SÜRTÜKLEŞME Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

SÜRTÜKLEŞME harflerini içeren 7 harfli 22 kelime bulunuyor. 7 harfli SÜRTÜKLEŞME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sürtükleşme ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Sürtükleşme olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

KÜSÜŞME16, MÜŞKÜLE15, ÜRÜŞMEK15, ÜŞÜTMEK15, ÜŞÜRMEK15, SÜRÜTME13, SÜRÜMEK13, SÜRÜLME13, ÜLEŞMEK13, TÜKÜRME12, ÜTÜLMEK12, ÜTÜLEME12, ÜRKÜTME12, SÜRTMEK11, ÜREMSEL11, KÜRESEL10, KÜSTERE10, KÜTLEME10, SEKÜLER10, TÜREMEK10, ÜRETMEK10, EKSTREM9

EKSTREM (Kelime Kökeni: Fransızca extrême)

[sıfat]

  • Aşırı
  • Sıra dışı

KÜRESEL

[sıfat]

  • Küre ile ilgili olan
  • Küre biçiminde olan, kürevi
  • Dünya ölçüsünde geniş bir bakış açısıyla benimsenen, global

Birleşik Kelimeler: küresel gök bilimi, küresel ısınma, küresel üçgen, küresel valf

KÜSTERE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Köstere
  • Değirmen taşı yapılan taş
  • Bileği çarkı

KÜTLEME

[isim]

  • Kütlemek işi

SEKÜLER (Kelime Kökeni: Fransızca séculaire)

[sıfat]

  • Yüzyıllık, yüzyılda bir olan

[sıfat]

  • Laik yaşama ait, dinden bağımsız olan

TÜREMEK

[nesnesiz]

  • Oluşmak, ortaya çıkmak, meydana çıkmak

    Halide Hanım'ın hikâyesinden sonra türeyen bugünkü Turan lokantaları, Turan berberleri, Turan ocakları bütün payitahtı sarmış. - Yahya Kemal Beyatlı

  • Parçalanıp çoğalmak, üremek
  • Çoğalmak

    Uzun zamandır ıssız, bakımsız kaldığı için o gümrah yeşillikler bölgesinde yılanlar türediği biliniyordu. - Ruşen Eşref Ünaydın

[dil bilgisi]

  • Bir kökten çıkmak

ÜRETMEK

[nesnesiz]

  • Aynı türden canlıları çoğaltmak

    Minnacık bir kir, olduğu yerde durmuyor, dakikada üçe beşe katlanarak çoğalan mikroplar üretiyordu. - Elif Şafak

  • Ekonomik bir etkinlik sonucu ürün elde etmek

    Petrol üretmek. Çimento üretmek.

[mecaz]

  • Oluşturmak, yaratmak, meydana getirmek

    Şiir üretmek.

SÜRTMEK

[-e]

[-i]

  • Bir şeyi bastırarak diğer bir şeyin üzerinden geçirmek

    Cemal ellerini hızlı hızlı birbirine sürttü. - Sait Faik Abasıyanık

  • Dokundurmak

[nesnesiz]

[teklifsiz konuşmada]

  • Başıboş dolaşmak, yararsız dolaşmak

    Çocukcağız birkaç gün sokaklarda sürtmüş. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sürtüp durmak

ÜREMSEL

[sıfat]

  • Üremeye ilişkin

TÜKÜRME

[isim]

  • Tükürmek işi

ÜTÜLMEK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Oyunda, yenilmek, kaybetmek

ÜTÜLEME

[isim]

  • Ütülemek işi

    Evi satacağım ama içinde kiracı varken müşteri bulamıyorum diye kafamızı ütülemeye başladı. - Sulhi Dölek

ÜRKÜTME

[isim]

  • Ürkütmek işi

    Bu dönemeçli, rampalı saadet beni biraz ürkütmeye başladı. - Aka Gündüz

SÜRÜTME

[isim]

  • Sürütmek işi
  • Deniz dibini taramaya yarar, demir bir çerçeveye geçirilmiş ağ
  • Deniz içinde çekilerek balık avlamaya yarar bir olta türü

SÜRÜMEK

[-i]

  • Bir şeyi yerden kaldırmaksızın çekerek, iterek götürmek, sürüklemek
  • Hafif bir şeyi sürüklemek

    Ey gökten yere nazlı bir sultan gibi eteklerini basamaklarda sürüyerek aheste aheste inen yolcu! Kaçıncı basamaktasın? - Arif Nihat Asya

  • Herhangi bir sebepten dolayı güçlükle yürümek
  • Bir şeyi peşine takmak, alıp götürmek

    Diyar diyar beni aldı / Sürüdü gönlüm sürüdü - Âşık Veysel