Sıcak ile Başlayan Kelimeler

SICAK ile başlayan 13 kelime bulunuyor. Başında SICAK olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sıcak kelimesinin anlamı nedir? Sıcak ile biten kelimeler. İçinde sıcak olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

SICAKLAŞTIRMAK24

13 Harfli Kelimeler

SICAKLIKÖLÇER28, SICAKLIKYAYAR23, SICAKLAŞTIRMA23, SICAKKANLILIK20

11 Harfli Kelimeler

SICAKLAŞMAK20

10 Harfli Kelimeler

SICAKLAŞMA19, SICAKLAMAK16, SICAKKANLI16

9 Harfli Kelimeler

SICAKLAMA15

8 Harfli Kelimeler

SICAKLIK14

7 Harfli Kelimeler

SICAKÇA15

5 Harfli Kelimeler

SICAK10

SICAK

[sıfat]

  • Yakmayacak derecede ısısı olan, yakmayacak kadar ısı veren, soğuk karşıtı

    Yorganın altında sıcak gözyaşları dökerek gecelerce beklemişti. - Orhan Kemal

  • Isısı yüksek olan, çok ısınmış

    Kız kardeşim ikindiüzeri bana sıcak, limonlu bir çorba içirdi. - Aka Gündüz

[isim]

  • Havadaki yüksek ısı

    Bu sıcakta arada bir şeyler içip yemeden çalışılmıyor. - Necati Cumalı

[isim]

  • Sıcak yer

    Burası bir makine dairesi kadar sıcaktı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[isim]

  • Hamam

[mecaz]

  • Dostça olan, sevgi dolu

    Sıcak bir karşılama. Sıcak bir yuva.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sıcak bakmak
  • sıcak basmak (veya bastırmak)
  • sıcak olmak
  • sıcak yüz göstermek

Birleşik Kelimeler: sıcak çekme, sıcak dalgası, sıcak harp, sıcakkanlı, sıcak kuşak, sıcak para, sıcak renkler, sıcak savaş, sıcak sıcak, sıcak yastık, sıcağı sıcağına, ara sıcak, eş sıcak, kanı sıcak, sarı sıcak, cehennem sıcağı

SICAKLIK

[isim]

  • Sıcak olan şeyin durumu, etkisi veya sıcak olan şeyin niteliği, hararet

    Sobanın sıcaklığı.

  • Bir araçla veya cihazla ölçülebilen ısı derecesi, suhunet

    Havanın sıcaklığı.

  • Hamamlarda yıkanılan sıcak yer

[mecaz]

  • Sevgi, içtenlik ve sevimlilik

    Türkçesinde bir tutukluk vardır ama anlatımındaki sıcaklık bütün aksaklıkları bir anda silip yok eder. - Salâh Birsel

Birleşik Kelimeler: sıcaklıkölçer, sıcaklık seviyesi, sıcaklıkyayar, vücut sıcaklığı, kanı sıcaklık, mutlak sıcaklık, salt sıcaklık

SICAKLAMA

[isim]

  • Sıcaklamak işi

SICAKÇA

[sıfat]

  • Biraz sıcak, sıcağa yakın

[zarf]

  • Sıcak bir biçimde

    Sıcakça ben ona, o bana yaslanıyorduk. - Halikarnas Balıkçısı

SICAKLAMAK

[nesnesiz]

  • Sıcaktan bunalmak

SICAKKANLI

[sıfat]

  • Normal vücut sıcaklığı, içinde bulundukları ortamın sıcaklığından bağımsız olan (hayvan)

    Kuşlar, memeliler sıcakkanlı hayvanlardır.

[mecaz]

  • Sevimli, cana yakın, sempatik

    Annem sıcakkanlı ve saygılıydı. - Ayla Kutlu

[mecaz]

  • Herkesle çabuk anlaşan, çabuk dost olan

SICAKLAŞMA

[isim]

  • Sıcaklaşmak işi

SICAKKANLILIK

[isim]

  • Sıcakkanlı olma durumu
  • Bir insanın bir başkasına karşı doğal ve içgüdüsel olarak bir eğilim, sevgi ve yakınlık duyması, cana yakınlık, sempati, sempatiklik

SICAKLAŞMAK

[nesnesiz]

  • Sıcak duruma gelmek

SICAKLIKYAYAR

[isim]

[fizik]

  • Bir cismin ısı değişikliklerini, yaydığı kızılötesi ışınları kaydeden cihaz, termograf

SICAKLAŞTIRMA

[isim]

  • Sıcaklaştırmak işi

SICAKLAŞTIRMAK

[-i]

  • Sıcak duruma getirmek

SICAKLIKÖLÇER

[isim]

[fizik]

  • Havanın sıcaklığını veya vücudun ısısını ölçmeye, göstermeye yarayan araç, derece, termometre