SÜRATLENME Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

SÜRATLENME harflerini içeren 6 harfli 26 kelime bulunuyor. 6 harfli SÜRATLENME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Süratlenme ile başlayan 6 harfli kelimeler. İçinde Süratlenme olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

SÜMTER10, SÜRTME10, AMENTÜ9, SATÜRN9, TÜREME9, TÜNEME9, TÜMLER9, TEAMÜL9, ÜNLEME9, ÜRETME9, MESNET8, MESELA8, METRES8, MESANE8, MASTER8, RESMEN8, ESARET7, EMANET7, EMARET7, ELEMAN7, MEALEN7, NAMERT7, TENSEL7, TERMAL7, TEMREN7, TERANE6

TERANE (Kelime Kökeni: Farsça terāne)

[isim]

[eskimiş]

[müzik]

  • Ezgi, makam, nağme

[mecaz]

  • Çok tekrarlandığından usanç verici bir durum alan söz

    Bu teraneleri çok işittik. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

ESARET (Kelime Kökeni: Arapça esāret)

[isim]

  • Kölelik, tutsaklık, esirlik

    Esaretimin geri kalan müddetini bu ümitle geçirmeye başladım. - Ahmet Midhat

  • Boyunduruk

    İlim ve teknik bugün insanı tabiatın esaretinden kurtaran çeşitli vasıtalar icat etmiştir. - Mehmet Kaplan

[mecaz]

  • Hâkimiyet altında bulunma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esarette kalmak

EMANET (Kelime Kökeni: Arapça emānet)

[isim]

  • Birine geçici olarak bırakılan ve teslim alınan kişice korunması gereken eşya, kimse vb., inam, vedia

    Emaneti olanlar burada her vakit bunlarla ilgilenecek bir çırak bulurlar. - Salâh Birsel

  • Bir kimse ile birine gönderilen şey

    İstanbul'dan getirdiğim emanetinizi akşam benden alınız.

  • Eşyanın ücret karşılığı geçici bir süre bırakıldığı yer
  • Can, ruh

    Allah emanetini alsın da kurtulayım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emanet ata binen tez iner
  • emanet bırakmak (veya etmek veya vermek)
  • emanete hıyanet olmaz
  • emanet eşeğin yuları gevşek olur
  • emanet hayvanın (veya eşeğin) kuskunu (veya paldımı) yokuşta kopar

Birleşik Kelimeler: emanet dolabı, şehremaneti

EMARET (Kelime Kökeni: Arapça emāret)

[isim]

  • Beylik

ELEMAN (Kelime Kökeni: Fransızca élément)

[isim]

  • Öge

    Eskilerin şiirde pek bol kullanmaktan hoşlandıkları elemanlardan birisi de teşbihti. - Asaf Halet Çelebi

  • Bir toplulukta çalışan insanların her biri

    Kızı sizin elemanınız sanmışlar öyle mi? - Ahmet Ümit

[matematik]

  • Kümeye ait varlıklardan her biri

Birleşik Kelimeler: eleman sayısı, ara eleman, öğretim elemanı, yapı elemanı

MEALEN (Kelime Kökeni: Arapça meʾālen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Anlamca

    Yalvarsam, mealen iyilik de kötülük de dönücüdür diyen Yaradan'ın bu kanunu üzerinde düşünür müsün? - Emine Işınsu

NAMERT (Kelime Kökeni: Farsça nāmerd)

[sıfat]

  • Korkak, alçak, mert olmayan

    Sana karşı aşktan başka bir şey duydumsa namert olayım. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • namerde muhtaç bırakmak
  • namerde muhtaç olmak

TENSEL

[sıfat]

  • Bedene ait, tenle ilgili
  • Cinsel

    Daha çok tensel ihtirasa açık olan bu evlilik başlangıçta mutluluk getirir. - Selim İleri

TERMAL (Kelime Kökeni: Fransızca thermal)

[isim]

  • Sıcak kaplıca suyu
  • Bu sudan yararlanma imkânı sağlayan kuruluş vb

Birleşik Kelimeler: termal kamera

[isim]

  • Yalova iline bağlı ilçelerden biri

TEMREN

[isim]

[eskimiş]

[spor]

  • Cirit ucu

MESNET (Kelime Kökeni: Arapça mesned)

[isim]

  • Dayanak

[eskimiş]

  • Mevki, makam

    Annem ata, arabaya, kendi tabirince mansıba, mesnede, hanımefendiliğe can atan bir kadındı. - Halide Edip Adıvar

MESELA (Kelime Kökeni: Arapça mes̱elā)

[edat]

  • Söz gelişi

    Mesela hep aynı saatlerde telefon çalardı. - Elif Şafak

METRES (Kelime Kökeni: Fransızca maîtresse)

[isim]

  • Evli bir erkekle nikâhsız yaşayan kadın, kapama, kapatma, zamazingo

    Zeytinyağı tüccarı kekremsi bir minnetle baktı metresine. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • metres tutmak

MESANE (Kelime Kökeni: Arapça mes̱āne)

[isim]

[eskimiş]

[anatomi]

  • İdrar torbası

MASTER (Kelime Kökeni: İngilizce master)

[isim]

  • 343 yüksek lisans