SILAYIRAHİM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

SILAYIRAHİM harflerini içeren 5 harfli 89 kelime bulunuyor. 5 harfli SILAYIRAHİM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HISIM13, HIYAR12, HAYIR12, HASIM12, MIHLI12, MAHYA12, SİYAH12, SAYHA12, HIRLI11, HAYLİ11, HAMSİ11, HALAY11, HAYAL11, HARIM11, HASIL11, HASIR11, ISLAH11, SIHRİ11, HİSAR10, HALİM10, HALİS10, HAMAL10, HAMİL10, HAMLA10, HALAS10, HARAM10, HARİM10, HARİS10, HARLI10, HASAR10, İSHAL10, İHLAS10, İLHAM10, İHMAL10, İHRAM10, MAHAL10, MAHRA10, MAHİR10, MAYIS10, RAHİM10, SİLAH10, SARİH10, SALAH10, SAHRA10, SAHİL10, SAYIM10, AYRIM9, AHALİ9, MISIR9, SIRIM9, SİMYA9, SAYRI9, SAYMA9, YILMA9, YALIM9, YARIM9, YASLI9, YASMA9, ASILI8, AYSAR8, ILIMA8, MISRA8, MİYAR8, MALYA8, MARYA8, SIRMA8, SIRLI8, SALYA8, SARIM8, SARAY8, YARMA8, YASAL8, ARİYA7, IRAMA7, İSLAM7, İMALI7, MİLAS7, MİSAL7, MİRAS7, MASAL7, RİYAL7, SALMA7, SALİM7, SARMA7, SALAM7, ARAMİ6, ALARM6, İRSAL6, MARAL6

ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)

[isim]

  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

ALARM (Kelime Kökeni: Fransızca alarme)

[isim]

  • Bir uyarıyı, bir tehlikeyi bildirmek için verilen işaret
  • Bu işareti veren düzenek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alarma geçmek

İRSAL (Kelime Kökeni: Arapça irsāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Gönderme

MARAL (Kelime Kökeni: Moğolca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Dişi geyik

ARİYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)

[isim]

[denizcilik]

  • Sancağı, yelkeni veya sereni direkten aşağı alma

IRAMA

[isim]

  • Iramak işi

İSLAM (Kelime Kökeni: Arapça islām)

[isim]

[din bilgisi]

  • Müslümanlık

Birleşik Kelimeler: İslam gizemciliği, İslam hukuku, şeyhülislam

İMALI

[sıfat]

  • Üstü kapalı, örtülü (söz veya davranış)

    Başka bir gün aralarında gene imalı bir konuşma oldu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

MİLÂS

[isim]

  • Muğla iline bağlı ilçelerden biri

MİSAL (Kelime Kökeni: Arapça mis̱āl)

[isim]

  • Örnek olarak alınabilen, gösterilen şey, örnek

    Cumhuriyet tarihimizde bunun iki misali vardır. - Falih Rıfkı Atay

  • Benzer

    Bir namazlık saltanatın olacak / Taht misali o musalla taşında - Cahit Sıtkı Tarancı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • misal göstermek

Birleşik Kelimeler: söz misali

MİRAS (Kelime Kökeni: Arapça mīrās̱)

[isim]

[hukuk]

  • Birine, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, tereke

[mecaz]

  • Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik

[mecaz]

  • Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey

    Hatta bazıları mesleğin püf noktalarını anlatan kitaplar yazıp tecrübelerini gelecek nesillere miras bırakmışlardı. - İhsan Oktay Anar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mirasa konmak
  • miras helal, hele al demişler
  • miras yemek

Birleşik Kelimeler: mirasyedi, reddimiras, baba mirası

MASAL (Kelime Kökeni: Arapça mes̱el)

[isim]

  • Genellikle halkın yarattığı, hayale dayanan, sözlü gelenekte yaşayan, çoğunlukla insanlar, hayvanlar ile cadı, cin, dev, peri vb. varlıkların başından geçen olağanüstü olayları anlatan edebî tür

    Masal olsun roman olsun, ikisi de anlatı sanatıdır. - Necati Cumalı

[mecaz]

  • Boşuna söylenmiş söz

    Müttefikler karşı hücuma geçtikten sonra, milleti aynı masalla uyutmak olanaksızlaştı. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • masal gibi
  • masal okumak (veya anlatmak)

Birleşik Kelimeler: masal âlemi, kocakarı masalı, kurt masalı, peri masalı

RİYAL (Kelime Kökeni: İspanyolca real)

[isim]

  • Pesetanın dörtte biri değerinde İspanyol parası
  • İran, Katar, Suudi Arabistan, Umman ve Yemen'de kullanılan para birimi

SALMA

[isim]

  • Salmak işi
  • Pirinçle pişirilen bir yemek türü

    Midye salması.

[halk ağzında]

  • Genellikle köylerde işlerin görülmesi için ihtiyar heyetinin kararıyla her evden toplanması gereken para
  • Bazı yerel giysilerde kolun yeninden sarkan kumaş parçası
  • Kuşların üretilmesine ayrılan oda

[sıfat]

  • Başıboş gezen (hayvan)

    Salma sığır.

[sıfat]

  • Sürekli akan (su)

[tarih]

  • Osmanlı Devleti'nde kol gezen kolluk eri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • salma gezmek (veya dolaşmak)
  • salma salmak

Birleşik Kelimeler: salma omurga, salma tomruk

SALİM (Kelime Kökeni: Arapça sālim)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Esen, sağlam
  • Sakin, huzurlu

    Ben kahveye salim kafayla, serinkanlılıkla düşünmek için gittim. - Zeyyat Selimoğlu

Birleşik Kelimeler: sağ salim