SÜBLİMLEŞTİRME Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

SÜBLİMLEŞTİRME harflerini içeren 7 harfli 51 kelime bulunuyor. 7 harfli SÜBLİMLEŞTİRME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Süblimleştirme ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Süblimleştirme olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

BİTİŞME13, BİLEŞİM13, BİLEŞME13, BİREŞİM13, BİLİŞME13, MÜŞTERİ13, SÜBLİME13, BEŞERLİ12, BELİRİŞ12, İSTEŞME12, TEBEŞİR12, EŞTİRME11, EMBESİL11, İTLEŞME11, İŞLETME11, İŞİTSEL11, RÜTBELİ11, SÜRMELİ11, SERİLİŞ11, ŞİİRSEL11, TÜMLEME11, TEEMMÜL11, ÜREMSEL11, BİTİRME10, BİLETME10, BİRLEME10, BESTELİ10, BELİRME10, BELEMİR10, ELLİŞER10, SELÜLİT10, SEMİRME10, ŞERİTLİ10, BİLETLİ9, BELİRLİ9, BELİRTİ9, ESTİRME9, ESRİTME9, İSMETLİ9, İSTEMLİ9, RESİMLİ9, SİTEMLİ9, SİMETRİ9, SERİLME9, SEMERLİ9, TEMSİLİ9, TEBERLİ9, RİMELLİ8, TESİRLİ8, TESELLİ8, TEMELLİ8

RİMELLİ

[sıfat]

  • Rimel sürülmüş (kirpik)

TESİRLİ

[sıfat]

  • Etkili

    Eski terbiyeyi bilmesi de muhakkak tesirli oluyordu. - Abdülhak Şinasi Hisar

TESELLİ (Kelime Kökeni: Arapça tesellī)

[isim]

  • Avunma, avuntu, avunç

    Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile / Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle - Yahya Kemal Beyatlı

  • Piyangoda büyük ikramiyeyi kaybeden en yakın numaralara yapılan ödeme

    Teselli ikramiyesi.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • teselli bulmak
  • teselli etmek (veya vermek)

Birleşik Kelimeler: teselli mükâfatı, züğürt tesellisi

TEMELLİ

[sıfat]

  • Herhangi bir nitelikte temeli olan

    Sağlam temelli bir yapı.

[mecaz]

  • Geçici olmayan, sürekli, kalıcı, devamlı, daimî

    Sermet Muhtar, Akşam gazetesinin temelli imzalarından biri oldu. - Yusuf Ziya Ortaç

[zarf]

[mecaz]

  • (te'melli) Sürekli olarak

[zarf]

[mecaz]

  • Büsbütün, tamamen

Birleşik Kelimeler: temelli senatör

BİLETLİ

[sıfat]

  • Bileti olan
  • Bilet kullanılan

BELİRLİ

[sıfat]

  • Açık ve kesin olarak sınırlanmış veya kararlaştırılmış olan, muayyen

    Öteki arkadaşımız da belirli saatte nöbetinin başında olacaktı. - Erhan Bener

Birleşik Kelimeler: belirli belirsiz, belirli geçmiş, belirli nesne

BELİRTİ

[isim]

  • Bir olayın veya durumun anlaşılmasına yardım eden şey, alamet, nişan, nişane

    Tuhaf! Çocukların yüzünde zerre kadar utanma belirtisi yok. - Ahmet Ümit

[tıp]

  • Vücuttaki işlevsel bir bozukluğun veya hastalığın belirlenmesine yarayan işaret, araz, semptom

Birleşik Kelimeler: belirti bilimi, ön belirti

ESTİRME

[isim]

  • Estirmek işi

ESRİTME

[isim]

  • Esritmek işi

İSMETLİ

[sıfat]

  • Ahlak kurallarına bağlı, ismet sahibi

    Onun lepiska saçlarını en ismetli kadın başında taşıyabilirdi. - Mithat Cemal Kuntay

  • Dürüst olan

İSTEMLİ

[sıfat]

  • Yapılıp yapılmaması insanın kendi isteğine bağlı olan
  • Bir istek üzerine veya isteyerek yapılan

RESİMLİ

[sıfat]

  • İçinde resimler bulunan, musavver

    Fincanlardan evvel, hemen arkalarında duran yuvarlak, vernikli, resimli tepsiye uzandı eli. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: resimli roman

SİTEMLİ

[sıfat]

  • Sitem taşıyan

    Ruhsar tatlı ama sitemli bakışıyla susturmasa bacı daha kim bilir ne kadar konuşacak. - Attila İlhan

SİMETRİ (Kelime Kökeni: Fransızca symétrie)

[isim]

[matematik]

  • Bakışım

SERİLME

[isim]

  • Serilmek işi