesi, başka nitelikteki bir cismin aynı yükseklikte çıkan sesinden ayırt ettiren özellik, tınnet
-
Söyleniş biçimi, vurgusu
Bu cümlenin tınısında ufak bir böbür sezer gibi oldum. - Haldun Taner
ISI
-
Bir cismin uzamasına, genleşmesine, buharlaşmasına, erimesine, sıcaklığının artmasına yol açan fiziksel enerji
Isı, atomlar arası çekim gücünü yenerek maddenin hacmini arttırır.
- Fiziksel bir olaya dayalı, belirli bir ölçü üzerine kurulmuş olan sıcaklık ve soğukluk derecesi
Birleşik Kelimeler: ısıalan, ısıcam, ısıdam, ısıdenetir, ısı kuşak, ısıölçer, ısı ölçümü, ısı tedavisi, ısıveren, ısıyayar, ısı yayımı, ısı yuvarı, diriksel ısı, diril ısı, günısı, iç ısı, kızıl ısı, ergime ısısı, ısınma ısısı, vücut ısısı
YIR
- Ezgi, türkü, nağme
- Şiir
ISIN
- Kalori
SINIR (Kelime Kökeni: Rumca)
- İki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi, hudut
- Komşu il, ilçe, köy veya kişilerin topraklarını birbirinden ayıran çizgi
-
Bir şeyin yayılabileceği veya genişleyebileceği son çizgi, uç
Bataklığın sınırı. Ormanın sınırı.
-
Bir şeyin nicelik bakımından inebileceği veya çıkabileceği en alt ve en üst yer, limit
Hele bir de birkaç sünger bulabilse artık mutluluğunun sınırı olmayacaktı. - Halikarnas Balıkçısı
- Değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük, limit
- Uç, son
Ata Sözleri ve Deyimler
- sınır çekmek (veya çizmek)
- sınırlarını (veya sınırını) zorlamak
Birleşik Kelimeler: sınır açı, sınıraşan, sınır boyu, sınır dışı, sınır kapısı, sınır karakolu, sınır taşı, açlık sınırı, akma sınırı, takat sınırı, yaş sınırı, yoksulluk sınırı
TIRIS
-
Atın kısa adımlarla hızlı yürüyüşü
Hafif tırıs üzere yürüyen hayvanı âdeta dörtnala koşturmaya başlıyordu. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- tırısa kalkmak (veya geçmek)
- tırıs gitmek
Birleşik Kelimeler: tırıs tırıs
SIYRINTI
- Kapta kalan yemek, yemek artığı
- Bir bezden el ile koparılan uzunca parça
- Sıyrık